4

115 23 163
                                    

Yorum yapınn tşk

Harry'nin ağzından

Okul yolunda her zamanki gibi müzik dinliyordum.

Geç kalmamak için saate bakmalıydım. Koluma bakınca takmayı unuttuğumu gördüm. Saatim yerine s-sarı bilekliğim vardı.

Neredeyse 2 gün boyunca takmıştım. Ve ailemden kimse fark etmemişti. Belki de başka bileklik diye düşünmüşlerdi.

Çünkü eminimki bilekliğimi saklıyor muyum diye odamı kontrol etmişlerdir.

Her neyse.

Bilekliği okulda bilecek biri olmadığı için eve kadar takmaya devam edebilirdim.

Telefonumu çıkarıp saate baktım. Neredeyse ders başlayacaktı. Geç kalmamak için koşmaya başladım.

Hocadan hemen önce girdim sınıfa.

Sırama oturup soluklanmaya çalıştım. Çok fazla koşmamıştım ama nefessiz kalmıştım.

Malik yine yoktu ama birazdan gelirdi. Yani galiba.

Birkaç ders geçmişti. İngilizce her zamanki gibi sıkıcıydı.

Malik ders başlamadan girmişti ardından da hoca.

Çok sıkıldığımdan defterimi karalamaya başladım. Gözlerim bilekliğime kaydı tekrar. Sonra bir aydınlanma yaşadım.

Zayn..?

Bir kendi bilekliğime bir Zayn'inkine baktım. Aynılardı.

Sabırsızca zilin çalmasını bekliyordum. Zil çaldığında Zayn ne Zayn'i? Malik. Off her ne boksa.
Ayaklanmadan yanına gittim. Bir önündeki sıra boştu oraya oturdum.

Karşısınsaki hareketlenme ile bana baktı. Dudağı aralık kaldı. Şaşırmış olmalıydı.

"Adın ne?" dedim direk.

"Sana ne?" dedi.

"Adın Zayn öyle değil mi?" gerildiğini hissetmiştim. O olduğunu yalanlayamazdı.

"Evet. Adımı nereden biliyorsun?" nasıl yani.. Beni hatırlamıyor muydu?

"Aynı sınıftayız. Bilmem normal değil mi?"

"Bu sınıfta benim adımı kimse bilmez. Malik derler bana. Tabi konuşabilirlerse." nolmuştu ona böyle?

"Ben biliyorum işte"

"Nereden biliyorsun H-" öksürdü. H mi?

"H?"

"Harry." şok olmuştum. Gözlerim yerinde çıkacak kadar açılmıştı. Gözlerinde yansımamı görmüştüm de.

O elaları nasıl hatırlamam. Gerçi doğru hiç göz göze glemedik.

"Al işte sen de benimkini biliyorsun."

"Sınıf arkadaşıyız."

"Kimse bana adımla seslenmedi. Herkes yeni çocuk diyor. Nasıl biliyorsun adımı? "

"Sen nasıl biliyorsan öyle işte."

"Yanii.. Hatırlıyorsun?"

"Neyi?"

"Çocukluğumuzu? Bizi Zayn."

"Ne saçmalıyorsun. Daha önce seninle hiç karşılaşmadım."

"hadi ama o iskeleyi, prezervatiften yaptığımız lanet balonları, jelibonlarda sadece sarı ve yeşil ayıcıkları yediğimizi, her yağmurda ıslanıp hasta olduğumuz-" gözlerime çok boş bakıyordu. Bu yüzden devam etmemiştim cümleme.

Paradise-ZarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin