Yuvarlanan tekerlekleri kaldırımı eziyor;sanki antik bir kazı alanına otel yapılmasını istemeyen tarihçi yada bilim sevdalıları (!) gibi bağırıyor , üstüne üstlük bir boğa gibide üzerinden atmaya çalışıyordu. Belki sandalyeye değil,lanet belediye başkanına sövmeliydim... Yandaki markette yürüyen kadın , oğlunun elini tutarak yoldan geçen baba... Ne kadarda mutluydular. Hepsi hayatının cennet pazar gününü yaşıyor.
Bense işe gidiyorum.
Rüzgarın Hikayesi Adlı Kitabımı Okumanızı Öneririm