Bölüm 11 ~ olan olacak~

569 28 63
                                    

Merhabalar, yeni bölüme kaldığım yerden devam ediyorum. Bu arada son sahnede yani (♣︎) böyle bir işaret görürseniz oradan sonrası az... şey  kiss içeriyor. Son sahneyi bir kaç kişi istemişti. O yüzden  yazdım.
Aslında aklımda yoktu.
Neyse son sahneyi okumak istemeyenler okumasın geçsin gitsin.

Arka arabadaki adam öyle bağırınca ben hemen geri çekildim. Berk ilerlemediği için tekrar bir yoğunluk oluşmuştu.Arkadaki adam bu sefer arabadan aşağıya iniyordu.

Sağda ki dikiz aynasından bakınca şoför koltuğunun yanındaki koltukta nefes nefese olan hamile bir kadın olduğunu fark ettim. Galiba doğum yapıyordu. Kocası diye düşündüğüm adam elinde levyeyle bize doğru geliyordu. Ben sakince "Berk sakin ol, galiba karısı hamile." dedim ve Berk'in kolunu hafifçe tutum.

- iyice temas bağımlısı oldun Aybike.
- Ha, tutmayayım da adamı dövsün. E bende karısını doğum yaptırırım, ne dersin iç ses'cim

Berk yüzü bana döndü ve "Aybike, ben sakinim ama adam levyeyle geliyor." dedi derin nefes alarak. Beliydi sakin olmadığı ama benim dediklerimle azda olsa sakinleşmiş gibi duruyordu.

Adam camın önüne geldi. İri yarı bir adamdı, kırklı yaşlarında kır sakalı ve yaz sıcağında pişmişti. Kafasından alevler çıkıyordu.
Adam sinirle "aç camı aç!" dedi arkasında hala tutuğu levyeyle. Berk son kez bana bakarak derin bir nefes aldı ve camı açma düğmesine basarak açtı. Açtığı gibide adam bağırmaya başladı. "ulan zengin züppesi, fingirdeşeceğine arabayı sürsene! Sabahtan beri seni bekliyorum! Hem de karım doğuruyor!" dedi sol elini havaya kaldırarak. Berk dudaklarını aralamış bir şey diyecekti ki arkadan hamile kadın  camdan kafasını çıkartıp " Aşkım şimdi kavganın sırası mı, hem de beyzin bitmişken!" dedi.

Adam karısının sesiyle bir anda yumuşamıştı. Daha deminki sinirden patlayacak bomba gibi olan adam şimdi resmen yavru kedi gibi olmuştu. Adam yumuşak ses tonuyla "hemen geliyorum tatlım." dedi ve karısının yanına, arabasına gitti.

- adam hanımcı çıktı baksana Aybike
- Aynen iç ses ama şimdi bunu düşünemeyeceğim. Hadi git sen.
- tamam tamam, gittim kızma.

Berk'in aklına bir şey gelmiş olacak ki bana döndü ve "şu hamile kadını hastaneye götürmemiz lazım. Sen gidip ikna etsen. Bizim arabaya gelseler. Lütffeen" dedi, bende kıramadım. Arabadan inip arkadaki arabanın yanına gittim. Kocasını ikna etmem zor olsa da karısı "ikizlere bir şey olursa boşarım seni. Bu göbekle de benim gibi safı bulman biraz zor olur."diyerek resmen rest çekti.

Adam, karısının dediklerinden sonra ve beyzinler inin bitmesini bahane edip  bizim arabaya bindi. Ben ön koltukta. arkada hamile kadın ve kocası, şoför koltuğunda Berk olmak üzere hepimiz yerlerimize oturduk.

Hamile kadın "hastaneye ne zaman varırız? Benim sancım artmaya başladı!" dedi nefes nefese. Kocası "dayana bilirsin, derin derin nefes al, Ah hu ah hu. Hadi bir tanem." Diyordu ikide birde. Bende kafamı arkaya doğru döndürüp adam gibi burnumdan nefes alıp ağzımdan vermeye başladım.

"Hanım efendi az kaldı. Sıkın dişinizi, birazdan varmış oluruz." dedi Berk. Sonra bana döndü ve sırıtarak "Ne yapıyorsun Aybike? Yoksa Junior Berk imi doğruyorsun?" dedi. Göz devirdim ve "Ha Berk doğuyorum. Anneside sensin (!)" dedim sitemle.

Berk gülerek "Nayır, olemez ben bununla yaşamayam. Bu çok ağır bir yük." Dedi alayla.

Arkadan adam "sevgilin hamile olunca ben seni göreceğim. O zamanda böyle konuşa bilecek misin?" dedi. Berk ve bende adamın dediklerinden sonra konuyu kapattık. Beş on dakika sonra hastane ye vardık. Tabikide Berk ara sokaklardan getirmişti.
(Niye ara sokakları yazdım. İşte bu yüzden. Çok saçma bir şey ama djndndnd)

Çocukluk Aşkım AyBer Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin