Harry, Ashley, Niall ve ben birlikte oturmuş Ashley'in aşk hayatını konuşuyorduk. Alora'dan bahsederken resmen gözleri parlıyordu ve onu sevdiği açıkça belliydi. Alora ona biraz karşılık verse herşey daha iyi olacaktı ama Ashley sevgisinin tamamen karşılıksız olduğunu bildiği için sürekli ağlayacak gibi oluyordu.
"Ona olan hislerini söylemeyi denesene, bence kötü bir tepki vermez birlikte bile olabilirsiniz şansını denemelisin Ashley" dedi Harry. Sürekli açılması için ikna etmeye çalışıyordu. Yani aslında haklıydı platonikliği bırakıp bir adım atması en mantıklı olandı. En azından böyle beklemek yerine ne olacağını bilirdi.
Ashley birden oturduğu yerden kalktı. "Tamam ona olan tüm hislerimi söyleyeceğim bu sefer, bende bıktım bu belirsizlik durumundan. Kötü birşey olacağını sanmıyorum." dedi. Alora bizden iki masa uzaktaydı ve ne konuştuklarını duyabilirdik.
Ashley Alora'nın yanına gidince bir süre normal şeylerden konuşmuşlardı ve sıkılmaya başlamıştım. Alora'da aşırı ilgisiz ve sıkılmış gibiydi. Bir süre sessizlik olduktan sonra Ashley tekrardan konuşmaya başladı. "Alora aslında yanına gelme sebebim böyle boş şeylerden konuşmak değildi. Uzun zamandır sana söylemek istediğim birşey vardı daha yeni cesaretimi toplayabildim üzgünüm." dedi sıkıntıyla iç çekip. "Asley Tanrı aşkına ne söyleyeceksen çabuk söyle işim var." dedi Alora.
"Adım kadar eminim iyi gitmeyecek keşke Ashley'e bu kadar ümit vermeseydiniz." dedi Niall iç çekip. "Cidden Harry Alora'yı tanıyorsun neden böyle birşey yaptın?" dedim ona bakarak. "Yaptığımın hala arkasındayım bu en iyisi. En azından Ash artık Alora'nın peşinde koşmayacak neyin ne olduğunu görür." dedi omuz silkerek. "Kalbi kırılacak." "Birkaç hafta üzülür sonra toparlar merak etme." dedi sakince. Harry gayet sakin duruyordu ama Niall bile gerilmişti.
"Alora uzun süredir senden hoşlanıyorum. Sürekli seni başkalarıyla görmek canımı yakıyor artık saklamak istemiyorum. Ne tepki vereceğin hakkında en ufak bir fikrim yok ama seni gerçekten çok seviyorum." dedi resmen nefes almadan. Alora'nın şok olduğu belliydi. "Dalga mı geçiyorsun Ashley?" dedi kaşlarını çatarak. Ashley hemen başını olumsuz anlamda salladı. "Ciddi olamazsın cidden mi? Üzgünüm ama bu cidden komik senin gibi birinden hoşlanmayacağım belli neden bunları gelip bana anlatıyorsun?" dedi sinirle. "Alora yanlış birşey yapmadım sakin olur musun? Sadece senden hoşlandığımı ve seni sevdiğimi söyledim benimle birlikte olman için seni zorlamam." dedi sesi titreyerek. "Sevgin tamamen karşılıksız Ashley, eğer kızlara ilgi duysaydım bile emin ol hoşlanacağım son kişi olurdun. Şimdi ben seni daha fazla kırmadan gitsen iyi olur uğraşacak daha önemli şeylerim var." dedi sinirle göz devirip.
Ashley daha fazla duramayıp hayal kırıklığıyla masadan kalkıp koşarak kantinden çıktı. Ağlamamak için kendini zor tuttuğu belliydi. Harry'nin yüz ifadesinden Alora'nın bu kadar sert olacağını tahmin etmediği belliydi. "Çok iyi oldu Harry bravo." dedim iç çekerek ve kalkıp kantinden çıktım.
Niall ve Harry'de arkamdan geliyordu. "Louis cidden böyle yapacağını tahmin etmemiştim özür dilerim." dedi bana yetişmeye çalışırken. "Benden değil Ashley'den özür dilemen gerek Harry." dedim ve bahçeye çıktım. Muhtemelen her zamanki gibi arka bahçedeki ağacın altındaydı. "Biraz yavaşlar mısın Tanrı aşkına? Nereye gidiyoruz." dedi Harry. "Arka bahçede muhtemelen, oraya gidiyorum siz gelmek zorunda değilsiniz." dedim. "Ash'in şuan yalnız olmaması en iyisi bizde gelelim." dedi Niall. "Siz bilirsiniz." dedim omuz silkerek ve arka bahçeye çıktım.
