İnsan en çok sevdiğini kaybetmekten korkar. Ama hiç kaybetmeyecekmiş gibi en çok da sevdiğini kırıp döker. Kırarsın, özür dilersin.... kırarsın, özür dilersin.... Bu böylesi sürüp gittikçe anlamını yitiren bir hal alır özür dilemek. İlk özür pişmanlık doluyken artık bin altı yüz bilmem kaçıncı sadece karşıdaki yeter ki sussun diye söylenen bir söze döner.
Sevgi bu kadar güvenilir midir? Sonsuza dek kalır mı? Ne yapılırsa yapılsın, ne söylenirse söylensin, kabullenip sindirir, var olmaya devam eder mi? Halbuki her şeyin ilki gibi "Seni Seviyorum" ilk söylendiğinde heyecan dolu, aşk dolu iken; sonraki söylemler sadece ilk söylemin tekrar edilmesidir. Ve bu tekrar edişler içinde ilkmiş gibi düşünerek, güvenerek hep var olacağını sanarak, emeksiz, yüreksiz, kırarak karşılık vermek sevmenin harcanması değil de nedir?