late night escapades

1:02 am

Sehun gerçek hayatta huysuz, mızmız ve pamuk pamuk olmanızı sağlayacak şekilde tatlı bir yaratıktı. Bu hikaye tamamen saçmalıktı. Baekhyun kafasını duvara periyodik olarak vurmaya devam ederken ekrandaki yazıları kaydırdı. Ağlamak istiyordu. Ama sonunda kelimelerin yarattığı Baekhyun somurtup yorganının altında saklanmayı bırakmış ve dünyayla yüzleşmek zorunda bırakılmıştı Kyungsoo tarafından ve -evet Kyungsoo'nun kişiliği gerçekçiydi, tamam, kabul, bazı şeyleri tutturmuştu her kimse yazar- soğuk suyun altına duşa sokulmuştu. Yorumlara girip -kendine acıma partisi bitti sonunda kekeke- diye not düşmekten kendini alamadı Baekhyun.

Sinir olmamak elinden gelmiyordu. Baekhyun asla böyle ağlamazdı bir erkeği elinden kaçırdı diye. Bu... Bu evrenin kanunları arasında yer alması gereken bir gerçekti her şeyden önce. Baekhyun'u bırakan kaçırırdı asıl tamam mı? Yani evet, altı senelik ilişkisinden özgüvensizlikleri yüzünden kaçmayı tercih edip Chanyeol'den ayrılan kişi Baekhyun olabilirdi tamam ama— Yani Chanyeol'ün de tamam diyip bırakmaması gerekiyordu tamam mı? Hani... Akıl mantık çerçevesi içinde, açık seçik ot çekmiş bi kafayla söylediklerini takmamalıydı kurgusal Baekhyun'un o aptal kurgusal Chanyeol. Yani belki sabahın beş buçuğunda yeni duş alıp kapısına dikilmiş olabilirdi kurgusal Baekhyun, ve sapasağlam duruyor da olabilirdi tamam, kabul ama... Hani kurgusal da olsa Chanyeol'den ayrılacak hiçbir insan yavrusu yoktu bu evrende, tabi ki Baekhyun ilaç ot alkol her neyse bir dış etkene maruz kalmıştı. Başka olasılık yoktu, y o k t u .

Ama sonraki paragraf Baekhyun'un içine su serpip -bu kadar çok fanının okuduğu bir hikaye ister istemez beni öyle mi görüyorlar endişesi yaratmıştı içinde- yerinde dikleşmesini ve duvara kafa atmayı bırakmasını sağlamıştı.

"Farkında mısın bilmiyorum Byun Baekhyun, ama sen ve Park Chanyeol asla birbirinden ayrı düşünülemeyecek kişilersiniz. Sen ve Park Yeol, siz ikiniz birbirinizi aşamazsınız, tamam mı?" Baekhyun şaşırmamıştı, Yixing her yerde mantık abidesi bir dayanaktı. Burada da Kurgusal Baekhyun'un kafasına ittire kaktıra sokuyordu o mantığı. Yüce Tanrım, sana şükürler olsun, birisi bu aptala akıl fikir veriyor, pazar günü kiliseye gidiyorum.  "Siz öyle ya da böyle yine bir araya geleceksiniz. Asıl önemli nokta Sehun'un geri kalan hayatınızda ilişkinizde hep bir zayıf nokta olmasına izin verip bu zevki ona bahşetmek istiyor musun, istemiyor musun?" Sehun kesinlikle bu hikayedeki gibi bir kevaşe değildi ama olsaydı aynen Kurgusal Baekhyun gibi göklere asla diye bağırırdı gerçek Baekhyun da.

"O zaman ayağa kalkıyorsun seçtiğim kazağı giyiyorsun, kuaföre gidiyoruz ve o efsanevi siyah saçı geri getiriyoruz." Yixing ve iyileştirici etkisi her derde devaydı cidden ya. Ve yazar en azından hanesine bir artı puan daha ekleyebilirdi, Baekhyun da Lotto erasında kasıklara kor ateşler gibi düştüğünü biliyordu. Ama malzeme güzeldi bir kere. Kötü bir sonuç çıkması imkansızdı o yüzden büyük bir başarı olduğunu söyleyemezdi yazarın yaptığı seçimin. Evet Sehun konusunda hala sinirliydi, onun bebişini böyle yansıtmaya hakkı yoktu yazarın, tamam mı?

Baekhyun kaşlarını çattı ve alt dudağını ısırdı. Şimdi Chanyeol'ün favori parfümü konusu geçmişti hikayede ve kendi kendine merak etti, en son bir Tom Ford parfüme takmıştı kafayı Chanyeol, bunu biliyordu ama tüm zamanların favorisi olan parfümünü bilmiyordu. Bir ara öğrenmeyi kendisine not düştü.

Baekhyun kuaförden dönüp Minseok hyung'un salonunda yayıldığında kendisine hayalet görmüş gibi bakan arkadaşlarını hiç takmadan telefonunda alışverişle meşgul olmaya devam etti. Arka planda uyuyan ejderhayı uyandırmak ve birkaç aynı temalı lafın dönüp dolaştığı bir bağırış turnuvası dönerken bahsi geçen ejderha cilt bakımı ürünlerini sipariş ediyordu. Eve vardığında kapısının önündeki kutuyu içeri alacak ve kendisine güzel bir aroma terapi, banyo sefası ve cilt bakımı şöleni verecek, Yixing'in sabah getirdiği taze meyvelerden güzel bir meyve tabağı hazırlayıp onları yerken kendisine kombinler oluşturacak ve gelecek günlerde gireceği savaş için hazırlıklarını tamamlayacaktı. Aslında, düşününce, uyuyan ejderhayı uyandırmak pek de yanlış bir tabir değildi, diye düşündü kendi kendine Baekhyun ve sırıtışına engel olmaya çalışırcasına dudağını ısırdı, boşa bir çabaydı. Joonmyeon da ses geçirmez duvarların güvencesi altında çığlık atıp Yixing'in üstüne atladı.