Harry'nin ağzından
Zayn'in babası dışarı çıktığından beri bir odada tutuluyordum. Kaçmayı denemedim çünkü adamları her yerdeydi anında yakalanırdım. Ama önemsediğim ben değildim Zayn'di. Kaçarsam başına bir şey gelir diye korkuyordum.
Öylece odadaki yatakta oturmuş bekliyordum. Bir yanım Zayn'in gelmesini istiyordu bir yanımsa korkuyordu.
Gittikçe yaklaşan ayak seslerini fark ettim . Dikkatimi sese verdim. Zayn'nin Babası gelmiş olmalıydı ya da gelen Zayn miydi?
Kapı açıldı. Baba?!
Babam hızla yanıma gelerek sarıldı.
Donmuştum.
Babam bana sarılıyordu!?
Ona sarılmak ve sarılmamak arasındaydım. Ben karar veremeden ayrıldı.
Gözleriyle beni kontrol ediyordu sanki. Bana bir şey olmuş mu diye. Dudağımın kenarı burukça kıvrıldı. Babam beni önemsemişti vay be!
" hadi oğlum gidiyoruz." Babam bana uzun süredir bu kadar içten oğlum demiyordu. Sesizce takip etmeye başladım. Ev bomboştu. Tüm adamlar gitmişti. Bahçeye çıktık.
Dudaklarımı konuşmak için araladım ama ses çıkmadı . Ne diyecektim ki?
"Hadi Harry."
" Zayn nerede?"
"Nereden biliyim ben?"
"Onu hiç görmedin mi?"
"Hayır hiç görmedim. Yürü hadi eve gidiyoruz."
"Eve?"
"Evet eve. Evimize." Hah!
"Beni kovduğun ev mi? Orası benim evim değil."
Babamı umursamadan yürümeye başladım.
"Nereye gidiyorsun!?"
"Evim olan adamı bulmaya." Bu sessizlik beni korkutuyorsu. Bu adam gitmeme niye izin vermişti. Zayn'e bir şey mi yapmıştı?
Nerdesin Zaynie?
Bahçe kapısından çıktığımda Zayn'i gördüm. Motorundan iniyordu. Beni hemen fark etti. Ona doğru koştum. Öyle bir sarıldık ki sanki yıllardır görüşmüyorduk. Birkaç saatte ömürlük özlemiştik.
Zayn'in ağzından
Depoda babamı bekliyordum. Daha geleli birkaç dakika olmuştu ama bana bir ömür gibi gelmişti.
"Beni bu kadar özlediğini bilsem daha çabuk gelirdim oğlum." Sesin geldiği yöne döndüm. Sonunda teşrif etmişti beyefendi.
Aradaki mesafeyi kapatıp
"Harry nerede?"
"Acele etme Harry kaçmıyor ya. Biraz baba oğul sohbet edelim." Parmaklarımı sinirle saçlarıma geçirdim. Ondan ayrı kaldığım her saniye boğuluyordum.
"Tamam tamam." Ellerini teslim olmuş gibi kaldırdı.
"Sana isteğimi söyleyeceğim sen de kabul edeceksin sonra sevgilim kurtulacak. Güzel antlaşma değil mi?"
"Ne istiyorsun?"
"Bilmediğin bir şey değil. İşine geri dönmeni istiyorum oğlum."
Harry'nin ağzından
Evimize gelmiştik. Yine onun kollarındaydım. Şuan şu dakika zaman dursun istiyordum.
"Aç mısın sevgilim?" Başımı iki yana salladım. Aç değildim. Sadece burada sevgilimin kollarında olmak istiyordum.
Ne kadar süre öyle durduk bilmiyorum. Karnımdan çıkan seslerle mutfağa gitmek zorunda kaldık. O yemek hazırlarken ben arkasından ona sarılıyordum. Bir saniye ayrılmaya tahammülüm yoktu artık.
"Orada yemek vermedi mi sana o şerefsiz." Burnundan soluyarak sormuştu bu soruyu.
"Verdi ama ben yemedim. O senin baban ama ona hiç güvenmiyorum."
"Babaymış.. tüküreyim böyle babaya."
"Boş ver bunları konuşmayalım artık." Kafasını salladı. Yemeğimizi bitirene kadar farklı konular hakkında konuştuk. Sonrasında romantik bir film izledik. Ve birimizin uykusu gelene kadar birimizi izledik. Daha doğrusu Zayn uyumam konusundan ısrar edene kadar. Ama ben elalarını bırakmak istemiyordum. Çünkü mutluluk elalarındaydı
Elalarına baktığım her dakika çok mutluydum.
Selam
Umarım bölümü beğenirsiniz.
Yorum yaparsanız sevinirim<3
