differentiate

383 89 0
                                    

Minho kötüleşti...

Hiçbir şeyin elinde olmadığı gibi bu da elinde olmadan gerçekleşti. Çok denedi iyi olmayı, iyiymiş gibi davranmayı fakat yapamadı. Çöktüğünü, günden güne yok olduğunu gizleyemedi.

Bunu yapmaya gücü bile yoktu, herkese karşı iyi gibi davranmaya ve hiçbir sorun yokmuş gibi hayatına devam etmeye gücü yoktu.

Yorgundu...Gözleri kanlanmış, ışığını kaybetmiş,cildi sararmış, en kötüsüyse ruhu binbir parçaya ayrılmış halde bir enkazı andırıyordu.

Her ne kadar kimse yüzüne bunu söylemeyi cesaret edemese de Minho biliyordu, onların ne düşündüklerini, kendisine nasıl acıyan gözlerle baktıklarını ve daha birçok şeyi biliyordu.

Umursamıyordu...Chan'dan öğrenmişti bunu, umursamamayı. Aynı kendisini umursamadığı gibi diğer şeyleri de umursamamasını öğretmişti ona.

Minho her kırılışında, her Chan'ın onu umursamayışında burukça gülümserdi. Kırıldığı veya umursanmadığı için değil, diğer insanlarla bir tutulduğu için...

Farklı olmak, diğerlerinden ufacık bile olsa, bir farkı olmasını istiyordu, onun gözünde bir tık bile olsa diğerleriyle örtüşmemek, aynı olmamak.

Biliyordu çok şey istediğini, biliyordu bunun mümkün olmayacağını fakat istiyordu işte...Bir aptal gibi istemeye devam ediyordu.

Devam etti de, Minho ölürken dahi Chan için farklı olmayı istedi.

Minho farklı oldu ve kendiyle beraber Chan'ı da farklılaştırdı...

𝘁𝗼 𝗺𝘆 𝗹𝗼𝘃𝗲/ 𝗺𝗶𝗻𝗰𝗵𝗮𝗻Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin