BESİDE YOU // M.C

M.C // 1

Çantamı da alarak evden çıktım. Evin önünde beni bekleyen taksinin kapısını açıp bindiğimde elimdeki adres yazılı kağıdı taksiciye uzattım.

Evet! Şu an tam olarak Michael Clifford'un evine doğru yol alıyordum. Tanrım! Yaşımın genç olmasına rağmen başka birçok ünlünün stilistliğini yapmıştım. Ama o farklıydı. O Michael Clifford'du.. Kaşındaki piercingi, renkli saçları, yeşil gözleri ve öpülesi pembe dudaklarıyla 5 seconds of summer grubunun en farklı üyesi.. Benim de olduğu gibi çoğu genç kızın hayali..

Aslında Michael Clifford'un stilistligini yapmam, greyfurt ve limonun evlenip, çocuklarının ise portakal olması kadar imkansız ve saçma bir şeydi. Ancak şimdi o imkansız ve saçma şey gerçek oluyordu. İki aylığına da olsa gerçekti işte.

Michael'in eski stilisti iki aylık bir süre için yurt dışına çıkmıştı. Ve bende bu iki aylık süre içinde michael'ın stilisti ben olacaktım. Hayranı olduğum adamın kıyafetlerine ben karar verecek, saç rengini birlikte seçecektik. belki günümün yarısından fazlasını onunla geçirecektim. evet bu olası bir durumdu.

Beni düşüncelerinden soyutlayan şey ise taksicinin "geldik" sesiydi. Taksimetrede yazan miktarı taksiciye uzatarak arabadan indim.

Sdney'in mükemmel havasını içime çekerken önümdeki büyük, gösterişli ve bi o kadar da şirin olan eve baktım. Heyecanımı tırnaklarımı avcuma geçirerek gidermeye çalışırken bir yandan da titreyen bacaklarımla eve doğru ilerliyorum.

Evin kapısının önünde durup derin nefesler alarak zile bastım. Kapıyı şirin bir kız açtığında ona şirin olduğunu düşündüğüm bir gülümseme yolladım.

kız kapıyı açarken düşürdüğü kıyafetleri yerden almak için eğildiğinde konuştu.

" ah sen cloi olmalısın"

ayağa kalkarak elini uzattı. " ben de lydia" uzattığı eli sıkarak gülümsedim.

ben kapının önünde beklerken aceleyle içeri koştu. elindeki kıyafetleri düşürmemeye çalışırken é" içeri gelsene" demeyi ihmal etmemişti. kız hızlı adımlarla içeri girdiğinde calum'un yanına gitti. Calum HOOD namı değer 5SOS grubunun basçısı. birçok ünlü görmüştüm onlar gibi. ama onlar başkaydı michael clifford mu? onu sormayın bile..

biraz çatılmış ve havaya kalkmış kaşlarımla calum'u süzeken gülümseyerek konuştu

" Hey! meraba!"

" ah! meraba"

onunla konuşmak muazzamdı. 2012 den beri hayranlarıydım. aslında daha çok mikeygirl 'düm diyebiliriz.

calum üstündeki ceketi çekiştirirken konuşuyordu.

"lydia yetmez mi? hadi ama daha kaç kıyafet deneyeceğiz?"

lydia ise elindeki kıyafetleri teker teker üstüne tutup inceliyordu. sonunda bir tanesini giymesi için calum'a verdiğinde gülümseyerek onları izliyordum. michael ve beni düşündüm.

lydia calum'un stilisti olmalıydı. 3 yıldır hayranı olduğum adamın stilisliğini yapacaktım. tanrı'dan başka ne isteyebilirdim ki?

lydia'nın sesiyle ona döndüm. " cloi turne için sipariş edeceklerimiz var Michael odasında olmalı ona baksan iyi olur yarına kadar yetişmesi lazım."

heyecandan odanın yerini bile sormadan merdivenlere yöneldim. merdivenlerden çıkıp üst kata ulaştığımda sağdaki ilk odaya girdim. yaptığım biraz görgüsüzce olabilirdi. ancak heyecandan ne yapacağımı gerçekten şaşırıyordu. geniş odanın içindeki büyük bateriyi gördüğümde buranın Ahton'un odası olduğunu anladım.

şu an o kadar garipti ki onlarla aynı havayı solumak. aynı evin içinde bulunmak..

yan taraftaki odanın kapısını açtığımda büyük aynanın önündeki renkli spreyler dikkatimi çekti. işte. şu an. tam olarak. michael clifford'un odasında bulunuyordum.!! bu muhteşemdi!!

derin nefesler alarak yatağın kenarına oturduğumda etrafa göz gezdirdim. bir tarafta Blink 182, Green Day, Nirvana, AC DC , Ariana Grande ve Taylor Swift posterleri vardı. Ah onları sevdiğini biliyordum. elektro gitarı ve notaların olduğu kağıtlar ise bir köşedeyken yatağın tam karşısındaki kapıya baktım. büyük ihtimalle giysi odasıydı. kıyafetlerine bakmak için ayağa kalkıp kapıya doğru yürüdüm. kapının kulbunu çevirip içeriye adımımı attığımda ise ne buranın bir banyo olduğunu bekliyordum, ne de beline bağladığı havluyla ayna karşısına geçmiş saçlarıyla oynayan bir Michael CLİFFORD'u !!!

DİĞER HİKAYELERİME DE BAKARSANIZ SEVİNİRİM. TEŞEKKÜRLER..