4. Bölüm

2K 286 160
                                    

Keyifli Okumalar...

Gerçekten o kadar yolu sırf masaj için mi gelmişti? Duyduklarım bende derin bir şaşkınlık bırakınca kafamı hafifçe sağa sola hareket ettirip parmak uçlarımı geniş alnına koymuştum.

Birkaç mırıltı çıkararak kaskatı olan yüz hatlarını anında yumuşatmıştı. Şaşkın şaşkın bir süre masaj yaptıktan sonra parmaklarım ağrıma noktasına gelmişti.

"Yarın sizin köyün o taraflara doğru gideceğiz."

Sessizliği mayhoş sesiyle ikiye yardığında gözelerimi bir tur odanın içinde gezdirmiştim.

"Silah seslerinin yakından geldiğini söylediniz bugünkü yaptığımız toplantıda sizin köye yakın bir yerde üstleri olduğunu ya da oraya giden başka bir bölükle karşılıklı ateş içinde olduklarını düşünüyoruz ki ikinci ihtimal daha yüksek."

Derin bir nefes alıp ellerini masaj yapan parmaklarımın üzerine koyarak oturur pozisyonuna geçmişti.

"Silah seslerinin tam olarak hangi cepheden geldiğini hatırlıyor musun?"

"Doğu tarafından. Derenin karşsından. Ama yüzbaşım...eğer orada başka bölük varsa sizin oraya gitmeniz mi gerekiyor?"

"Savaşın doruğunu atlattık fakat henüz tam temizlenmiş değiller. Batı tarafı şu anlık durulsada her an doğu tarafından ani bir baskınla gelebilirler. Oradaki birliğe yardım edersek onları kısa bir sürede vatanımızdan def edebiliriz."

Anladım manasında kafamı sallayınca ayağa kalkıp siyah saçlarını geriye doğru yatırmıştı.

"Iyi geceler Jeongin."

"Iyi geceler yüzbaşım."

Uykulu gözleriyle gülümseyip odadan dışarıya çıkınca bende annemle babamın bana öğrettiği adetler gereği onunla birlikte aşağıya kadar inmiş ve kapının orada siyah çamurlu postallılarını giymesini beklemiştim.

"Yüzbaşım?"

"Efendim?"

"Askeri araçla gelmemişsiniz, tüm o yolu yürüyerek mi geldiniz?"

"Evet, biraz öyle oldu gibi."

Sol ayağında postallıyı geçirince burnumun ucunu kaşımıştım.

"Ağzımdan laf almak için mi?"

Gözleri yarım hilal olarak kısılınca gece çıkan adını bilmediğim kuş ötmeye başlamıştı.

"Tam olarak öyle değil, ifade verdiğinizde silah seslerinin nereden geldiğini söylememiştiniz hem öğrenmeye hem de tutan migrenimi rahatlamaya geldim."

"Anladım, yolda giderken dikkatli olun yüzbaşım."

"Olurum, hadi iyi geceler."

"Iyi geceler...yüzbaşım!"

"Efendim?"

Tam gitmek için merdivenlerden inecekti ki postalılarının bağcıklarını açık görmem ve ona seslenmemle durmuştu.

Homeland / Hyunin \Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin