^_^

1.1K 81 190
                                    

Jung Hoseok 🍡

Tam 2 haftadır aslında Yoongi'den haberim vardı. Taehyung beni ilk kez aldattığında ve söz verdikten hemen sonra beni aldattığı kişilerin hepsinden haberim vardı...

Yoongi'yle çok daha uzun sürmüştü ilişkisi ama zaten umrumda değildi. Taehyung'dan ayrılmamış olmanın tek nedeni ondan başka kimsem olmadığı içindi ama Yoongi bana yazdığı gece fark etmiştim ki bunu yapmam saçmaydı. İşte bu yüzden sanki yeni öğreniyormuş gibi yapmıştım.

Şimdi ise neden Yoongi'yi evime alıyordum? 

Ağrıyan başımı tutup ayağa kalktım. Kapımın önünde şaşkıca etrafına bakan adam yukarıdan küçücük görünüyordu.

Başta ona zarar vermek istemiştim. Sadece ona değil Taehyung ile birlikte olan herkese...

Ama artık zarar vermek istediğim tek kişi Kim Taehyung'du ve eğer Yoongi'yi bu işin içine sokabilirsem daha avantajlı olurdum.

Hızlıca ceketimi giyip evden çıktım. Hava çok soğuktu, Yoongi üşümüş olmalıydı. Pencereden gördüğüm kadarıyla üstünde tişörtü vardı ve siyah bir çantası.

Cidden üşümüyor muydu?

"Yoongi?" sesimi duyar duymaz gülümseyerek bana doğru döndü. Sanki kırk yıllık arkadaşıymışım gibi sıcak gülümsüyordu bana.  "Merhaba Hoseok."  ben de aynı şekilde ona gülümsedim.

"Hava soğuk bir önce eve girelim, gel hadi."   Yoongi'nin koluna girip onu binaya doğru götürdüm. Kolu buz gibi olmuştu. Yüzüne baktım, bembeyaz yüzünde burnu kızarmıştı. "Neden dışarıya böyle çıktın hava çok soğuk?" kafasını bana çevirip gülümsedi.  "Ev sahibi eşyalarımı çöpe attı." durumu iyi değildi ama o gülümsüyordu.

"Yoongi hastalanacaksın..."  hızlıca kapıyı açıp içeri girmesini sağladım. "Ben sana giyecek bir şeyler getireyim." 

.

.

.

Saatler olmuştu. Yoongi üşüdüğünü söyleyerek yorganın altına girmiş ve uyuya kalmıştı. Onun için endişeleniyordum, yüzü solgun görünüyordu.

Elimi alnına yaklaştırıp ateşini konturuol ettim. Böyle şeylerden pek anlamazdım ama ateşi var gibiydi.

Benim ateşim çıktığında Taehyung alnıma ıslak bir bez koyardı ve üstümü çıkartırdı. Ondan nefret ediyordum ama yine ondan öğrendiğim şeyler sayesinde hala buradaydım.

Islak bir bez hazırlayıp Yoongi'nin alnına koydum. Hareket dahi etmemişti. İnsan bir tepki verirdi değil mi?

"Yoongi... şeyy iyi misin?"  onu uyandırmak için dütsem de uyanmıyordu. "Heey Yoongi!"  sesim öncekine göre çok daha yüksek çıkmıştı ama ondan hala ses yoktu. "Yoongi lütfen bak uyuyorsan uyan, korkuyorum..."  hala ses yoktu.

.

.

.

Kim Taehyung 🌧️

"Hoseok ne saçmalıyorsun ne hastenesi sana bir şey mi oldu!?" sinirle gerilen alnımı ovuşturdum. Hoseok beni arayıp hastanede olduğunu söylüyordu ama ağladığı için tam olarak söylediklerini anlamak zordu.

"Hayır...hayır ben değil... Taehyung,  Yoongi..."  sesi titriyordu.

"Hoseok ne oldu Yoongiye? Yoksa sen ona bir şey mi yaptın?" endişem artmaya başlamıştı. Hoseok onu aldattığım kişiyi biliyordu ve bu yüzden kavga edip ayrışmıştık ama bu kadar ileriye gidebilir miydi? Hoseok, sevdiğim adam gerçekten bir başkasına zarar verebilir miydi? Üstelik o bir başkası da aşık olduğum diğer adam Yoongi'yken? Benim Yoongime zarar verir miydi?

"HAYIR BEN YAPMADIM!" Aniden bağırmasıyla ürkmüştüm. "Taehyung sana konum atacağım... Lütfen gel..." sesi sonlara doğru yine titremeye başlamıştı, korkuyordu. Yoongi'ye zarar vermemişti ama ben her ikisine de zararlı vermiştim. Belki de benim yüzümden hastanedeydi?

"Tamam geliyorum."  cevap vermesini beklemeden telefonu kapattım ve gönderdiği adrese baktım. Şirkete yakın bir hasteneydi.

.

.

.

"Hoseok?" sesimi duyar duymaz bakışlarını bana çevirmişti. Eskiden beni gördüğünde gözlerinin içi gülerdi, çok eskiden...

Şimdiyse gözleri her gözlerimle buluştuğunda saf nefretini görebiliyordum, uzun zamandır gözlerinin içinde o nefreti büyütüyordu.

"Taehyung... Yoongi ateşledi ama şimdi de uyanmıyor..."  sesi üzgündü ve acı dolu.

Belki de bunu yapmamalıydım ama ona sarıldım. Beni sevmiyor olabilirdi hatta onun için göz yaşı döktüğü adamla onu aldatmıştım ve o da bunu biliyordu.  Yine de ona sıkıca sarılıp tüm sorunlarımızın hallolmasını istemiştim.

Sarılışıma karşılık vermemiş ve beni yavaşça itmişti. Bu beklediğim bir tepkiydi. Onun kalbini defalarca kez kırıp inciktikten sonra ondan hiç bir şey olmamış gibi davranmasını istemeye hakkım yoktu.

"Ağlama... Yoongi sık sık hastalanır ama her seferinde iyileşmeyi başarır. O güçlü biri."  beni dinleyip sonrasında da arkasını dönmüştü. Hoseok'a böyle söylesem de Yoongi'nin bağışıklığı çok düşüktü en ufak şeyde hastalanacak kadar hassastı. Bu yüzden ona hep camdan bir bebekmiş gibi davranmıştım.

" Hoseok peki ne oldu da böyle hastalandı?" yüzünü bana çevirip tek kaşını kaldırdı. Bu soru onu sinirlendirmişti.

"Gerçekten mi Taehyung? Ona bir ev kiralamışsın ve burslu kaldığı yurttan çıkarmışsın. Sen olmadan kirayı ödeyemediği için de sokakta kalmış. Hala bilmiyormuş gibi bakıyorsun yüzüme! Hastalanmasının sebebi sensin!"  yüzüme tiksinir gibi bakıyordu.

"Hoseok ben kira ödemekle uğraşmasın diye o evi satın aldım. Evin giderlerini de istediği zamana kadar karşılayacağımı söyledim. Onu sokakta bırakacak kadar manyak değilim." ona doğruları söylüyordum ama o bana inanmıyordu.

"Bana ev sahibinin onu evden attığını söyledi. Üzgünüm Taehyung ama senin gibi bir yalancının sözüne karşılık bir yabancının sözü ve sen kaybettin."

"Hoseok gerçeği söylüyorum. Uyandığında git ve ona sor!!"  sesim fazla yüksek çıkmıştı. Hastane koridorunda ki herkes bize bakıyordu.

" Tabi eğer uyanırsa sorarım Taehyung." sesi yüksek değil kısıktı ama içimi titretmişti.

Işte Hoseok böyle biriydi. Dünyanın en güçlü kişisi olsaydınız bile Hoseok bir fısıltısıyla sizi dize getirirdi. Üzerimde ki etkisi buydu. Ona bu yüzden aşık olmuştum değil mi? Ona hala aşıktım ve Yoongi'ye de aşıktım.

Hoseok beni güçlü yapan kişiydi onun yanındayken güçlüydüm ve her şeye sahiptim ama Yoongi benim zayıf yönlerimi görüyordu. Hoseok beni güçlü yapıyor, Yoongi ise geçmiş yaralarımı iyileştiriyordu.

Her ikisine de aşık olmam mümkün müydü?

.

.

.

Bölüm sonu 🤗 😘

Swallow / SOPEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin