1. Bölüm

829 39 20
                                    

Bu bölümü çok sevdiğim sınıf arkadasima ithaf ediyorum ugursuz_ugurbocegi ne ithaf ediyorum .

Bugün içimde tarif edilemez bir duygu vardı farklı bir okul farklı bir şehir ...

Babamın tayini nedeniyle Ankara ya taşınmıştık hem üzgündüm hem de mutlu..

Arkadaşlarımdan ayrılmdığım için mutsuzdum. Ben lise 3 e geçmiştim. Şuana kadar çok arkadaşım olmuştu ama her insan gibi benim de en yakın arkadaşım vardı Sema .

Evet evet Sema ah onu bugün aramayı unutmuştum telefonu hemen elime aldım onu aramaya başladım.

" Alo semacım nasılsın seni şimdiden çok özledim".

Sinirli olduğunu tahmin edebiliyordum çünkü geçen gün bana hep ben seni arıyorum sen niye beni aramıyorsun diye sinirlenmişti.
Ben de ona söz vermiştim artık ben arayacaktım onu.

"iyi idare eder sen ne yapıyorsun bende seni çok özledim. ayriyetten seni bugün yine sordu".

Ahh kurtulamadım gitti Buğra niye peşimi bırakmıyordu. Niye anlamıyor beni şu ana kadar kimseyle çıkmamıştım. Keşke anlasaydı beni.

" offff yine mi ya ne dedi sana yine". Sinirlenmiştim.

"En yakın zamanda onlarda ankara ya taşınacaklarmış. Senin adresini istedi"

Aman Allah'ım Buğra çocukluğundan beri benim peşimi bırakmamış ve bırakmıyordu da

" Vermedin değil mi "

dedim sinirli bir şekilde

" hayır vermedim"

ohh birazcık olsa da içim rahatlamıştı .

"neyse ya konuyu kapatalım ee yarın okulun ilk günü Mert'i özledin mi"

Heyecanlandığını biliyordum
" Evet hemde çok tatilde hiç görüşmedik neredeyse ...özledim özlemez olur muyum hiç ...beni boşver de asıl sen heyecanlı mısın koskoca Gazi Koleji'ne gideceksin ne düşünüyorsun"

Aaa tamamen aklımdan çıkmıştı. Gazi koleji ne gidecektim sırf babam istediği için gidecektim neymiş efendim Günay ailesine bu yakışırmış.

Aslında ben de istiyordum heyecanlıydım babam hakim olduğu için benim eğitimime çok önem veriyor .

Zaten annemle üniversite de tanışmışlardı ama babam annemle evlendikten sonra annemin avukat olmasına izin vermemiş.

"Ya aslında heyecanlı değilim bildiğimiz okul..."

o da biliyordu heyecanlı olduğumu tam konuşmaya devam edecekken

"Nisaaaaa"

annem çağırıyordu .

"Sema kusura bakma kapatmam lazım annem çağırıyor hadi bay "

Kırılmıştı ama gece yarısıydı yarın erken kalkmam gerekiyordu .

"Kendine iyi bak baybay"

ve telefon kapandı. Annem odama girdi ve hemen uyumamı söyledi bende anneme çocuk olmadığımı söyleyip atarlandım.

Annem her zamanki gibi altan almıştı beni bir müddet sonra uyumaya karar verdim.

----------

Gözlerimi açtığımda annem sabahın beşinde beni uyandırıyordu.

Oflana puflana banyoya girdim aynaya baktığım da dümdüz simsiyah saçlarım birbirine karışmış, ela gözlerimi açmakta zorluk çekiyordum.

Dişlerimi fırçlayıp duştan çıktıktan sonra saçlarımı düzelştirip önlerini hafif kıvrıtıp saçlarımı açık bırakıp basit bir makyaj yaptıktan sonra üstüme mavi bir tişört kot renginde şort giydim.

Mutfağa indiğimde sultan abla kahvaltıyı hazırlamış evin üst katını temizliyordu.

Bende kahvaltımı yapıp annemin yanağına sulu bir öpücük kondurup evden Çıktım. Tabi hiç bir yer bilmediğim için babamın şoförü Mehmet Amca beni bırakacaktı. Bende arabaya bindiğimde kalbim çarpmaya başladı.

Okulun önüne gelene kadar bir sürü hayal kurdum. Okula geldiğmizde ben arabadan inip okula doğru yol aldım.

Bahçe çok kalabalıktı üstümde birkaç göz vardı sanki ama yanılmış olmalıyım ki okulun tümü bana bakıyordu neredeyse ...

Nerden geçiyorsam bana bakıyorlardı bu durum kötü hissetmeme neden oldu. İnsanları takmayıp öğrenci işlerine doğru yol almaya devam ettim.

Sınıfımı öğrendim de öğrenmesine nasıl gidecektim koskoca Gazi Koleji..

Koridorda yol alırken bir çocuk bana bakıp bakıp sırıtıyordu benim anladığımı görünce yanında ki arkadaşıyla konuşmaya başladı .

Çocuk mavi gözlü kahverengimsi hafif önden kıvrık saçlara sahipti yakışıklıydı.

Takmadım karşıdan sarışın siyah gözlü bir kız koridordan geçiyordu hayır hayır geçmiyordu bana doğru gülümseyerek geliyordu ve tam karşıma geldiğinde benden 3 cm kısaydı ve elini uzatarak

"hoşgeldin ben selin A11/D Sınıfında öğrenciyim hangi sınıfa verdiler seni"

bu kızı gözüm tutmuştu .

"Hoşbulduk ben Nisa beni de A11/D ye verdiler ama sınıfı bir türlü bulamadım."
Diyerek gülümsedim kız iyi birine benziyordu sevinmiştim.

"Çok sevindim hadi seni sınıfa götüreyim"

Merdivenlerden yukarı doğru çıkmaya başladık sınıfa girdik aman Allah ım bide ne göreyim bana bakıp bakıp sırıtan mavi gözlü çocukla aynı sınıftaymışız Selin şaşırdığımı anlamış olmalı ki

"Ne oldu bi sıkıntı mı var"

"Yok bişey"

diyerek konuyu kapattım bana yanının boş olduğunu söyledi ben de yanına oturdum oturmasına da önümde o mavi gözlü çocuk vardı.
daha tanımadan çocuğa gıcık kapmıştım.

Sınıfı incelemeye başlıyordum sınıf 20 kişilik gayet iyiydi bende orta sırada 2.sırada oturuyordum ve pencereler bahçeye bakıyordu. Sınıf ta herkes kendi arasında fısıldaşıyordu.

Bana tip tip bakanlar hariç ... Selin bana tam birşeyler söylüyecekken mavi gözlü çocuk arkasına dönüp

"Naber Nisa"

Deyince gözlerim iki büklüm açıldı şaşkınlıktan ne yapacağımı bilemedim bu çocuk benim adımı nerden biliyor ??

Arkadaşlar sıktıysam özür dilerim dediğim gibi ilk kez yazıyorum 2. Bölüm için vote sayısı 10 hepinize şimdiden teşekkürler

DEĞİŞİKLİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin