Derbeder

284 10 0
                                    

Akın'ın ağzından;

3-2-1  kayııt!

Evet, hep bunu söylemek istedim. Ve sanırım şuandan itibaren 9 ayımı beraber geçiricez sayın kameram. 9 ay boyunca ben, yani Akın Alper, anlatmakla bitmek bilmeyen kesinlikle monoton olmayan (!)  hayatımı çekip bir film yapıcam. Böyle deyince kulağa çok komik geliyor. Hangi gerizekalı filmine film çekicem diye başlar ki? İşte o benim.

Yarışmanın kuralları gereği -evet doğru duydunuz bir yarışma için bu filmi çekiyorum- şuan kendimi tanıtmam lazım. 

Ben daha demin belirttiğim gibi Akın Alper Akman. 19 yaşındayım, ve İnşaat Mühendisliği okuyorum. Neden bu yarışmaya katıldın derseniz inanın tam olarak bilmiyorum, ama çocukluğumdan beri hayalim film çekmek ve yönetmen olmak, fakat artık bu sektör çok dolu olduğundan meslek olarak tercih etmedim ve onca dersimin arasında hayallerimin peşinden koşuyorum. 

Ailemim çok soylu bir geçmişi var ve az çok tahmin edebileceğiniz üzere, zengin aile çocuğuyum. Fakat onların parasıyla geçinmek pek hoşuma gitmiyor. Daha çok kendi geçimimi kendim sağlayabilmek için bir kafede akşamları canlı müzik yapıyorum, daha doğrusu yapıyoruz diyelim. Bir grubumuz var, ben gitar çalıp şarkı söylüyorum. İnsanlar benim deli dolu olduğumu söylerler genelde, durduğum yerde duramam ve kendime hep yeni heyecanlar ararım. Ve şimdiki yeni heyecanım bu film yarışması. Aslına bakılırsa bu film yarışmasını kazanmak şu sıralar en büyük hayalim. Ve eğer bu film yarışmasını kazanabilirsem her şeyin çok farklı olacağının temennisini verebilirim size.  Neyse arkadaşlar artık kalem kameramı da yanıma alıp normal gündelik hayatıma devam etmeye başlayabilirim. Unutmayın ki şu andan sonra hepiniz benim için bir film, bir hikayesiniz. 

-------------------------------------------------------------------

Genelde alarmları pek sevmediğim için sabah gene kendi kendime uyandım. Sabahlarımın vazgeçilmezi olan çay ve sigaramı elime alıp, yaklaşık 2 haftadır her günümü kayıt altında tuttuğum film çalışmamı gözden geçirmeye başladım.  İlk konuşmama bakarak gene her zaman ki gibi mükemmelim diyerek kendimle biraz dalga geçerken, arkadaki bi kız gözüme takıldı. Tamamen o görüntüyü bozmasına rağmen, bir şekilde oraya anlam, yaşanmışlıkta katmıştı sanki. Videoyu durdurup kıza yakınlaştırdım. Kız muhteşem bir güzelliğe sahip değildi. Ama suratındaki masumluk, o kadar güzel, o kadar saftı ki. Uzun kumral saçları ve kocaman gözleri vardı, ufak bir burnu, incecik beli ve upuzun bacakları. Sanki bir dizinin içindeki masum kız karakterinden fırlamışçasına bir güzelliği vardı, ve ne kadar mükemmel olmasada insanı büyüleyebiliyordu. Hatta öyle bir büyüleyici gücü vardı ki o kareden çıkarmaya elim gitmiyordu. Bir kaç dakika onu ordan silmekle silmemek arasında kaldıktan sonra silmemeye karar verip gerekli oynamaları yapıp bilgisayarımı kapattım. 

Geç uyandığım ve oyalandığım için saat 3'ü bulmuştu. Bir duş aldım, her zamanki gibi beyaz bir t-shirt ve kot pantolonumu giyerek aceleyle çıktım. Kahvaltı edecek zamanım bile olmadığından bir pastaneye gittim poğaça alarak çıktım, yürürken bir yandanda yiyordum. Okula gidip hemen notları almam lazımdı arkadaştan. Derken telefonum çaldı, arayan patronum Avni Bey'di. Benden bu gece canlı müziğe çıkmamızı rica etti. Bizim grubu örgütleyip hallettim hemen. 

