Olanlara inanamıyordum. Nasıl olabilirdi ki? Benim için neden kavga etsin? Allahım sana geliyom bir yardım.
Azrayla olay mahaline vardığımızda dona kaldım. Tuna birinin üstüne çıkmış durmadan yumruklarını indiriyor diğeriyse bağırıyordu. Dur bir saniye! Bu ses tanıdık!
"Doruk!?"
Azraya dönüp baktığımda gözlerindeki çılgın neşe silinib yerini endişeye bıraktı. Nasıl yani? Tuna benim için neden dövsün ki Doruğu? Hem Doruk benim en yakın arkadışım. Ne alaka? Azra bağırarak Tunayı Doruğun üzerinden zar zor aldı. Tuna kalkınca bana baktı- gözlerime bende onun gözlerine baktım. Şoktaydım. Tunanı itekleyip Doruğa yaklaşdım ve Azraya yardım ederek Doruğu kaldırmaya çalışdım.
Tam bu sırada Azra bana sinirle "Çek elini!" dedi. Anlamayan bakışlarla baktığımda "Bunlar senin yüzünden oldu!" dediğinde "Ne?!" diye bildim sadece.
***
Azradan...
Duyguya karşı olan sinirlerimi sakinleştirmek için gözlerimi kapatdım. O lafımdan sonra Doruk çağırdığı için sözüm yarım kalmıştı. Şu an doruk yan odada üstünü değiştiğiştiriyordu. Onu bekleyinceye kadar olanları düşünüyordum. Bir an kapı açıldı ve Doruk yanıma gelip elimi tutdu. Gözlerimin içine bakarak konuşmaya başladı.
"Benim Tunayla ne için kavga ettiğimi biliyor musun?" dediğinde "Hayır" dedim.
Kaşlarını çatarak "Peki neden Duyguyu suçluyorsun? Onun bu olayla ilgisi olmadığı halde?" dedi.
Dedikleri mantıklıydı. Bir anlık sinirle her şey için Duyguyu suçlamıştım. Aptalca.
"Siz niye kavga ettiniz ki?"
"Ettik işte." dediğinde ona bakıp "Doruk. Eğer sen kavga ettiysen vardır bir sebep. Ne oldu?" dedim.
"İreli geri konuştu bende partlatdım bir kaç tane." dediğinde onu baştan aşağı gözden geçirip "Ama dayağı bayağı yiyen sen oldun." dediğimde güldü.
"Şu an senin yüzüne bir tanede ben geçirirdim ama zaten kötü haldesin." deyip ayağa kalktım. Dışarı çıkıp Duygunun orda olup olmadığını kontrol ettim. Yoktu. Geç olduğu ve saatlerdir içeriye almadığım için gitmiş olmalıydı. Odaya geri dönüp koltuğa oturdum. Tek kişilik odadaydı. En azından bu iyiydi kızla falan kalmıyordu.
Doruk "Yanıma gelsene." dediğinde düşüncelerimden sıyrılıp ona döndüm.
"Ha? Ayni yatakta mı uyuyacağız?"
Rahat bir biçimde "Evet" dedi.
Kafamı 'hayır' anlamında salladım.
"Hadi ama gelsenee."
"Hayır." dediğim anda ayağa kalktı.
Ona noluyor bakışları atıyordum, bir de baktım ki kucağındayım. Beni yatağa yatırıp kendide yanıma yatdı. Tam kalkacakken ellerini belime dolayıp kalkmama izin vermedi. Yanğımı öpüp "Lütfen kalkma. Bana gerçekten iyi geliyorsun." dedi.Gülümseyip bende ona sarıldım. Saçlarımı okşayarak gözlerimin içine bakıyordu. Birden bakışları dudaklarıma indiğinde gözlerimi kaçırdım. Yavaş yavaş yaklaşmaya başladığında refleks olarak geri çekildim. "Noldu?" diye sorduğunda gözlerimi kocaman açıp "Iıı şeyy yaa... senin yüzun gözün acımıyor mu?" Allahım saçma saçma konuşuyorum yinee. "Sen yanımda olunca hiç acımıyor." dedi gülümseyerek.
Yanaklarım kızarmaya başlamış olmalıki "Oyyy utanmışta." deyip yanaklarımı öptü. "Deli." deyip yüzüne yavaş bir tokat geçirdim.
"Off acıdı."
![](https://img.wattpad.com/cover/259432019-288-k737116.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DELİDOLU
General Fiction"Delisiniz siz." "Eee, ne sandın?" dedi Azra. "Bak canım. Bu hayata bir kere geliyoruz tamam mı? DELİDOLU bir hayat yaşamak hakkımız."