DEĞİŞİKLİK

Gizemli Şahıs

Merhabalar bu bölümü en sevdiğim yurt arkadaşım sümeyye ongan a ithaf ediyorum.  Seni seviyorum  ongan iyi ki varsın iyi günüm de kötü günüm de hep yanımdaydın . İnşaallah Rabbim sana  senin gibi arkadaş verir. media  Görkem
  

En son yeşim  başımdan aşağı çay  mı dökmüştü . Ben de  çığlık atıyordum .Benim bağırışımla herkes başıma üşüştü. Ama kim beni tuvalete  götürdü kucakladı hiçbirşey hatırlamıyorum. Bayılmıştım sanırım . Gözümü açtığımda. Başımda beyaz önlüklü  bir  bayan vardı . " Kimsiniz ?" dediğimde yatağım da doğrulmaya başladım. " Ben  Doktor Zeynep kendinizi nasıl hissediyorsunuz ? "    benim ne işim vardı  burda ? Ve niye kimse yok yanımda öylece hastaneye bırakılmış mıydım ? " iyiyim  de benim burda ne işim var kimse yok mu  yanımda ? " aslında  o kadar iyi sayılmazdım. Ellerim   yanmıştı .  Boynumda yanmıştı.  Ama o kadar önemli  değil di bence çok abartmışlardı . "Sizi  bir beyefendi  getirdi sizin uyandığınızı öğrenince hemen gitti ,  siz şimdi dinlenin sizi alabilecek biri varsa gelsinler telefonunuzu ve çantanızı beyefendi dolaba yerleştirdi. 1 saat sonra taburcu olabilirsiniz. "  deyip çıktı. Hemen dolaba  yöneldim. çantamdan telefonumu çıkardım. saat 7:30 du. oha lan ne çabuk geçmişti. cevapsız aramalar hiç yok tu ta ki  son aramalara bakınca aslında  var ama biri telefonumu kurcalamış. üstelik  annem kaç kez aramasına rağmen  cevap vermemiş . Annemi aradım." Kızım nerdesin sen iyi misin seni o kadar aramama rağmen  niye cevap vermedin. Nerdesin çabuk söyle" sesi endişeli çıkmıştı. Oha lan bu nasıl bir kadın taramalı tüfek  gibi " Anne sakin ol ya ben iyiyim bişeyim. sadece küçük bir kaza geçirdim. ...............hastanesindeyim . Beni almaya gelseniz iyi olur. "  telefonu kapatıktan yarım saat sonra kapı açıldı. Annem arkasından babam içeri girdi. Annem hemen boynuma sarıldı .Tabi  boynumun bi bölgesi de yandığı için acımıştı . Kız  bildiğin kaynayan suyu döktü. Ben ona bunun hesabını sormasını iyi bilirim. "oyyy canım kızım ne oldu sana böyle kim yaptı? " sesi  sona doğru sert çıkmaya başlamıştı. tabii ki de birinci sınıf çocuğu gibi şikayet edecek değilim. Kendi  işimi kendim halledebilirim. Annem benden ayrılırken " Annem yok bişeyim iyiyim yanlışlıkla oldu. Anne onu bunu boşver de çok yorgunum hadi eve gidelim."  der demez kalkıp ayakkabılarımı giydim. Babam sinirli bir şekilde bana bakıyordu, tam birşey söylecekken " Baba lütfen çok  yorgunum konu kapansın hiç açmıyalım. " Annem dolaptan  eşyalarımı alıp koluma girecekken " Anne yürüyebilirim." deyip yürümeye başladım. Babam işlemleri tamamlayıp çıkışa doğru yürüdük. bahçeden geçerken gözüme tanıdık  bir araba çarptı içinde de biri vardı . Her kimse  banane ya deyip arabamıza yöneldim. Şoför gelmemişti. Arabayı babam sürdü. Annemde yanına oturdu. Bende arkaya geçip telefonumu elime aldım. 3 mesaj vardı.
kimden: Sema'm
Lan neredesin sen insan bi  arar lan  sana anlatacaklarım var. Mesajımı aldığında ara beni. öptüm :)

Mesajı alır almaz rehberden onu aradım. " Sema'm nasılsın? " ben bu kızı çok seviyorum  ya çok iyi bir  arkadaş " iyim kanka sen nasılsın"  "sağol canım  bende iyiyim  de şey  Sema ben seni beni merak etme diye aradım  da şuan çok yorgunum sonra konuşsak olur mu ? " dedim. " olur hem ben zaten uyuyacaktım. Hadi bay öptüm " deyip kapattı. Sonra diğer mesajlarıma baktım .
Kimden:Selin
Nisa canım arkadaşım hastaneye geldim.Ama sen uyuyordun. seni rahatsız etmek istemedim. şuan nasılsın inşaallah iyisindir. Ben o kızı var ya ........... "

Selin e mesaj atmaya karar verdim.
Kime: Selin
iyiyim canım durumum iyi bugün dinlenip pazartesi  okula  gelirim.

diğer bir mesaja baktım.

kimden: Bok beyinli
herşeyin bir cezası vardır. Ve sende cezanı çekmeye başlıyorsun.

bok beyinli işte  göt kafa  her durumumda kendine eğlence çıkarıyor. Araba durdu. Eve gelmişiz. Arabadan inerken Buğra yı balkon  da  dışarıyı seyrederken gördüm. Gözü bana çarptı. Ben gözümü ondan hemen ayırıp eve doğru yöneldim . Eve girer girmez odama attım kendimi . üstümü bir çırpıda değiştirip kendimi yatağa attım.  sonra aklıma durup dururken acaba bugün beni kim  hastaneye getirdi. Çok merak  ediyordum .Aaaa Selin de bugün hastaneye gelmişti. ondan öğrenirim. Bu düşüncelerle uykuya daldım.

Alarm sesiyle uyandım bugün günlerden  pazartesiydi. Yeşim in çayı  başımdan döktüğü günden sonra 2 gün geçmişti. 2 gün  boyunca full dinlenmiştim. çok iyi gelmişti. Şimdi sıra bende o kıza  ödetecekim. yüzümü yıkayıp  üstüme dizime kadar uzanan siyah elbisemi giydim.saçlarımı düzleştirip hafif bir makyaj yapıp aşağı indim. Uzun bir kahvaltı sonrası her zaman ki gibi Buğra geldi. Acaba dün beni hastaneye Buğra mı götürmüştü ? meraktan çatlıyordum. Ayakkabılarımı giyip arabaya doğru yöneldim. Arabanın kapısını açtı. Ben de öne oturdum.Bir müddet sonra o da arabaya bindi.  Arabayı çalıştırmadan önce " Durumun nasıl iyi misin dün  sen hastaneye gittikten sonra ben o kızın icabına baktım. " nasıl  yani beni hastaneye o bırakmamış  mıydı ? " iyiyim de ne yaptın  o sarı yelloza "  dememle birlikte arabayı çalıştırdı. Bana bir bakış atıp göz kırptıktan sonra " orası da bana kalsın " deyip önüne döndü. Tuhaf bir çocuktu. Benim için herşeyi yapıyordu. İyi bir çocuk onu sevebilirdim aslında . Ama ben onu arkadaşım olarak görüyordum. Ahh  bilmiyorum kafam çok karışık. okula gelmiştik otoparka girmeden inmek istedim. Anlayışla karşıladı. Arabadan hemen inip sınıfa gittim. Tabiî ki de Selin in yanına oturdum. Zaten Görkem görünürde yoktu. Selin de daha gelmemişti.Sırama oturdum. Yarım saat sonra zil çaldı ve ardından herkes sınıfa girmeye başladı. Selin de Enes le el ele 1 dakkika sonra içeri girdiler. Arkasından Hamza ve Görkem . Selin Enes'in elini bırakıp yanıma geldi,oturdu . "Günaydın " deyip  gülümsedi. " Günaydın" bende ona karşılık verdim. " Nasılsın kendini daha iyi hissediyor musun ? "  sözünü bitirdiğinde Görkem ve Enes öne oturmuşlardı. Tabiî Yeşim cadısı da yerine oturmuştu. 1 dakika o yüzündeki morluklar neydi ahhh Buğra  dövmüş müydü  kızı  benim için  ben bunları düşünürken  hafiften gülümsemiştim.  Gözümü  Yeşim'den alıp Selin 'e" İyiyim sen nasılsın "  diye karşılık verdim. " iyiyim " dedi . Ben tam kimin beni hastaneye bıraktığını öğrenmek için harekete geçmiştim ki. Enes arkasına döndü. " Güzelim teneffüste birşeyler konuşalım mı ?" Selin bana baktı izin almak ister gibi bende başımla ' neden olmasın' mesajını  verdikten sonra Enes e dönüp " tamam  bitanem" dedi. Enes önüne
dönünce konuya girmeye karar verdim. " ımmmmm şey  Selin  sana bişey  sorabilir miyim ?"   dedim " neden olmasın" der demez hoca içeri girdi. Ah bu şansızlık ders fizikti Hoca çıt  çıkarmamıza izin  vermediği için sustum. " teneffüste sorarım" dedim. " Günaydın gençler" "Günaydın hocam"  hocalarla aramızda ki klasik diyaloglar.

