Eve gittim
Ve kendimi sabah geç kalırken topralayamadığım, dağınık yatağımın üzerine attım öylece tavana bakıyordum
Dalmıştım bu sefer evan peters'ı değil de, sahilde gördügüm o garip çocuğu düsünüyordum, aşık olmamıştım ama istemsiz aklıma geliyordu
Daha önce kimse benimle sohbet etmek için çaba göstermemişti
bir defa konuşan ikinci kez konuşmak istemezdi
Belki de bu da böyle olur' diye düsünürken aniden, kafamı kaldırıp gercekten derin düsüncelere daldıgımı farkettim
Neredeyse çocukla ikinci kez bulustugumu bile düşünmüştüm
Telefonumdan 'tom odell- long way down' ı açıp uyku pozisyonuna girmiştim.
Müzik beni gerçekten iyi hissettiriyordu
Mutlu değil 'iyi'
2-3 saat uyuduktan sonra vücudumu esneterek oturdum
Öylece etrafa bakaraken yastıgımın kan içinde olduğunu gördüm, belki de hayal görüyorumdur
Bu bana çoğu kez oldu
Defalarca sanki gerçekmiş gibi kendimo okuldakileri katlederken görüyorum
Olmayan sesler duyduğumda oluyor
Ama ben bir deli değilim
Kesinlikle
Sadece dünya da yanlış giden birşeyler var.
Ne kadar doğruluğuyla yanlışlığından emin olmasam da yastıgı küvete atıp yıkamaya başladım
Sonra suyun altına bırakıp odama geçtim.
Kafamda geçenler düsündüklerim beni yoruyor
Sanki insanları ilk görüşte içleri görüyorum gibi
Arkadaşlık kuramıyorum bu da güven sorunları yaratıyor.
Bir kaç defa yalnızca gerçekten güvendiğim oldu ve her defasında istisnasız boşa çıktı
.......Ertesi sabah saat 6.20 de uyanmıştım bu benim için aslında erken bir saat değil ama okul için oldukça erkendi yeniden uyuyamıyordum da
Bende yavaş yavaş hazırlanmaya başladım evden çıktıgım da daha saat 7.04 tü okulun 8.40 ta başladığını düsünürsek neredeyse 2 saat vardı. Ben de ne kadar soğuk olduğunu aldırmadan sahile gitmeyi düşündüm, aptalca ama orası gerçekten iyi hissettiriyor.
Sahile gidip kulaklıgımı takmıştım
Kulağımda yine 'tom odell' ama bu sefer 'another love' çalıyordu. yeni aldığım paketimden bi dal çıkarıp dudaklarımım arasına koyup yakmadan biraz öyle etrafa bakmıştım. denizi seyrediyordum ara ara gökyüzüne bakıyordum. Hayır bu defa sağdan veya soldan gelen bir çakmak ateşi yoktu. bende siyah montumun cebinden kibrit çıkarıp sigara mı yaktım.
Elimin arkaya doğru yere dayamıştım diğer elimde sigara ara ara çekip, herseyini kaybetmiş bir iş adamı gibi dumanı dışarı veriyordum ben henüz o kadar şey kaybedecek kadar birşey kazanamadım.
Kaybedecek birşeyim pek yoktu.
4. Sigaramı yakacakken saate baktım 9.16ydı nasıl bu kadar erken kalkıp bu şekilde geç kaldım ki telaşlanmadım ancak bu şekilde hayallerime ulaşamam
Bir şekilde üniversitenin birine gitmem gerekiyor. Yine de oturdum bu defa da okula gitmek istemedim oturduğum kayalığa iyice yerlestirdim çantamı arkama koyup kafamı üzerine yasladım gökyüzü saat ilerledikçe harika bir görüntü alıyordu. Seyrediyordum.
Nedenini bilmediğim bir şekilde 5-10 dakika da bir etrafa bakıyordum
Arkama, sağıma
Yoktu aslında gelen giden
Sanki birini belkiyorum..
Saat 12.30 olmuştu. vücudumun kaskatı kesildigini hissedebiliyordum
Sanki benim bedenim değil gibi
Bende çantamı alıp okula geçmeye karar verdim
Ne kadar geç olsada ögleden sonra ki derslere yetişebileceğimi düsünüp okuldan içeri girdim
Bu kapıdan içerisi herşey aynı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
flightless bird
Teen Fictionölümden korkmak diye bir şey var, bir tür kavram. Bundan korkanlar güçsüz korkmayanlar ise birer kahraman gibi görünüyor. Doğruyu söylemem gerekirse ben korkuyorum ve bi o kadarda çok yaklaştım. Benim korkumun sebebi boşa yaşamış olmak, sanırım haya...