Kadın başına geldikleri cesedin üzerini açtı. Kemikleri görünen yüze bakan ikili sakince inceledi. Eliyle dişleri gösterirken bakışlarını şefi ve yardımcısı Jisung arasında dolaştı.
"Ne olduğunu tahmin ediyorsunuzdur. Emlakçının anlattığı hikayeyi de duydunuz."
Başıyla onaylayan ikili bir süre daha incelemeye devam ettiler.
18 Temmuz 1971
" Burası çok büyük, tek başına kalmak sıkıcı değil mi?" etrafında dönerek evi inceleyen genci izledi.
Bakışları buluştuğunda ona doğru adımladı. Genç sanki bunu bekliyormuş gibi kollarını buluştuğu bedenin boynuna doladı. Değişen hiç bir şey yoktu. Aynı gülümseme, aynı kişi. Bu tanrının bir ödülü müydü?
" Artık değil."
"Bu deftere beraber her günümüzü yazalım. Böylece birisi bunu bulursa, senin değilde benim kendi isteğimle sana geldiğimi bilir."
Masaya bıraktığı defterin ilk sayfasına bir şeyler yazan sarışın oğlanı izledi. Çok geçmedi hemen önüne uzatılan defterin boş sayfasına baktı.
" Sende bir şeyler yaz. "
" Ne gibi? "
" Benimle olmaktan mutlu musun? "
" Evet. "
" Yaz o zaman. "
Gülümseyerek, başını eğmiş yazan sevgilisini izledi. Daha bir cümle yazmıştı ki başını kaldırıp, kalemi defterin arasına bıraktı. Önüne geri uzatılan sayfaya baktı. Yüzüne yayılan tatlı gülümsemesi ile karşısında oturan uzun gencin üzerine atladı.
-" onunla olmaktan mutluyum - "
Hwang Hyunjin,
"Peki neden kaçırmış olabilir ki? Yani sadece ihtiyacı olanı alıp gidebilirdi." oturduğu dönen sandelyede sesli konuşan Jisung ile Lee Minho elinde ki defterin diğer sayfasını çevirirken yanıtladı onu.
"Çünkü kendi isteğiyle onun yanına gitti."
Başını kaldırıp, çatışan kaşlarıyla şefin yanına yürüdü. Bir his bu defterde bir şeyler olduğunu söylüyordu.
"Nasıl biliyorsun bunu?" dediğinde Minho oturmasını işaret edip, defteri masaya koydu. İkisi tekrar okumaya başladı.
25 Temmuz 1971
O garipti. Sanki canı yanıyor. Ona yardım etmek istediğim halde kaçtı. Kendini başka bir odaya kapattı. Tam iki gündür çıkmıyor. Korkuyorum.
Lee Felix,
Oturduğu yerde arkasına yaslandı. Uyumak istiyordu. Fakat o buradayken, yapamazdı. Tekrar konuşmayı denedi.
"Hyunjin, lütfen yardım etmeme izin ver." yine aynı sessizlik.
"İyi misin?"
Bu kez sorusuna kısaca bir 'evet' cevabı almıştı. Sesi biraz boğuk gibiydi. Kalbine saplanan binlerce bıçak vardı sanki, derin bir nefes alıp gözlerini kapattı.
"O zaman çıkana kadar seni burada bekleyeceğim."
30 Temmuz 1971
O iyi görünüyor. Ne kadar oldu bilmiyorum. Kendimi uyandığımda yatakta buldum. Sanırım uyumuşum.
Lee Felix,
"Bu gece ay tutulması olacağı haberleri çıktı. İzleyebilir miyiz?"
Girdiği odada bir şeyler çizmekle meşgul sevgilisini buldu. Az önce ki cümlesini unutmuş. Merakla yanına ilerşemişti. Hala geldiğini fark etmeyen hyunjin ise fırçasını suyun içine sokup temizlerken boynuna dolanan kollar ile kendine geldi.
" Beni mi çiziyorsun? Çok güzel görünüyor."
"hmm."
Boynunda ki elleri tutup önüne çekti. Kucağına oturtup resmi inceleyen sarışın oğlanı izledi. Parlayan gözler kendisi ile buşultuğunda gülümseyerek kollarını boynuna doladı.
"İzleyelim."
6 EKİM 1975
Bu son olabilir. Onunla geçen zaman neden bu kadar hızlıydı?! Ah.. Tanrım eğer ikinci bir yaşamım olursa,onunla tekrar karşılaşmak istiyorum. Seni seviyorum.
Lee Felix,
6 EKİM 1980
Onu bu gece kaçıncı kaybedişimin yıl dönümü hatırlamıyorum. Çok özledim. Seni seviyorum.
Hwang Hyunjin,
***
29 ağustos 2021
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lover's death - hyunlix -
Short Story"Yanımda yürümenizi engelleyen şey nedir bayım?" *** [Düzenlenecektir. Yazım yanlışı var gibi boş yorumlar yapmayın.] Not : bu hikayenin bir sonu yoktur.