silencing

508 94 0
                                    

Minho,onu bir gece buldu...

Sıkıldığı, her şeyden bıktığı bir gece ansızın kesişti yolları. Minho o yolun çıkmaz sokak olduğunu bilmeden ilerledi bir umutla, yüreği elinde koştu arkasından ve yetişmek istedi Chan'a.

Şimdi düşününce bunu yapmam dese yalan olurdu, yine yapar...Yine bir aptal gibi yüreği elinde ona koşardı ve her ne kadar çıkmaz sokak olsa da, Minho o yolu kaç kez düşmesini umursamadan aşardı.

Sonunda ona ulaşmak varsa eğer Minho bacaklarını bile feda etmeye hazırdı, bununla birlikte o hariç tek tutanağı dansı da. Gerçi, Minho ondan sonra bir daha dans edemez olmuştu, bir nevi bacaklarını çoktan feda etmiş sayılırdı.

İki...Onu hayatta tutmaya yarayan iki şey, dansı ve Chan'ı beraber yitirmişti.

Anlamsızlaşmıştı her şey, her düşünce, her söz. Minho duyar ama dinlemez olmuştu birçok şeyi, arkadaşlarının sözlerini, ailesinin iyi misin sorularını ve terapistinin tavsiyelerini...

İstememişti, kimsenin onu kötülemesini, ondan kötü bir şekilde bahsetmesini duymak istememişti...Sevilmediğinin yüzüne vurulmasını, bildiği ama görmezden geldiği yalanların yüzüne vurulmasını istememişti.

Susmuştu...Bildiklerini, hissettiklerini söyleyemez olmuştu.Bununla birlikte susturmuştu da herkesi.

Minho'nun susmasıyla birlikte Chan'da  konuşamaz hale gelmişti....

𝘁𝗼 𝗺𝘆 𝗹𝗼𝘃𝗲/ 𝗺𝗶𝗻𝗰𝗵𝗮𝗻Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin