3-''KALBİN MELODİSİ''

19 0 0
                                    

                   Lizya biraz kıvrıldığında acıyla inledi.Daha sonra yavaş hareketlerle doğruldu.Karnındaki dikişe baktı.Aklına dün gece yaşadıkları geldi.Belkide dün gece kurtarılmasaydı o adam onu öldürebilirdi.Kapı açıldı ve içeri çocuk girdi.''Hey,sen iyi misin?''dedi kaşlarını çatarak.Kızın yanına doğru yürürken''Tabi ki de değilsin''diye mırıldandı.Kız kafasını kaldırarak çocuğa baktı.Kumral saçları, beyaz teni ve masmavi gözleri vardı.''Beni sen kurtardın değil mi?''diye sordu Lizya çocuğa.Çocuk onaylarcasına kafa salladı.''Adın ne?''diye sordu kıza.''Lizya''diye cevap verdi kız.''Senin adın ne?''  

          ''Barlas''diye cevap verdi.''O akşam orada ne yapıyordun Lizya? O saatte İstanbul sokakları bir kız için tehlikelidir''dedi Barlas ve cebinden bir sigara çıkardı.Sigarayı iki parmağının arasına sıkıştırarak diğer elindeki çakmağı sigaraya yaklaştırdı ve sigarayı yaktı.Sigarayı ağzına götürerek içine çekti.

          ''Ben İstanbul'u tam olarak bilmiyorum Rusya'dan geldim.O gece başım çok ağrıyordu.Bende otelden çıkarak nöbetçi eczeneye gidiyordum.Birden o adamla karşılaştık.Devamını da biliyorsun zaten''dedi kız.Barlas kafasını sallayarak ağzındaki dumanı dışarı bıraktı.Sigaranın gri dumanı havaya karışırken ''Kalacak bir yerin var mı?'' diye sordu Lizya'ya.''Otelde kalıyorum işte.''diye yanıtladı Lizya.''Rica etsem beni otele geri götürür müsün?''diye sordu Lizya.Barlas sigarasını içine çekti ve dumanını dışarı üfledi.Camın önündeki kültablasına sigarayı bastırarak söndürdü.Lizya'nın sorusunu kafasını reddedercesine sallayarak yanıtladı.Lizya'nın kaşları çatıldı.''Niye ? Yoksa sen sapık mısın? Beni bırakmayacak bana tecavüz mü edeceksin? Bak sana ne kadar param varsa veririm yeter ki beni rahat bırak!'' 

         Barlas Lizya'nın bu haline güldü.''Hayır Lizya.Sana öyle birşey yapmayacağım ayrıca sapıkta değilim.Doktor haraket etmemeni yatıp dinlenmeni söyledi.O yüzden iyileşene kadar buradasın''dedi.''O zaman otelden eşyalarımı getirir misin?''diye sordu Lizya kibarca.''Tamam''dedi Barlas.Lena dan otelin adını öğrenip evden çıktı.Lena da bu sırada lavaboya gitmek için yavaşça ayağa kalktı.Yarası sızlamıştı.Odadan çıkıp hemen yanındaki kapıya doğru ilerledi belki burası lavabo olabilirdi.Kapıyı açtığında bordo ve gri tonlarının ağırlıklı olduğu odayı gördü.Duvardaki resimlere bakılırsa burası Barlas'ın odasıydı.Barlas'ın yatağının baş ucundaki fotoğraf Lizya'nın dikkatini çekti.Yatağın baş ucuna ilerleyip fotoğrafı eline aldı.Barlas ve bir kız denizin önünde fotoğraf çekinmişlerdi.Barlas kızın arkasına geçip kollarını kızın beline dolamıştı.Kız da ellerini Barlas'ın ellerinin üstüne koymuştu.İkiside hafif bir tebessümle gülüyorlardı.Fotoğraf cidden güzeldi.Lena fotoğrafın arkasını çevirdi.Arkasında bir yazı yazıyordu.-Sevgilimle geçirdiğimiz son gün- 

            Bu kız Barlas'ın sevgilisi yani diye düşündü Lizya.Son gün yazıyordu notta.Kız bir yere gitmiştir herhalde diye düşündü.O sırada içeri giren Barlas'ı farketmedi.Barlas kızın elinde Beril ile olan fotoğrafı görünce kan beynine sıçradı.Beril konusunda çok hassastı.''Hemen bırak onu!''diye bağırdı ve hızlıca kızın elindeki fotoğrafı aldı.Lizya ise korkudan ne yapacağını bilemedi.''Sen nasıl benim odama benden izinsiz girersin ve benim eşyalarıma dokunursun.Benim olan hiç birşeye el sürülmesini sevmem.Hemen çık bu odadan!''diye bağırdı Barlas.Lizya gözleri dolu dolu odadan çıktı.Kendi odasına gidip yatağa oturdu.Barlas'ın bu çıkışını tuhaf bulmuştu.Bunda bu kadar sinirlenecek ne vardı ki.''Dengesiz psikopat''diye mırıldandı Lizya. 

                 Barlas eline aldığı fotoğrafa tekrar baktı.Beril'le geçirdikleri son gündü.Çünkü ertesi gün Beril ölmüştü.Barlas kalbindeki yerini belli ettiren acıyı umursamayarak fotoğrafı eski yerine koydu.Lizya'ya biraz fazla bağırmıştı ama onun olana el sürülmesini pek sevmiyordu.Özellikle sahiplendiği ve önem verdiği şeyler konusunda.Lizya'dan özür dilemeli ve belki de ona neden böyle davrandığını anlatmalıydı.Çünkü kızı çok kırmıştı.Odasından çıkarak Lizya'nın odasının kapısını çaldı.Lizya'dan sessiz gelmeyince içeri girdi.Lizya'nın yatağının kenarındaki sandalyeye oturdu.Lizya sırtını ona dönmüştü ama Barlas düzensiz nefes alışverişlerinden uyumadığını anlamıştı.Lizya'nın onu dinlediğini bildiğinden konuşmaya başladı.''Lizya ben özür dilerim.Seni kırmak istemedim.Sana neden öyle davrandığımı anlatacağım.Bundan 2 yıl önce o fotoğraftaki kızla yani Beril ile çok mutlu bir ilişkimiz vardı.Birbirimize sırılsıklam aşıktık.Bir sabah kalktığımda Beril'i aradım ama telefonu kapalıydı.Bende uyuyordur diye üstelemedim.Uyanınca beni arardı.Çok uykucuydu benim meleğim.Sonra kahvaltı ederken televizyonu açtım.Haberlerde Beril'in bir tinerci tarafından saldırılarak öldürüldüğü söyleniyordu.O kadar büyük bir acı yaşadım ki.Kalbimi o kadar tarifsiz bir acı kapladı ki.Beril öldüğünden beri acıdan başka hiç bir duygu hissedemedim yüreğimde.Aşık olduğum kadın ölmüştü.Hayatımı  bir boşluk kapladı ve o boşluk hala var.Yeri hiç dolmuyor.Bu yüzden o gün seni öyle gördüğümde yardım ettim çünkü aklıma Beril geldi.Seninde onun gibi olmanı istemedim.Beril konusunda fazla hassasım o yüzden sana öyle kızdım.Lütfen beni anla ben kalbimde hala ölü bir kadının acısıya yaşıyorum'' 

                 Lizya gözleri kızarık bir şekilde Barlas'a döndü.Barlas'ın böyle şeyler yaşadığını bilmiyordu.Sevdiklerini kaybetmenin nasıl bir duygu olduğunu annesinin ve babasının ölümünden dolayı biliyordu.Barlas'ın da gözleri kızarmıştı.''Ben üzgünüm.Bilmiyordum''dedi Lizya.''Herneyse.Hadi aşağıya inip yemek yiyelim''dedi Barlas gözlerini silerek ayağa kalktı.Lizya da yatakta doğruldu.''Yardım etmemi ister misin?'' dedi Barlas.Lizya zorlanacak gibi görünüyordu.''Olur''dedi Lizya.Barlas kızın kolunu tutup omzuna dayadı.Kızın belini tutarak yürümesine yardımcı oldu.Merdivenden inerek mutfağa geçtiler.Barlas dikkatli bir şekilde kızı sandalyeye oturttu.''Ne yemek istersin?''dedi Barlas Lizya'ya.Lizya midesini yavaşça ovarak''Ne olursa yerim kurt gibi açım''dedi.Barlas güldü.''Tamam o zaman domates soslu makarna yapalım''dedi. 

                  Barlas ustalıkla makarnayı yapmıştı.Lena önündeki makarnayı hiç düşünmeden yemeye başladı.Barlas Lizya'nın bu haline şaşırmıştı çünkü çok hızlı yiyordu.Ayrıca kız zayıftı.Bu kadar yediği belli olmuyordu.''Yavaş ye boğulacaksın''dedi.Lizya tam çatalını ağzına götürecekken Barlas'ın lafına gözlerini devirdi.Yinede aldırış etmeden Barlas'a inat daha hızlı yemeye başladı. Barlas Lizya'nın bu haline gülerek makarnasını yemeye devam etti.''Bana biraz küçüklüğünden bahsetsene''dedi Lizya'ya.''Küçükken çok yaramazmışım.Fazla enerji dolu bir çocukmuşum.Annemler enerjimi atmam için beni birçok kursa göndermiş''dedi Lizya.''Hangi kurslara gittin?''dedi Barlas.''Piyano,Keman,Çello ayrıca Tango''diye yanıtladı Lizya.''Müziğe karşı hep ilgim vardı.Genelde fazla duygu karmaşıklığı yaşadığım da mutlaka bunu müzik aletlerinede aktarırdım.Mesela sinirliysem daha fazla sert baskı uygulardım müzik aletlerine.Üzgünsem daha yumuşak ve narin.Bazense zaten mecburen daha yumuşak baskı uygulamak zorunda kalıyordum'' 

                  ''Neden?''diye sordu Barlas.''Çünkü göz yaşlarım müzik aletine damlayıp kayganlaşmasını sağlıyordu.''dedi Lizya.''Bana da çalar mısın bir gün birşeyler?''diye sordu Barlas.Lizya onaylarcasına kafasını salladı.Çalacak yer yok ki nasıl çaldıracak diye düşündü Lizya. 

              ''Doyduysan sana bir yer göstermek istiyorum''dedi Barlas.''Doydum.Hadi göster''dedi Lizya.Barlas yavaşça Lizya'nın yanına giderek kalkmasına yardımcı oldu.Mutfaktan çıktıktan sonra hemen karşısındaki odanın önüne geldiler.''Gözlerini kapat''dedi Barlas Lizya'ya.Lizya gözlerini kapattı.''Ben aç deyince açabilirsin.'' 

             ''Bir,iki,üç.Aç!'' 

            Lizya gözlerini açtı ve odaya bir göz gezdirdi.''Harika!''dedi Lizya.Karşısında bir müzik odası duruyordu.Büyük beyaz kuyruklu bir piyano vardı.Duvardaki rafta ise bir keman duruyordu.''Yoksa sen de mi çalabiliyorsun?''dedi Lizya Barlas'a dönerek.''Evet 10 yaşımdan beri hem keman hem piyano çalıyorum.''dedi Barlas.''Birlikte çalalım mı?''diye sordu Lizya.''Olmaz başka zaman çalarız''dedi Barlas.Lizya''Lütfen şimdi çalalım.Lütfen''diye ısrar etti.Barlas oflayarak''Peki geç hadi piyanonun başına''dedi.Lizya ellerini çırparak piyanonun karşısına oturdu.Barlas da hemen yanına geçti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 22, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

LİZYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin