"Yah! O öyle yapılmaz bir kere! Narin narin yapacaksın ikizim."
"Laura ya! Yapıyorum işte. Ne istiyorsun?"
"Ama, ama ben hep oynuyorum senin istediğin oyunları?"
Laura dudaklarını büzüp ikizin dolu gözleriyle baktığında onun dayanamayacağına adı kadar emindi.
Maria bir kaç saniye dolu gözleriyle kendisine bakan ikizinin yüzünü inceledi ve derin bir nefes verdi.
" Tamam, anlat hadi tekrar nasıl yapacağımızı. "
Laura gülümseyip ikizine oyun hamurunu nasıl şekillendireceğini anlatmaya başladı.
Bu sırada kenardan onları izleyen Chan ve Changbin kocaman gülümsüyordu.
İkizleri olacağını öğrendiklerinde onların bu kadar tatlı ve sevgi dolu olacaklarını bilmiyorlardı.
Çocuklarının böyle olmasının sebebinin onların mükemmel ebeveynler olması olduğunu bilmedikleri gibi.
Bir süre sonra evin kapısı çaldı ve içeri Seungmin, Jeongin ve küçük DaeJin girdi.
"Noona! Pasta yapalım mı? Pasta yapalım hadi! Pasta!"
Dae içeri girer girmez kuzenlerimin yanına koşup pasta yapmak için ısrar etti.
"Sahteden pasta yapmak için olan oyuncaklarını kırdın ya sen Dae? Nasıl yapalım pasta?"
"Şeyy, ben aldım ki yenisini sana. Baba! Laura noona'nın oyuncağını verir misin?"
Utanmış çocuk babasına seslenip oyuncağını istedi.
"Yaa! Aldın mı gerçekten?"
Diyip Dae'ye kocaman sarıldı Laura. Belli etmemişti üzüldüğünü ama çok üzülmüştüm aslında.
Maria Dae'ye kızmasın diye 'sevmiyordum ki zaten onu, ben kurabiye yapmayı daha çok seviyorum.' demişti.
Seungmin gülümseyerek oğlunun Laura'ya aldığı oyuncağı getirmişti.
"Bak, bu öncekinin aynısı. Bir de daha yeni olanı vardı, ondan da aldık. Beğendin mi?"
Laura hediye paketine uzandı ama elini geri çekti. Sonra fısıldadı.
"İkizime de hediye aldınız değil mi? Üzülür sonra. Biliyorum ben."
"Yoo! Üzülmem ki ben. Benim bir sürü oyuncağım var zaten ama senin yemek yapma oyuncağın çok az. Sana aldıkları iyi olmuş."
"Aldık aldık! Boyama seti ve tamir seti istiyordu ya ondan aldık! Ben kendime dealdırdım boyama setinden. Hehe."
Dae şımaracak konuşunca Maria gözlerini kocaman açıp konuştu.
"Ama o boyama seti çok pahalı değil miydi? Niye aldınız? Ben paramı biriktirip alacaktım. Ama yine de teşekkür ederim Seungmin amca ve Jeongin amca."
Chan ve Changbin ellerinde ki poşetler ile salona girip Seung ve Jeong gibi yere, çocukların yanına oturdular.
"Dae, hani o çok istediğin araba var ya ondan aldım ben sana ama beraber oynasak olur mu?"
Maria yanakları kızarık kızarıkken konulmuş sonra da başını babasının omzuna gömmüştü.
Chan gülümseyip kızını kucağına çekmişti.
"Olur ki! Olur!"
Dae hızla paketi açmış ve içinden arabayı çıkartıp incelemeye başlamıştı.
"Ben de sana bebek aldım. Hani beraber istediğimiz bebek var ya, ha işte ondan."
Laura gözlerini kocaman açarak konuşmuştu.
Bu arada şimdi siz diyeceksiniz ki, bu çocuk bebekler ve yemek oyuncaklarıyla mı oynuyor yoksa arabalarla mı?
Maria ve Laura'yla büyüdüğü için ikisi ile de oynuyor.
Çünkü Maria daha çok arabalarla, tamirci setleriyle oynarken Laura bebeklerle, yemek pişirme setleriyle oynuyordu.
Laura aklına gelen fikirle gülümsedi.
"Baba! Biz pasta yapabilir miyiz?"
Chan kaşlarını çattı.
"Yapın tabii kızım, gidelim mi biz?"
"Hayır, hayır öyle değil. Gerçek pasta. Çilekli."
Çilekli. İwhdşahaşsbsşshsk
