Bölüm 2 : Belki.

120 10 3
                                    

(Bölüm şarkımızı dinleyin derim ;) )

Beni sevseydin çok severdim seni biliyor musun ?

Fırsatını verseydin sevebilmem için,

Yüzünün her zerresini severdim senin .

Kaşının her telini ,

Kirpik diplerinden öperdim gözlerini,

Baştan başa sen olurdum.

Nefesim sen gülüşüm sen hüznüm sen mutluluğum sen, 

Herşeyimle yalnız sen..

******

Saatler geçmek bilmiyor . Neden sabah olmuyor ki? Yüreğim gibi karanlıkta kaldı umutlarım. Gün aysa gönlüm de aydınlanır mı sahi ? Onun yanında mı acaba ? Ona, ona doku..

Hançerler saplanıyor iliklerime . Bu nasıl bir kabustur? Güneş doğsa bile uyanamayacağım. Ihtimaller beynimi kemiriyor. Gün geçtikçe kaybediyorum onu. Âmâ(kör) gönlünün kapısını çalmaya cesaretim yok . Çalsam da kapıyı açabilmek için görecek olan o yürek yok .

Nefes alamıyorum . Daha fazla duramıyorum odamda . Balkona çıkıp derin bir nefes bahşediyorum uzuvlarıma. Gecenin sessizliği, sessiz çığlıklarıma en büyük ortak . Gökyüzüne bakıyorum . Bir tanecik, sadece bir tanecik parıltı arıyorum. Bir yıldız, bir umut. Ama bana bahşedilen zifiri karanlık . Zaten gönlüme de bu yakışır..

Göz pınarlarım yanıyor. Ateş düştüğü gönlü harlıyor . Yakıp kül edip kirpiklerimden dökülüyor çaresiz sevdam . Demir.. Ona gidebilmeyi, anlatabilmeyi ne çok isterdim . Anlayabilmesini.

Bakmaya doyamayacağım gözlerine seyre dalmayı. Parmak uçlarımı yüzünün her zerresiyle ödüllendirmeyi. Nefesinde hayat bulmayı. Kirpik diplerinden öpüp aşkın zehrine bulanmayı ne çok isterdim .

Ama bu o kadar zor, öyle imkansız ki!

******

Sabah olmayı bilmiyor bu gece. Kör karanlık işliyor her bir hücreme. Eylül'ün bakışlarını atamıyorum zihnimden . Sanki beynim çıkacak. Düşünmek istemiyorum .
Başka birşey vardı bugün o bakışlarda . Derin birşeyler anlatmak istiyordu da kepenk vurmuştu sanki diline.

Seçil'in evinden ayrılıp, evime geldiğimden beri düşünüyorum . Her ne kadar düşünmek istemesem de, çözmem gereken bir girdap gibi geçip gitmiyor gözlerimden gözleri.

Sabahki toplantıya odaklanmaya çalışıyorum . Dosyalara bırakıyorum beynimi. İlk sayfaya boş gözlerle bakıyorum, çevirdiğim her sayfada boğazımdaki el daha da sıklaşıyor . Sanki, sanki anlayamadığım bir güç, beni Eylül'ü düşünmeye zorluyor.

Neden?

******

Müthiş bir baş ağrısıyla aralıyorum gözlerimi. Kasvet çöküyor yine yüreğime. Bugün de sevmiyorsun beni Demir..!

Görmüyor yüreğin işte . Paramparça ettiğin duygularımı görmüyor . Eserinle övünmelisin . Kan revan sevdam . Kiminle sarsam geçer sızılarım? Duracak mı yürek kanamalarım ?

Ben şimdi hangi kapıya sığınsam? Hangi dua paklar acımı? Kaç kere tavaf etmeliyim yüreğini ? Kaç kere selam durmalı yüreğim gözlerine ? Kaç ahım, öder gözlerinin vebalini? Söylesene Demir, kaç sevdaya aldı yeminini Azrail?

Bağırsam ona, seslensem, yazsam ya da.. Duyar mı ki avaz avaz sevda çilemi? Yüreğimden geçen bu sorulara cevabım yok. Aslında var. O beni görmüyor, duymuyor, bilmiyor. Hissetmiyor . Umursamıyor..

VAR YOKLUĞUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin