Labirent /•/ Soukoku /•/

3 kişinin ölümü 1 kişinin kurtuluşu

Keyifli okumalar~

Kızıl saçlı genç, gözlerini diğer üç kişi gibi yabancı bir yerde açtı. Yavaşça doğruldu ve etrafına bakındı. Büyük bir çemberin ortasında duruyordu. Açık havadaydı. Ne zaman buraya geldiği hakkında hiçbir fikri yoktu. En son evindeki rahat, konforlu koltuğunda şarap içiyordu. Yavaşça ayağa kalktı. Etrafına daha dikkatli baktığında çemberin etrafında kapılar gördü. Yeteneğini kullanmaya çalıştığında ise işe yaramadığını fark etti. Nedenini anlamadığı bir şekilde yeteneğini kullanamıyordu. Bir süre etrafını inceledi. Açık havada olmasına rağmen yeteneğini kullanamadığı için hiçbir çıkış yolu yoktu. Bir süre sonra bir ses duydu, bir erkeğe aitti.

"Tek çıkış yolu olan bu labirente hoşgeldiniz." Kızıl saçlı genç, onun gibi başkalarının da olduğunu öğrenince az da olsa rahatlamıştı. " Chuuya Nakahara, Osamu Dazai, Ryunosuke Akutagawa ve Atsushi Nakajima. Dördünüz de gördüğünüz üzere bu labirentte kapana kısıldınız. Öncelikle, bilmelisiniz ki buradan sadece 1 kişi çıkabilecek. Ancak birbirinizi öldürürseniz buradan çıkabilirsiniz. Ayrıca farketmişsinizdir ki yeteneklerinizi kullanamıyor durumdasınız. Hepinize birer çip takıldı. Sadece benim isteğim üzerine yeteneğinizi kullanabilirsiniz. Şimdi, bu ölüm oyunu başlasın!" Chuuya yerinde öylece kalakalmıştı. Akutagawa onun için önemli biriydi. Dazai ve Atsushi ajanstan olsa da, o ikisiyle arkadaştı -ne kadar arkadaşlık denebilirse tabii-. Özellikle Dazai..Eski partneri ve aynı zamanda aşık olduğu adamdı.

Kapılar açılmaya başladığında kendine geldi. Şuan tek istediği şey, kimse ile karşılaşmamaktı. Çekinerek bir koridora girdi. Bir süre ilerledikten sonra ayağına takılan birşey ile yere kapaklanmıştı. Hızlıca ayağa kalkıp takıldığı şeye baktığında ise, sadece bir dal olduğunu gördü. Önüne dönüp yürümeye devam etti. Yaklaşık 2 saattir yürüyor olmasına rağmen ne başka bir yöne sapmıştı ne de biriyle karşılaşmıştı. Yürüdüğü alan oldukça genişti. Yan yana 5 kişinin yürüyebileceği genişlikteydi. Yorulduğundan dolayı adımları oldukça yavaşlamıştı. Dayanamadığında, yavaşça yere çömelmiş, sırtını koridorun duvarlarından birine vermişti.

Atsushi, yaklaşık iki buçuk saattir yürümenin yorgunluğu ile geniş koridorda ilerliyordu. Bir anda gördüğü silüet ile duraksadı. İçini saran merak ile ilerlediğinde, sırtını duvara yaslamış oturan Chuuya'yı gördü. Gözleri açıktı. O da yavaşça kızıl saçlı gencin yanına oturdu, kendini oldukça tuhaf hissediyordu. Öldürmesi gereken kişinin yanında oturuyordu. Chuuya da onu öldürmek için hiçbir şey yapmayınca şaşırmıştı. Sonuçta o, mafyadandı. Beyaz saçlı genci öldürse saçma olmazdı. Bir süre süren sessizliğin ardından Atsushi sessizliği bozan taraf oldu. "Chuuya-san." "Hm?" Atsushi, Chuuya'nın oldukça samimi çıkan sesi ile şaşırmıştı. "Birbirimizi gerçekten öldürecek miyiz?" Chuuya gözlerini kapatıp bir süre sessiz kalmayı tercih etti. Düşündükten sonra cevap verdi. "Öyle birşeye gerek kalmamasını umuyorum." Atsushi sıkıntıyla iç çekti. Şu an onun 'düşmanı' olan kişiler onun için oldukça değerli insanlardı. Chuuya ve Akutagawa ile çok güzel bir geçmişi olmasa da..Akutagawa'dan yeni yeni anlasa da hoşlanıyordu. Dazai'ın ise yeri onun için bambaşkaydı. Hayatını değiştiren adamdı. Akutagawa ise hayatına renk katan adamdı..Onu öldürme fikri kalbini sıkıştırıyordu.

Chuuya bir süre sesi çıkmayan beyaz saçlı çocuğa baktı. Düşünceli görünüyordu. Gayet normaldi. Böyle bir durumda..Tekrar önüne döndü.Ne yapacağı hakkında tek bir fikri bile yoktu. Onları öldüremezdi değil mi? Yoksa yapar mıydı? Kafası karmakarışıktı. Ne düşüneceğini, ne yapması gerektiğini bilmiyordu. İç çekip konuştu. "Ne yapacaksın?" Aklına asla Atsushi'den akıl alacağı gelmezdi. Öyle bir çıkmaza girmişti ki.."Kalbimi dinleyeceğim..ve kalbim kimseyi öldürmememi, aksine etrafımdakilerle birlikte buradan çıkmak için mücadele etmemi söylüyor. Peki ya sen, sen ne yapacaksın?" Chuuya bir an duraksadı. O, daha önce kalbini dinlememişti. Hep mantık insanı olmuştu. Peki ya şimdi, şimdi ne yapacaktı?

______________________________________________

Merhabalar, nasılsınız? Umarım iyisinizdir~
İlk bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz? Umarım beğenmişsinizdir. Eğer yazım hatalarım varsa lütfen söyleyin, düzelteyim. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere~