- baksana bir sen bana ??
- ne oldu bir sorun mu var ? (Alaylı bir şekilde söylemişti )
- yoo Hayır bir sorun falan yok da sen bana trip mi arıyorsun .
- yok daha neler , saçmalamayın ne trip atması .
- yok işte sen baya baya bana trip atıyorsun yine mi başa döndük sizli bizli konuşmaya .
- benim şuan işim var gitmem gerekiyor .Dicle tam giderken barış diclenin kolundan tutup dudaklarına yapışmıştı bile .
Yönetmen; KESTİK
barış Dicle nin dudaklarından kendi dudaklarını zor ayırmıştı, sanki mıknatıs gibi dudakları birleşmişti âdeta .
Yönetmen ; Çok iyiydiniz bravo , bugünlük çekilecek sahneler bitti yarın tekrardan görüşürüz siz gidebilirsiniz .
Kadın Yönetmen bunları söylerken barış ın gözleri hala Diclenin dudaklarındaydı.
Diclede de durumlar pek farklı değildi hala az önce yaşanan şeyin etkisinden çıkamamıştı .
İkiside toparlanması gerektiğini fark etti ve
- o zaman hadi gelll karavana geçelim Dicle .
- okey geliyorum .Barış ve Dicle birlikte kullandıkları karavana geçmişlerdi .
Barış üzerindeki sahne kostümlerini çıkartıyordu .
Dicle ise bir köşede oturmuş çantasında eksik bir şeyler varmı diye bakıyordu .
Sadece kulaklığını bulamamıştı .- barış benim kulaklığımı gördün mü gri birşeydi .
Dicle çantasından aniden başını kaldırıp barış a soran gözlerle baktı ama kendine engel olamadı ve gözleri barış ın çıplak olan vücuduna kaydı .- sen hep böyle misin ??
- nasıl anlamadım
- yani hep çıplakmısındır.Barış çekinmiş bir şekilde hemen üzerini değiştirir .
- kusura bakma ya ben öyle bir an boş bulunup çıkardım üzerimi .
- haaa yokkk o anlamda söylemedim ya yanlış anlama hahahahahaBarış dicle'yi biraz yanlış anlamıştı yani Diclenin sondaki kahkahası bunu destekliyordu .
-neyse ya bu arada kulaklığın sanırım benim arabamda .
- hıııı doğru ya buraya senin arabanla geldik kesin ordadır .
- ee hadi hazırsanız çıkalım Dicle hanım .Barış çocuksu bir tavırla karavanın kitlediği kapısını açtı .ve Diclenin geçmesi için eli ile önden buyrun dedi .
- teşekkür ederim ne kadar naziksiniz barış bey ahhahahahahhaha
- hahahahahha tamam Vallahi bu kadar yeter bana .Barış in arabasına geçtiklerinde barış kimsenin olmadığı bir yere sürmüştü arabayı ( ilk bölümde bağırdığı uçurum a )ve durdurup Dicle nin önce gözlerine baktı sonra ise dudaklarına yapıştı .
Dicle ne olduğunu hala anlamamış bir şekilde sadece durdu , durdu, barış ise geri çekildi . Yanlış bir şey yaptığını düşünmeye başladı barış , gözlerini açmamıştı utancından .
Dicle ise sanırım duygularını yanlış ifade etmişti, aslında o da Barış a karşı bir şeyler hissediyordu ve kendinden emin bir şekilde barış in ensesinden tekrar tutup dudaklarına çekmişti bu sefer her ikisinde karışıklık veriyordu birbirlerine.Nefes nefes ayrıldıklarında bu sefer Dicle ve barış da hafif bir çekingenlik vardı .
Dicle ve barış göz göze geldiklerinde aynı anda bir kahkaha patlatmışlardı.
Barış Dicle yi kendine çekip sıkıca sarıldı ve şu sözler döküldü- sahne çeker tadı damağımda kalmıştı.
- hahahahaha ay barış gerçekten çok komiksin ya .Dicle nefessiz kalana kadar kahkaha atmıştı . nefesini düzene soktun dan sonra;
- hayatıma hoşgeldin barış .
- sende .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fırsat #dicbar ( Askıya Alındı )
Short StoryKarışık bir şeyler işte :))) (dicbar-ahden)