Derse o kadar odaklanmıştım ki  zilin çaldığını bile arkadaşların dışarı çıktığından anladım. Selin de gitmişti. Bende  sap gibi  oturdum. Ta ki Burak yanıma gelene kadar " Naber Nisa nasılsın" deyip boş sıraya oturdu."iyiyim sen  nasılsın" dediğimde Buğra 'yı yanı başımda görmüştüm. " iyiyim ,neyse ben kaçar  küçük  bir işim var . Sonra görüşürüz " ve kalktı  gitti . Buğra' ya dönerek  " ne var yine " dememle birlikte  yanıma oturdu. " hiç  ne yapıyorsun  diye gelmiştim yanına" hıııı  sen onu benim  külahıma anlat demiyorsun Burakla konuşmanızı bölmek için  geldim. " hiçbir şey yapmıyorum gördüğün  gibi neyse benim işim  var . Gitmem lazım  bay" deyip  bahçeye yöneldim  basketbol sahasında Görkem ve arkadaşları  basketbol oynuyorlardı.  Selin i aramaya başladım. Enes le  bankta bir şeyler konuşuyorlardı.  Bölmek istemezdim ama bölcem. yanlarına gittiğimde Enes 'konuyu kapat' gibi bir işaret verdi. " Selin bir şey konuşabilir miyiz" dememle beraber  Enes ayağa kalktı " bende tam basketbol  oynamaya gidiyordum " deyip gitti. Selin in yanına oturdum direk  lafa girdim meraktan ölücektim. " Selin beni hasteneye kim götürdü. " Selin sanki bu soruyu hem bekliyor gibiydi. Hem de endişeli gibiydi. "  B-en ve E--nes götürdük  hem tüm gün  boyunca başında kaldım  Enes hemen gitti ." kekelemişti.  Selin i çözmüştüm yalan söylediğinde kekeler hem doktor  beni  bir erkeğin getirdiğini  söylemişti. " Niye yalan  söylüyorsun doktor  beni bir beyefendinin getirdiğini söyledi"  zil çaldı. yüzüme tuhaf bir şekilde baktıktan sonra " Nisa şey  aslında off tamam her şeyi anlatıcam Enes bu hakkında  konuşuyordu zaten  benimle, sana yalan söylediğim için  özür dilerim. Seni hastaneye Görkem götürdü . Ben hastaneye geldiğim de yanı  başındaydı  bende çok  şaşırmıştım. Bana dedi ki ' Eğer  birine tek kelime  edersen  hayatını mahvederim.' Hayatımı  mahvedmesi demek  beni Enes ten ayırmak için elinden  gelen her şeyi  yapması demektir . Kaç yıllık arkadaşım demez yapar lütfen  Nisa kimseye söyleme benim  sana söylediğimi Görkem de dahil  hatta bilmezden  gel" bunları  söylerken  gözlerinden gözyaşı akıyordu. Şaşırmıştım  hem de çoook   "Tamam  ağlama lütfen" ağlamayı kesti . İyi de  bu çocuğun derdi  neydi böyle. bir böyle  bir  şöyle... neyse yakında çıkar kokusu....
Biliyorum  çok geç  yazdım  nettim  yoktu . hem gerçekten çok yoğunum bütün  okuyucularımdan özür diliyorum . Bu arada okuduktan sonra bölüm  hakkındaki yorumlarınızı  bekliyorum. öpüldünüz. iyi  günler.