Tahmin ettiğim gibi ordaydı. Buraya genelde gelen kimse olmuyordu o yüzden yalnız kalmak istediğimizde yada kötü hissettiğimizde hep buraya geliyorduk. Niall benden önce davranıp Ashley'in yanına gitmişti bile. Ashley Niall yanına gelince sıkıca sarılmıştı ve ağlaması daha da şiddetlenmişti. "Ashley özür dilerim böyle olacağını cidden tahmin etmemiştim." dedi Harry. "Şuan cidden konuşmak istemiyorum sonra konuşalım lütfen." dedi Ash.
İç çekerek elimi Harry'nin koluna koydum. "Gidelim hadi sonra konuşuruz biraz yalnız kalsın." dedim iç çekerek. "Ben kalsam sorun olur mu...? Şuan yalnız kalmaman en iyisi Ash." dedi Niall Ashley'e bakarak. Bir süre cevap vermedi ama en sonunda başını sallayıp "Tamam." dedi. "Niall yanından ayrılma ve salakça birşey yapma sana güveniyorum." dedim. "Merak etme Louis bende Ashley'e senin kadar değer veriyorum gidebilirsiniz." dedi.
Pek istemeyerek de olsa onların yanından ayrıldık. "Az önce sana sert çıkıştığım için üzgünüm Hazza, Ashley kardeşim gibi biliyorsun. Sinirimi biraz senden çıkarttım sanırım." dedim iç çekerek. "Sorun değil kardeş gibi olduğunuzu biliyorum ben ona güven vermesem açılmayacaktı..." dedi sıkıntıyla. "En azından senin dediğin gibi boşa üzülmeyecek artık, bir süre sonra unutacaktır..." dedim. "Bilmiyorum umarım mutlu olur Lou." dedi.
Yüzünden üzgün olduğu belliydi. "Harry bu kadar takmana gerek yok Alora'nın böyle yapacağını bilemezdin. "Kötü hissediyorum, önceden size çok kötü şeyler yapmıştım tekrardan aynı şeylerin yaşanmasını istemiyorum Louis. Tekrardan eskisi gibi olmak istemiyorum. Daha tam olarak kendimi düzeltemedim bile." Önüne geçip durmasını sağladım ve gözlerine baktım "Harry sen elinden geleni yapıyorsun. Bu senin elinde olan birşey değildi Alora'nın suçu böyle davranacağını bilemezdin üzme kendini." dedim elimi yanağına koyup yavaşça okşayarak. Yaptığım şeye karşı gülümsedi. "Teşekkür ederim yanımda olduğun için Lou..."
Gülümseyerek saçlarını karıştırdım "Teşekkür edecek birşey yok gel hadi içeri girelim bebeğim." dedim. "Birden sırıtmaya başladı "Sen az önce bebeğim mi dedin bana?" dedi sırıtarak. Anında yüzüm kıpkırmızı olmuştu. "Ağzımdan kaçmış." dedim gözlerimi kaçırıp ve önden yürümeye başladım. Birden kahkaha atıp kolunu boynuma sardı "Utanınca çok tatlı oluyorsun biliyor musun? Bebeğim demen sorun değil hoşuma gitti hatta bebeğim." dediğinde istemsizce sırıtmaya başladım. "Tamam yavşama hemen sende..." dedim. "Neden ki sana yürümek çok güzel oluyor?" dediğinde güldüm "Bu gidişle bana aşık olduğunu falan düşüneceğim yavaş ol."
Harry'nin sınıfının önüne gelince durduk "Belki aşık olmuşumdur nerden bileceksin?" dediğinde kaşlarım istemsiz kalkmıştı. "Sen mi bana aşık olacaksın inanmam için ciddi bir aşk itirafına ihtiyacım var ve bu çok imkansız." dedim. "Dalga geçiyorum zaten, neyse benim derse gitmem lazım görüşürüz." diyerek sınıfa girdi. Bozulmuş gibi duruyordu. Kafamı karıştırmakta üstüne yoktu resmen...
SELAMMMM BÜGÜN BEKLETMEDEN BÖLÜM ATABİLDİM SONUNDA SLKDFJKSKFSŞL Umarım beğenirsiniz bu bölümde daha çok Ash ve Alora oldu diğer bölümde çok güzel şeyler olacak 😌
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Always You | L.S.
FanfictionHarry okulun basketbol takımında ve okulda da oldukça popüler, Louis ise okulda kende halinde takılan çok çevresi olmayan biri.