Girişi yok benim hikayemin tanıtamam da çaresizliğimi..
Zamanda kaybolup zamansız kalan bir ben daha var mıdır başka bir evrende bilmiyorum.Adı yok işte yalnızlığımın ! Adı yok onsuzluğumun ! Adı yok var yokluğunun !!!
Onunla başlayıp onsuzlukla bitiyordu her günüm . Her günümün sonu karanlığa ,başlangıcı belki bir umuda bağlıydı işte... Umut fakirin ekmeğiydi değil mi ? Umut benim yetim yüreğimin kimsesizliğiydi..
Ben Eylül , ismim hazan mevsiminin yapraklarından.. Ömrüm hazan mevsiminin yağmur damlalarından... Eylül sadece Eylül ,sararıp düşen yapraklar kadar yok değerim onun yanında . O kim mi ? O benim umutsuzluğum , çaresizliğim , yürek burkulmam.. O Demir ! Yüreğimin derinlerine atılan Demir.. Yüreğime yüreğime sokulup mahrum bırakıldığım, mahkumu edildiğim Demir...
********
Yine aynı şey oluyor uzanıyorum ona uzatsa elini ,tutacak yüreğimden... Ama ne oluyor yine boşluk , yine yalnızlık sol yanım..Tek sığınağım oysa gözleri, ah bir bıraksa gözlerinin Demir parmaklıklarını ah bir bıraksa yüreğinin zincirlerini.. Göz yaşlarımdan başlıyor acım kirpik diplerimden çiziyor yokluğunun yolunu.Hiç olmayacak değil mi ? Hiç bir zaman bir kadın gözüyle bakmayacak ! Hep küçük , kardeşi sandığı Eylül olarak kalacağım . Neden ? Yüreği bu kadar mı kör bana ? Öylesine acıtıyor ki yüreğimi.. Öylesine yıkıyor , tüketiyor ki benliğimi. Bana o kadar uzak , o kadar ulaşılmaz ki ! Hah ne acı , ne acizlik değil mi ? Utanmazca seviyorum onu.. Allah'ım vazgeçemiyorum. Seni istemeyen birinden ne bekliyorsun , yoluna bak Eylül diyorum.. Ama , ama bıkmadan her gün daha çok seviyorum onu. Bir çaresi olmalı yokluğunun.. Uyuşturucu gibi sahipleniyor iliklerime kadar.. Öyle sinmiş ki sevdası en derinime.. Öylesine sinmiş ki kurtulamıyorum kara kapkara bakışlarından.. Dipsiz bir kuyu gibi.. Karanlık zindanlar gibi.. Hangi aşkın terbiyesi bu.. Yusuf muyum ? Züleyha mı..?
Soluksuz kalıyorum düşledikçe gözlerini..Hangi günahımın bedeli benden kaçışı..Ben karıncayı bile incitmezdim ki ! Merhameti yok yüreğinin.. Bazen öyle bakıyor ki gözlerime , tamam diyorum tamam belki bir umut . Sonra bir sözüyle, tek bir sözüyle yıkıyor bütün hayallerimi.. Bense kalıyorum yine onsuzluğun enkazı altında... Aşkların üçüncü sayfalarına düşüyorum , mahkum bir sevdazede...
******
Zamana sığdırmaya çalışıyorum sevdamı , olur da belki zamanın tozuna karışır diye... Ne mümkün gözlerini silmek yüreğimden.. Hangi akrebin , hangi yelkovanın haddine adını unutturmak... Hafızam isyan ederken var yokluğuna.. Hep olup hiç olmayışına.. Kimin haddine kalbimdeki yerini almaya kalkışmak..
Sığdıramıyorum kimseyi en ufacık boşluğuna bile yokluğunun... Demir, katran karası sevdam.. Demir yokluk ilacım.. Can sızım..Yüzsüz yüreğimin tek kapısı.. Onca şeye rağmen bir umut filizlenmesi normal mi ? Gelemeyeceğini bile bile beklemek.. Tuhaf geliyordur belki ama hissediyorum.. Yolu yoluma denk gelecek sevdamın.. Tek korkum geç kalırda gelemezse.. Aşk kazası geçirmiş yüreğimin enkazı olur yolunun kesiştiği... Geç kalma sevdam... Geç kalma var yokluğum... Beni böyle yarım , yarım yamalak bırakma...
~~~~~~~
Bölüm sonu...Canlarım merhabalar . Girişimizi şöyle bırakıyorum . Acı kahve finale az kaldı malum . Umarım beğenir ve keyif alarak okursunuz . Sizleri seviyorum . Aşkla kalın..
Nujince

ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAR YOKLUĞUN
RomanceAcınası sensizliğimde kayboldum günden güne.... Varlığımı görmezden gelişine selam olsun