Okula gidip gelmem biraz zaman almıştı, akşam çalmaya çıkacağımız için eve gidip üzerime bir gömlek giydim ve pantolonumu değiştirdim. Arabaya atlayıp bizimkileride alıp kafeye geçtik. 

Hazır yeri gelmişken bizimkileri de tanıtayım, Tugay bateristimiz, Atay bass gitaristimiz, Sena vokal ve ben elektro gitaristim, aynı zamandada solistlik yapıyorum. 

Bunlar benim her zaman en yakın arkadaşlarımdılar, yaklaşık 9 yaşımdan beri tanıyorum onları. Hepsiyle kardeş gibi büyüdük, şimdiye kadarda hiçbiriyle bir sıkıntı çekmedik. 

Sahneyi düzenleyip malzemeleri hazırlarken aklıma filmdeki kız geldi. Neden bilmiyorum ama aklıma durmadan onun yüzü düşüyordu ve sanki onu tanıyordum. O kadar hayatımın içinden biri gibiydi ki kız. . Ben bunları düşünürken Tugay seslendi.

-Akın, abi, sen hayırdır? Daldın gittin, duymuyosun bizi.

- Ha, yok, yok ya dalmadım, biraz halsizim ondandır ya. 

Bunun üstüne hemen Sena atladı.

- Bence sende bir haller var, yoksa bir şeyler mi oluyor Akın beeey???

Ne olabilir en fazla allah aşkına ya. Kameradan gördüğüm kıza aşık olacak halim yok ya. Neyse ben neler düşünüyorum ya, öyle şey mi olur,  Hem bir daha kim bilir nerede görücem o kızı. 

-Yok abi bişeyim dedim ya, hadi şarkının provasına başlayalım artık. 

Şarkıların provası bittiğinde kafe artık yavaş yavaş doluyordu. Ve aldım elime gitarı, başladık şarkıları söylemeye. Mola verdiğimizde kafenin bar kısmından aldığım biramı elime alarak dışarı sigara içmeye çıktım. Gruptan bir tek sigara içen ben olduğum için tek başımaydım. İkinci sigaramı içerken karşımdan bir çift tartışarak geçiyordu. Yol çok sessiz sakin olduğu için konuşmalarını net bir şekilde duyabiliyordum. Bırak beni, beni bu kadar üzdüğün yetmiyor mu diyordu kız. Oğlan ise seni çok seviyorum diyordu. Ağlıyordu kız, oğlan ise ağlamamak için çenesini sıkıp güçlü gözükmeye çalışıyordu. Bu çifti izlerken aklıma eski sevgilim Buse geldi. Hayatımda gerçekten bir şeyler hissederek çıktığım tek kızdı o. Ve buna çok benzer bir şekilde ayrılmıştık. Çünkü ben o kadar salaklıklar yapmıştım ki kızı o kadar üzmüştüm ki, kızın artık bana dayanacak hali kalmamıştı. Ağlaya ağlaya beni terketmişti, beni sevdiğini ama artık yapamadığını söylemişti. Ve ben ondan sonra uzun süre kendime gelememiştim, her şeyi boşlamıştım, sigaraya başlamıştım, içkinin dibine vurmuştum, günlerce sarhoş gezdiğimden okula gitmemiştim. Sonra yavaş yavaş içimdeki acısı geçmeye başlamıştı ve bi süre sonra tamamen unuttuğumu düşünmüştüm. Meğer unutamamışım. Unutmuş olsaydım sigaramı içerken, karşımdan kavga eden bir çift gördüğümde aklıma o gelip boğazım düğümlenmezdi değil mi? Ben bunları düşünürken çocuk tuttu kızı "benimsin sen, nolursa olsun bırakmayacağım seni, üzmeyeceğim seni bir daha söz veriyorum" dedi ve kızı öpmeye başladı dudağından. Hangi kız buna karşı gelebilirdi ki? Bunu ben niye yapmamıştım? Ben niye arkamı dönüp yenilgiyi kabullenmiştim?

"Akın abi hadi gel, çalmaya başlıcaz." dedi Tugay.

Kafamdaki düşünceleri atmaya çalışıp atamadığımdan içeri gittim ve gitarımı elime aldım. En sevdiğim şarkıyı çalmaya başladım, çaldıkça keyiflendim, keyiflendikçe düşüncelerimden uzaklaştım. 

Aşk Bu Gece Şehri TerkettiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin