Orta yaşlarındaki adam elindeki mor güllerle yürümeye devam etti. Adımları gittikçe yavaşlıyor, göz yaşları artıyordu.
Her ay aynı günde yanından eksik
etmediği mor güllerle bu mezarlığa gelir, gün boyunca mezarlığın başında kendi kendine konuşurdu.O gün hava dehşet derecesine yağıyordu. Adam üstündeki
siyah kabanın cebinden fotoğrafı çıkartıp, kabanı mezarlığın üstüne örttü.Yağmur çoktan adamı baştan aşağı ıslatmıştı. Elindeki fotoğrafın ıslanmasını istemediği için eliyle sıkı sıkı tutuyordu.
"Ben sen yokken bile yokluğuna ihanet etmedim sevgilim."
Yine yazdıklarından sadece bu kısmı okuyup geldim birtanem. Sana seni özlediğimi bile diyememişken sen ölmek üzereyken bile görmezden geldiğim için cesaret edemedim.
Biliyorum karşımda olsan ne kadar
korkak olduğumu bir daha söylerdin. Affet birtanem, sevgini hak etmediğim için son kez affet.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YİNE YENİ YENİDEN
Teen FictionHer ayın aynı günü bir mezara mor laleler bırakılır. Peki bu laleler hangi kalp kırıklığını? Hangi gözyaşlarının özürü için bırakılıyordur? "BEN SEN YOKKEN BİLE SANA İHANET ETMEDİM SEVGİLİM."