VAMPIRES LIBRARY2 "REVENGE" || Jeon Jungkook

~10.Bölüm~

{Medyadaki şarkı ile yazdım, sizde onunla birlikte okuyabilirsiniz~ keyifli okumalar}

Dudaklarına damlayan ıslak sıvı kuruyan dudaklarının arasından sızıp boğazına aktığında yutkundu. Daha fazlası için dudaklarını araladığında istediğine kavuşmuştu, kuru boğazından geçen kan her yutkunduğun da bedenini canlandrıyordu.

Gözlerini hızla açıp dudaklarının üstündeki bileği tutup emdi, ihtiyacı olan tüm kanı emdiğinde ona kanını sunan insanın kolunu bırakıp doğruldu.

Bir taşın üstünde yattığını fark etmesi uzun sürmemiş etrafında ise mumlar döşenmişti. Mahzeni aydınlatan tek şey mumlardı. Yattığı taşın çevresinde daire oluşturmuş insanlar el ele tutuşmuş bilmediği bir dilde bir şeyler mırıldanıyorlardı.

Kanını içtiği insanı üstünden itip yere düşme sesinin ardından kendini koruma içgüdüsü ile hırladı kız;

"Ben neredeyim?"

"Çekilin."

Boş mahzen de yankılanan kadın sesi fısıltılar eşliğinde söylenen kelimelerin durmasına sebep olmuştu, yavaşça kadının geçmesi için yol açtılar. Siyah elbisesi, omuzlarının üstünde biten sarı saçları olan güzel bir kadındı. Yanımda durup gülümsedi;

"Aramıza tekrar hoş geldin Sunhee…"

~•~•~•~

"Şimdi siz bu şatonun size ait olduğunu mu söylüyorsunuz?"

Adının Daeri olduğunu öğrendiğim kadın başını salladı, Sunhee devam etti;

"Ve ben bu şatonun mahzenin de yüzyıllarca uyuyordum sizde beni uyandırabileceğini düşündüğünüz insanları benim için kurban ettiniz?"

Kadın yine bir şey demeden onaylarcasına başını salladı. Sunhee alaycı bir şekilde gülüp arkasına yaslandı;

"Vay canına kadınları bile etkileyebilecek bir cazibemin olduğunu bilmiyordum."

Odayı kadının gülüşü doldurdu;

"Ah hiç de onun anlattığı biri gibi değilmişsin."

"O derken? Kimden bahsediyorsun?"

Daeri kızın sorusunu görmezden gelip gözlerine baktı;

"Dediğin gibi gerçekten kimseyi hatırlamıyor musun?"

"Daha kaç kere söylemem gerekiyor? hatırlamıyorum diyorum."

Kadın yanında bekleyen korumalardan birine eğilmesi için işaret verip kulağına bir şeyler fısıldadıktan sonra gitmesi için işaret verdi. Koruma onayla başını salladı;

"Emredersiniz leydim."

Kapıya yönelip odadan çıktığında kadın tekrar bakışlarını Sunhee'ye kenetledi;

"Sana odana kadar eşlik edecekler, dolabında yeni kıyafetlerin var. Duş alıp üstünü değiştir ve sonrasında salona in. Kapında bekleyen kişi sana yolu gösterecek."

Sunhee kadının emir vermesine sinir olmuştu fakat kadına bir şey yapmaya çalışsa bile korumaları tarafından öldürülme yüzdesi çok yüksek olduğu için bir şey demeden başını sallayıp ona odasına yönlendiren kişiyi takip etti. Odasına girdiğinde göz devirdi;

"Her zaman böyle emir yağdıran biriyse bu kadınla işim var, şimdiden sinir oldum."

Yıpranmış kıyafetlerini çıkartıp duşa girdiğinde inanılmaz bir rahatlama hissetmişti kız. Duştan çıkıp bedenini havlu ile sardıktan sonra aynadaki buharı eliyle silip kendine baktı.