6

145 5 3
                                    

"Hey bana canım deme! Çok sinir bozucu hem ben senin canın değilim. Sen bir mahkûmsun ben de başında bekleyen bekçiyim."

"Evet tabii o kadar güçlü bir asker olmana rağmen şu an sadece bekçilik yapıyorsun. Dışarıda neler oldu?"

"Sen- sen benim bir asker olduğumu nereden biliyorsun?"

" 'İnsanlığın en güçlü askeri' değil mi?"

"Hey. Bu durum garipleşmeye başladı. Beni takip mi ediyordun sapık?"

"Eh. Sadece tüm idmanlarını izliyordum ve takip ediyordum evet."

"Sen. Sen aslında kimsin? Ben neden seni tanımıyorum?"

"Ben eskiden yani yaklaşık 4 yıl öncesine kadar hep senin yanındaydım. Sen beni çok takmasanda hep seni izlerdim hep seninle konuşurdum-"

"Düşman ülkeye kaçana kadar.."

"Aynen öyle ama şimdi geri geldim ve bana bir düşman gibi davranıyorsunuz bu hiç
hoşuma gitmedi en azından gelmemin şerefine bir parti-"

Levi Eren'i yakasından tutup parmaklıklara doğru çekti*

"Hey aptal! Senin o Eren olduğunu neden en başından beri söylemedin!?"

"Ne önemi var?"

"Seni aptal! Çok değişmişsin tanıyamadım kahretsin."

"Hey neden benim o eski Eren olduğumu öğrenince bu kadar tepki verdin?"

"Tch."

"Sana söylüyorum Levi!"

"Ben! Ben o tanıdığım Eren'i-"

"Hey, ne oluyor burada?"

"Komutan Erwin?"

"Sadece Erwin demen yeterli, Levi."

"Burada ne yapıyorsun komutan?"

"Asıl sana sormalı Eren? Neden düşman tarafa geçtin?"

"Aslına bakarsan.. Bu seni ilgilendirmez desem?"

"Yani düşmanın tarafında olduğunu kabul ediyorsun? En başından belliydi.. Her neyse asıl habere gelelim, yarın idam edileceksin. Mutlusundur herhalde? Levi sen de benimle gel yapman gerek işler var."

"Ne? Yarın mı? Eren yarın idam mı edilecek?"

"Evet? Bununla bir problemin mi var?"

"Ha- hayır tabii ki. Geliyorum hemen."

"Aslında komutan.. mutlu oldum evet. Çünkü yarın sadece ben idam edilmeyeceğim. Kendi mezarınızı kazacaksınız."

"Bunu bir tehdit olarak mı algılamam gerekiyor?"

"Sana kalmış."

"Eren..."

Everything for YouHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin