Evlilik?

1.9K 74 12
                                    

Kyuhyun birden gülmeye başladı. Sanırım yüzüm çok komik duruyor çünkü nasıl baktığımı tahmin dahi etmek istemiyorum. Birden odanın içinde Isn't She Lonely (Kyuhyun) çalmaya başlayınca ışık hızında telefonumu buldum ve sesini kapattım çünkü eğer Kyuhyun kendi sesini duyarsa ağzından düşmem buna eminim. Ama Kyuhyun telefonu hızlı susturmama nedenimi merak ettiğinden eminim çünkü öyle bir bakıyorki... Neyse gülmicem. Telefonu cevapladığımda "Efendim anne?" dedim sesimin düzgün çıkarmaya çalışarak. "Kızım birkaç gün içinde sizdeyiz haberin olsun yine tarihi mesaj atarım. Senle konusmamiz gereken konu var." dedi annem ama bunların hepsini tek nefeste söyledi. Ben daha ne olduğunu anlamadan sadece "Peki görüşürüz." dedim ve cevap beklemeden telefonu kapattım. Bu babamdan geçen bir huydu bana. Annemde alıştığı için artık birşey demiyordu. Kyu bana 'ne oldu?' bakışı attığını görünce çocuğun doğal olarak birşey anlamadığını anladım çünkü annemle Türkçe konuşmuştuk. "Annem" diyip kısa kestim ve odadan çıktım. Sırtımdaki bakışların ağırlığından arkamdan geldiğini hissediyordum. Ne kadar arkamı dönmek istesemde irademe sahip çıkıp yoluma devam ettim. Bahçeye çıktığımızda tüm gözler bize döndü ve tam birşeyler soracakları zaman "Ee hadi ama gelin yiyelim. Ben kahvaltı bile yapmadım bu kadar bencil olmayın ama... Bak hala bakiyorsunuz ben başlıyorum o zaman." diyerek engel oldum. Yemekten sonra biraz daha oturduktan sonra gitmişlerdi bizde etrafı topladık Zeynep ile sonuçta 10 küsür erkek vardı. Sabah erken kalktık ve tüm evi baştan sona temizleyip çeşitli hamur işleri yaptık sonuçta annemin kıyameti koparma ihtimali vardı. Arkadaşlar arasında 'cadı alarmı' annemin baskınlarına diyorduk. Evde son ses Super Junior-Shinee ağırlıkta olmak üzere karışık şarkı açtık. İşimizi yaparken diğer yandan şarkıya eşlik ediyorduk tabi arada yaptığımız saçma dans hareketlerini eklemeden olmaz. Öğleye yaklaşırken tüm işlerimiz bitmiş, duş almış, giyinmistik. Yaklaşık 10 dakika sonra kapı çaldı. Koşarak kapıyı açmaya gittim ve direk babamın boynuna atladım. Cidden şu 1 ayda ne kadar çok ozlemisim onu fark ettim. Anneme de sarıldıktan sonra oturma odasına geçtik. "Yemek mi yiyelim yoksa önce uyur musunuz?" dedim annemlere açıkçası uyucaklarina pek inanmıyorum özellikle babam için adan uyumuyor resmen. Tabi annemde ona ayak uydurunca oda uyumuyor. Akşam babamla annem oturma odasına geçtikten yarım saat sonra beni çağırdılar bende yanlarına gidene kadar ne konusacaklari hakkında fikirler üretmeye başladım ama babamın yüz ifadesinden anladığım kadarıyla yanlış birşey yapmamışım yani düşüncelerin %50'lik kısmını eleyebilirim. "Evet babacim?" dedim ama sesimdeki endişe ve merak 2 km öteden hissedilecek şekilde idi. "Kızım evleniyorsun." dedi annem kendinden emin bir şekilde ama aynı zamanda hemen konuşmanın bitmesini ister gibi bir çırpıda söyledi. Tamam daha demin aklımdan en uçuk fikirler bile geçti ama bu bile benim aklıma gelmedi. "Anlamadım? Benim niye haberim yok bundan?" dedim şaşkınlıkla ve belki birazcık yani çok azıcık sinir karışmış olabilir ses tonuma ama çok azıcık(!) yani. "Şimdi haberin oldu ya kızım. Ayrıca yarın müstakbel eşin ve ailesi gelecek." dedi babam. Babam? Babam hani benim babam. Hani Turkiye'deki en zengin iş adamları arasında olan ama ona rağmen erkek konusunu pek konuşmayan babam. Hadi canım inanmam. Şaka demi bu? Şaka olsun ya... Ben tüm konuyu annemle konuşup sonra tartışırız babam da sadece anneme cevap veriyorum diye kızar zannetmiştim. "Baba... Ben evlenmem. Ya daha kaç yaşındayım ya!" dedim sesim yavaş yavaş yükselirken. "Hem tanımadığım sevmediğim biriyle neden evlenicekmisim. Allah'ım ya!" dedim artık sesim baya yükselmişti ve hayatımda ilk defa babama sesimi yükseltiyorum. "Sen evlenceksin ben para kazanıcam o kadar. Zamanla seversin. Şimdi sabah erkenden kalkıp kıyafet seçiyorsun ve dikkatli davranıyorsun. Anladın mı?" dedi babam artık oda bağırmıştı ve ilk kez bana sesini yükseltti. O anda gözümden tek bir yaş acıyla aktı sert bir şekilde onu sildim ve direk dans odama gittim. Burası beni rahatlatıyordu. Diğer yaşları gözümde tutabildigim zaman kalkıp kenara yedek amaçlı koyduğum şort askılı ikilisini giydim. Tam şarkı seçip başlıcak iken Zeynep içeri girdi. Elini destek olurcasına omzuma koydu. "Çok zor birşey açma bende öğreneyim." dedi masum masum bakmaya çalışırken biraz göz göze baktıktan sonra ikimizde kahkahalarla gülmeye başladık. Shake It Up açtım dans hareketleri kolay olduğu için. 3 saate yakın dans ettikten sonra bıraktım yoksa Zeynep daha fazla dayanamaz ona eminim. O aptal ben durmadan durmaz onada eminim. Aslında emin değilim Yasemin'im ama neyse. Tamam bana vurabilirsiniz sorun yok. Buzdolabından aldığım 6-7 çikolatayı Zeynep'e atarken ağzı 5 metre açıldı. "Sen bunların hepsini yicek miydin? Ve hepsinin burda olduğundan benim haberim yok. Aşk olsun Yasemin insan onnisine böyle mi yapar?" dedi şaşkınlık ve biraz şakayla karışık sitemle bense hiçbir şey demeden yanına oturup bilgisayardan film açtım. Tabi Zeynep durur mu? Yok... 'Niye romantik acmiyorsun? Silahlardan, dövüşten birgün kafayı yiyeceksin. Ya aksiyon açma. Kapatan güzel değil beğenmedim!' tarzında tüm film boyunca saçmalıcak idi ama izin vermedim tabi yarısına kadar konuştu ona engel olamadım o ayrı mesele. "Zeynep onni lütfen sus ve izle, izlemiceksen de dışarı çık. Romantik film izleyemiyorum uykum geliyor biliyorsun." dedim en sonunda. Ve haklı olduğumu anlayıp 5 dakika kadar sustu sonra tekrar yoruma başladı ama bu sefer karakterler hakkında yorum yaptı. Oda bir gelişme sorun yok. Tüm gece Marvel'in nerdeyse tüm filmlerini izledim. Uyandığımda kapı yumruklaniyordu ve fazlaca bağırıyorlardı. Zeynep'i odadan çıkartınca akşam kapıyı kilitlemiştim sonra uyuyakalmışım. Eveeet çok süper terim üzerimde kurudu. Annemin endişeli sesini dinledim biraz aslında dünden sonra ses vermez daha merak etmesini sağlardım ama neyse. Tabikide vicdan yaptığım için değil kapının kilidi kırılacak diye korktum için. "Efendim ne var?" diyerek kilidi açtım kapıyı açmama gerek kalmadan annem kapıyı açıp terligi kalcama indirdi. "Ya! Ne oluyor ya?" diye cirladim haklıyım ama. "Kapıyı niye kilitliyorsun kızım? Hadi kilitledin niye cevap vermiyorsun? Aptal mısın kızım sen, ne kadar korktuk haberin var mı?" dedi annem sinirle. "Özür dilerim annecim haklısın bana birşey olursa satacak başka kızınız yok sende haklısın korkmada." dedim sesimde alayın alası varken. Annen sinirle baktıktan sonra "Kalk kıyafet seç daha kuaföre gideceksin." dedi sanki daha demin dediğimi duymamış gibi yaparak. Ayağımı yere vura vura odama geçtim sonradan aklıma dans odasını kilitlemedigim aklıma geldi ve geri dönüp herşeyi kontrol ettikten sonra kapıyı kilitleyip tekrar odama geçtim. Ben söylene söylene akşam için kıyafet seçerken kapı tiklatildi sinirle baktıktan "Gel" deyince içeri girene bakmadım dolaba bakmaya devam ettim ama duyduğum sesle dondum kaldım. "Dovseydin bari, maknae." dedi. Şaşkınca arkamı döndüğümde 32 diş sırıtan dört adet insan gormemle ağzıma bırak sineği ayı bile girebilirdi yani o derece şaşırdım. Tabi onlar benim bu halime kahkaha atmadan geçmediler. "Onni? Yani onnilerim?" diyip koştum hepsine ben sarilamayinca onlar bana sarıldı. Şimdi kim bunlar; Çiğdem onnim, onun kapılı Ecrin onnim, Damla onnim ve Çağla onnim. "Sizin ne işiniz var burda?" dedim gözlerimi kısarak kesin birşey var o yüzden geldiler. "Yoksa beni kurtarmaya mı geldiniz? Ay kiyamam ben size ama... Nasılda maknaelerini düşünüyorlar." dedim saçma bir ses tonuyla.

1 Gece Önce Damat Evi:

"Oğlum gel otur konusucaz senle biraz." dedi babam. Tamam babam benle çok nadir konuşur oda hep kızmak amaçlı zaten eve de uğramak için geldim gelir gelmez azar yiyip gidicem sanırım. "Evet baba ne yaptım yine?" dedim sitemkar bir şekilde ama sanırım bu sefer durum ciddi. "Oğlum evleniyorsun." dedi babam. "Özür dilerim baba bir daha yapma-Ne? Benim niye haberim yok evlendiğimden?" dedim şaşkınlıkla. Tamam sakının ben yanlış duydum. " Baba nasıl bir ceza bu ya? Tamam bak 1 ay kalırım burda ama daha fazla kalmam yurda dönerim haberin olsun." dedim ama babamın bakışını görünce "2 ay olsun?" dedim tek kaşımı kaldırıp ama yok hala aynı bakıyor "Tamam 3 ay olsun ama daha fazla olmaz." dedim ciddiyetle. "Oğlum... 'Evleniyorsun' dedim birşey yaptın demedim. Yarın kızı istemeye gidiyoruz." dedi babam ciddiyetinden taviz vermeden. "Niye evlenicekmisim? Çok istiyorsan kendin evlen." dedim artık sinirime zor hakim oluyordum. "Mirastan almak için ve bana para kazandırmak için EV-LE-Nİ-YOR-SUN. O kadar." dedi babam, tamam sakinim... Sakinim... Sakinim... Hayır değilim! Telefonumu ve arabanın anahtarını alıp evden çıktım arabaya bindim. En sonunda hep gittiğim bara gidip kafayı dağıtmaya ihtiyacım olduğuna karar verdim ama ondan önce bir telefon görüşmesi. "Hyung?"
"Ne var maknae akşam akşam ne istiyorsun?"
"Herzaman gittiğim bardayim gelsene?"
" İçtin mi?"
"Hayır ama içicem."
"Bekle geliyorum." diyip kapattı yüzüme telefonu. İçeri girdikten sonra arka tarafa camlı bölmeye geçtim. 15 dakika sonra Min geldi. "Maknae ne oldu?" "Babam beni satıyor." dedim kendime bile yedirip kabul edemezken."Ne! Şaka mı bu?" dedi şaşkınlıkla tam cevap verecegim sırada garson geldi tam sipariş verecegim anda "2 bira." diyip engel oldu Min. Bira? Hadi ama ben buraya kafamı dağıtmaya geldim. Ne birası? "Anlat ne oldu?" dedi bende anlattım 1 saat sonra hiçbir şey içemeden zorla kaldırdı beni yurda götürdü. Kapıyı kim açtı? Tabikide çok usenmeyen sevgili(!) babam. Onun ne işi var burada? Umursamadan yanından geçip gidecekken kolumu tuttu ve bende sinirle kolumu silkeledim ama hiç dönüp bakmadım. "Yarın kız istemeye gidecez adam akıllı giyin ve gel birlikte geçeriz kız evine." dedi ve çıkıp gitti. Sinirle kapıya yumruk attım.

7. Bölüme 7 sayfalık bölüm :-D neyse lütfen yorum yapmayı unutmayın vede vote kullanmayı. Yazım hatam varsa Sorry telefondan yazıyorum.

~Zoraki Evlilik~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin