Beyni çürüyorumuş gibi hissediyordu Hyunjin.
Çünkü yılalar sonra ilk defa bir kan kokusu almıştı.
"Ş-Şu ç-çocuk!" Hyunjin herkesin burdan gitmesini istemişti çünkü eğer kalılarsa katil olabilirlerdi.
Felix kendisine bir grup erkeğin burnunu kapatıp ona doğru baktığını gördüğünde çok rahatsız olmuştu. "Kötü mü kokuyorum?" "Koku oraya kadar gelemez herhalde." dedi içinden Jisung a rahatsız olduğunu söylemişti. Ama çoktan gitmişti Felix'e bakan kişiler. Çok umursamadı. Gerekte yoktu çünkü bir daha görmeyecekti.
"Neyse ben bir yüzümü yıkayayım siz alın ne istiyorsanız."
"Tamam Felix çabuk ol." dedi jeongin
Felix onaylayarak lavaboya gitti. Bir adam mı kusuyordu? Yada ateşimi vardı? iyimiydi?
Felix adamın yanına gidip "iyimisiz beyefendi?"
Hyunjin ona bakarak. "K-Kokun." dedi
"Anlamadım?" "K-Kokun B-Beni çıldırtıyor."
Felix ne olduğunu anlamaya çalışırken Hyunjin Felixin belini kavrayıp boynuna dişlerini geçirip kanını emmeye başladı. Tadı mükemmeldi. Hyunjinin boğazından geçen Felix'in o sıcak ve temiz kanıydı. Hyunjin tek damlasına kadar içmek yemek istiyordu onu.
Felix orda kaskatı kesilmişti. Hareket edemiyordu. Sanki bir şey onu gıdıklıyordu.
Ardından sanki kemikleri kırılmış gibi bir acı hissetti. Boynu kopacaktı. Bayılmamak için kendini çok zor tutuyordu ama Hyunjin öyle bir içiyordu ki nefes almak zorlaşmıştı. Felixin hoşuna mı gitmişti? Yada hemen kaçmak mı istiyordu? Tam bunu düşünürken Felix bayıldı.
Hyunjin o kadar çok içmişti ki boynundan oldukça kan akıyordu dişlerini çıkardığında yerde yatan minik bir beden gördü.
"Naptım ben?!" "Hey uyan!"
Kahretsin uyanmıyordu! Ne kadar denesemde uyanmadı. Çoçuk ölü gibiydi çilleri bembeyaz teninde daha da çok belirgenleşmişti.
Hyunjinin aklına gelen tek şey ölmüş olmasıydı. "Tanrı aşkına lütfen ölmesin."
Nabzını kontrol ederken attığını fark etti. Şükürki Felixin kanı oldukça fazlaydı. "Ya vampir olursa?" "Olmaz herhalde." dedi ve direkt eve götürdü Felix'i. Daha çoçuğun adını bile bilmiyordu. Nerden çıkmıştı onun kanını emmek?! Kendine çok kızıyordu çünkü az kalsın genç bir çoçuğu öldürecekti.
Hyunjin Felix'i yatağa yatırdı. Ardından mutfağa gitti. Ev oldukça sessizdi. Ve birden kapı çaldı. Bu çok sık olmazdı çünkü evleri merkezin çok uzağındaydı. Hemen kapıya doğru yöneldi.
"Ah kim mu?"
Kapıyı açtığında kuzeni Jennie ile karşılaştı.
"Sen şaka mısın Hyunjin?"
Hayal gücüm çalış lütfen..
Umarım beğenmişsinizdir ki ben biraz cringe olucak gibi hissediyorum ama okuyana göre değişir şimdiden okuyan herkese teşekkür ederim. <3
