Okulun ilk günüydü. O alarmın iğrenç sesi ile yerimden irkildim. Esneyerek pofuduk patiklerimi ayağıma geçirdim. Gözlerimi avuşturdum ve ayaklarımı yere sürterek odadan banyoya doğru ilerlemeye başladım. Lavobonun kapısını zar zor açtım ve yüzümü yıkayıp tekrardan odama geçtim. Tekrardan yatağıma atlayıp gözlerimi kapayayım derken aşağıdan Duygu o cırtlak sesi ile bağırdı. "REEEEYYYHAAAAANNNN! ACIKTIIIIM. YEMEK YAPAR MISIN OKULA GEÇ KALACAĞIM!" Saate baktığımda son bir saat kalmıştı. Dolabımın önüne geçtim ve mahalle kızı oturuşu yaparak ne giyeceğime baktım. En sonunda yırtık pantolon ve Duygunun dans ederken giydiği bordo tişötrü bulup üzerime geçirdim. Koşarak merdivenlerden indim Duygu dayanamayıp kendine ekmek arası birşeyler hazırlamıştı.
- Reyhanımmmm yine o koca götünü kaldıramadın değil mi? Al bak şurada sana hazırladığım ekmek arası var. Ben çıkıyorum istersen ekmek arasını al benimle gel motor ile gideceğim.
- Bir düşüneyim. Geliyorum yürümeye meyilli değilim..
Duygu anahtarları ve çantaları alıp çıkmıştı bile ben ise ekmek arasını ağzıma tıkıyordum. Son lokmayıda ağzıma sokup koşarak motora bindim Duygu üzerinde kedi kulağı olan kaskımı verdi kendi kaskınıda taktıktan sonra gaza bastı ve son hızla gitmeye başladı. Duygu'nun belini sıkıyordum.
- Nefes alamıyorum azıcık sıkmayı bırakırsan damarlarım rahatlayacak.
- Tamam..
Okulun önüne vardığımızda Duygu hızlı bir fren yaptı.
- Duygu azına sıçıyım. Kalbim durdu göt.
Duygu o piç sırıtışını yaptı. Kaskını çıkarıp o sarı saçlarını savurdu. Tüm erkekler ona bakıyordu. Ben gösteriş yapmadan kaskımı çıkardım ve motordan inip ders programımı almaya doğru yol aldım. Zil çalmıştı acele etmek için koşmaya başladım. Aniden önüme bir çocuk çıktı ve kafa kafaya çarpıştık. Çocuk Özür bile dilemeden yerden kalkıp ders programını almaya gitti. Yerden kitaplarımı topladım ve zar zor kalktım. Ders programımı alıp içeri girdim ve sınıfıma doğru yöneldim. Neredeyse tüm binayı dolaşmama rağmen sınıfı bulamadım. Daha sonra karşıma çıkan ilk kişiye sordum ve sınıfa girdim. Sınıfa girdiğim anda tüm gözler üzerimdeydi. Yavaşça eğildim.
- Ö-özür dilerim sınıfı bulamadım ve geç kaldım çok üzgünüm.
- Tamam geç yerine.
Gözüme boş bir yer kastırdım sınıftaki tek boş yer orasıydı yerime geçip kitaplarımı açtım. Dersin ortasında kapı tekrar çaldı bu sefer içeriye giren sabah çarpıştığım çocuktu. Çocuk geç kaldığı için özür dilemeden yanıma oturdu. Sinirlenmiştim yumruğumu sıkıp kafamı sıraya yasladım. Nihayet son ders zili çaldığında koşarak çıktım. Bahçede duyguyu gördüm.
- Reyhan ben gelmeyeceğim dans kursuna gitmem gerek sen tek gidersin değil mi?
- Sorun olmaz giderim.
Sorun olmaz diyordum. Ama hava kararmıştı ve evime ulaşmak için en saçma mahallelerden geçmek zorundaydım. Montumun kapşonunu kapadım ve hızlı hızlı yürümeye başladım. En karanlık mahalleye geldiğimde bir anda duraksadım ve arkama baktığımda beni 4 kişinin takip ettiğini gördüm. Korkuyordum hızlıca yürüdüm bir anda aralarından biri önümü kesti. Sola döndüm solumdada bir kişi vardı sağ tarafta da birisi yerini almıştı. Korkuyordum birisi bana yaklaştı yeşil gözlü ve sarı saçlıydı elma kemiğinde Çakı izi vardı.
- Hey meleğim uçursana beni o kanatlarınla.
- S*ktirin gidin baş belaları.
Bir birinin yanından kaçmaya çalışırken bir anda beni geriye doğru itti arkama döndüğümde yine o sarışın adam omzumdan tutup beni kendine çekti kulağıma yaklaşıp birşeyler fısıldadı
- Sakın sesini çıkarma yoksa göz bebeklerini sökerim...
Bir anda arkadan bir ses geldi.
- Hey! Bırakın kızı.
- Ne yaparsın?
- Eğer kızı bırakmazsan ikinci elma kemiğinde ben delik açacağım anladın mı?
O çocuktu. Sabah Özür dilemeden giden çocuk. Peki neden şimdi böyle davranmıştı. Neden canını benim için tehlikeye atmıştı. Adamlar yavaşça çekildiler. Çocuk yanıma yaklaştı.
- Daha dikkatli ol birdahaki sefere ben olmayabilirim.
Yeeeey! Yeni bir hikaye ile karşınızdayım.. herşeyim olan reyhanıma yazdım. Üşenmeden yazdığım 3 Hikayem oldu sanırım. Bu arada yine kısa bir bölüm oldu üzgünüm.
Vote eksik etmeyin.