her acı ruhuna eklenen bir filiz,

99 12 107
                                    


Aklıma bir an da müzik dinlerken düştü. Şarkıyı açarak dinlemeyi
unutmayın. İyi okumalar♡

«Karanlığa Gömülü Duygular»

🌵

Ayşin ben.

Ay gibi güzel olan.

Birazdan günlüğüme şahit olacaksınız ve bu okumaya davet edildiniz demektir.

Ruhum sessiz bir karanlığa gömüldü.

Kalbim artık kaybolmuş mezarlıklar adlı listeye layık görülecek bir ukteydi.

Hissettiğim duyguların ağırlığı ile darbe yediğim insanlara baktım. Hiçbir hatam olmamasına rağmen tek suçum onlara inanmak olduğunu fark ettiğimde hayal kırıklığı eşliğinde; gözlerimdeki alevin ateşini kalbimde hissettiğimde anlamıştım.

Tek bir hata bütün hayatımı altüst etti.

Ve ben artık karanlığa gömülü bir mezarlıktan ibarettim.

Herkesin bir savaşı vardır hayatta. Kimi sonuna kadar savaşır kimi o savaşa girmeye bile tenezzül edemez. Korkar veyahut korkunun ötesinde başka şeyler korkunun da önüne geçer. Peki, savaşmak benim için ne anlama gelirdi? Ruhum; notalarda saklanmış bir şekilde dolaşarak  kendimi hatırlatacak bir etki bırakacağı düşüncesini doğuracacağı için savaşmak benim için elimin tersiyle itmekti.

Yaşamak neydi, peki?

Bir insan yaşadığını nasıl hissederdi?

İçimdeki kime ait olduğunu bilmediğim çığlıkları durduramamamın acısını, kendimden çıkartmak ister gibi bir ruh haline büründü bedenim. Acı çekiyordum ama kimsenin bunu görmesini istemiyor gibi yaşamaya devam ediyordum. Herkesin bir özrü vardır hayatın ona kazandırdıklarından sonra. Benim özrüm; kendimeydi. Kendimi üzdüğüm, kırdığım ve  kalbimi kül ettiğim için kendime bir özür borçluydum.

Ama özürle geçmez bazen, her acı bir özürle affedilemez.

Hak etmeyen kişilerin sevgisini kazanmak için çabaladım birçok kez ama değmeyeceğini çok ağır bir şekilde öğrendim.

Kalbi kırık bir kız çocuğunun, bahçeleri umuda değil çığlığa büründü. Gözleri umutla bakan, bulutların üstündeymiş gibi mutlu hissederken hayalindeki bahçeye yürüdüğünü görmek için çabalayan bu genç kız artık yoktu. O umut dolu kız, artık kendi sesini bile duyamayan kızın çığlıklarında kaybolmuş ve bir daha sesini duyuramamıştı.

İşte o gece karanlık beni esir aldı, küçüklüğüm; o geceden ibaret karanlığa gömülü duygulardan ibaretti.

Ben o geceden itibaren kaybolan bir daha bulunamayacağına inandığım bir kişinin ruhuna bürünmüş hâlde, kimsenin beni bulamayacağı için yüzünde bir tebessüm ile acısını kabullenmiş birisiydim.

Bedenim üşüyor ama ruhum bunu hissetmemeye çabalarken adeta yenik düşüyordu.

Kendime yenik düşmek; beni bu hâle getiren insanların sevinç gösterisiydi.

Karanlığa Gömülü DuygularHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin