Sengoklar #Wattys2015

Sengoklar - Diriliş #1

O sabah güneş bir farklı doğuyordu çünkü güvenli bir hayata adımlarını atmıştı Sengok kabilesi. Atlattıkları hayvan saldırısından sonra birçok can kaybetmişler ve çoğu kabile üyesi de yaralanmıştı. Yılın bu zamanları Sengoklar için çok zor geçmekteydi, çiftleşmek için güneye giden pulpalar Sengok bölgesinden geçerken otlaklarda kabileye ait hayvanlara ve insanlara saldırıyordu. Dün gecede olan bundan başka bir şey değildi. Kabile lideri Rai ölenlerin gömülmesi için bir alan belirledi ve ölenleri o bölgeye gömdüler. Şifacı ise Anne Diana idi ona Anne demelerinin sebepleri ise insanlara iyi davranıp onlara yardım edip iyileştirmesi idi Diana çok yaşlı bir kadındı fakat hiç yorulmadan çalışırdı.

"Hey Rai! Ufukta birisi var" diye bağırdı kapı bekçisi, Rai bunun üzerine kapıya doğru yöneldi ve Gözcülere onu izlemelerini söyledi. 2 Kişi kapıdan dışarı çıkarak gözcülük yapmaya gittiler, Rai seslendi "Nöbetçiler bu gece ikişer kişi olacak ve ateş yakılmayacak" Ardından çadıra gitti.

Orada her şeyden bihaber olan Max geceyi geçirebilmek için uygun bir yer arıyordu, Warok'lardan kaçıyordu Waroklar ise güneydeki büyük bir kabile idi ve çok zalim bir lideri vardı. Ateş yakmak için Rodin dedikleri magnezyum taşını çıkardı ve ateş yakmaya çalıştı. Ateş yakmanın çok zor olduğunu bilen Max bu işte usta olduğu için pek zorlanmadan yakıyordu ufak tefek çalı çırpı ve birkaç büyük odun parçası toplayıp ateş yaktı ve etrafı biraz gözetledikten sonra derin bir uykuya daldı.

Birden yüzüne çarpılan su ile uyandı Max. Karşısında tanımadığı insanları görünce korktu "Sizler de kimsiniz!" diye seslendi etrafındaki kalabalığa, Rai barakasından çıktı ve kalabalığa doğru yürüdü. İnsanlar onu görünce kenara çekildi ve Rai seslendi "Yabancı, Kimsin sen? Topraklarımızda ne işin var?" Korkmuş bir ifadesi olan Max ise ne yapacağını bilmiyordu çünkü şaşırmıştı "Ben İonalı Max! Waroklardan kaçıyorum beni buldukları yerde öldürecekler" Rai ise "Waroklardan neden kaçıyorsun?" diye sordu Max'e "Onlar İonaya saldırdı ve her tarafı yağmaladı, çocukları öldürdü, kardeşimi esir aldılar ellerinden zor kurtuldum" ve ekledi "beni uzun vadiye kadar takip ettiler fakat izimi kaybettirdim 2 gündür yollardayım" İnsanlar tedirgin olmuşlardı çünkü hiç tanımadıkları birisi vardı karşılarında. Rai kapı gözcülerine seslendi "Her hareketi bilmek istiyorum kuş geçse bile rapor edeceksiniz" dedi ve ekledi "İonalı Max! Buraya gelerek beni ve halkımı büyük tehlikeye attın, dua et de Waroklar diyarımızı bulup başımıza dert olmasınlar, götürün bunu ellerini ve ayaklarını bağlayıp kutsal ağacın altında bekletin başınada bir nöbetçi dikin!" dedi ve çadırına doğru uzakaştı. Olayları uzaktan izleyen Anne Diana Kutsal ağacın altındaki Max'in yanına giderek sessiz bir şekilde incelemeye başladı, Max ilk başta korkmuştu ve ne yapacağını bilemiyordu. Diana, Max'in ellerini ve ayaklarını inceledi çok bakımlı ve sağlıklıydı. "Kimlerden sin sen yabancı" dedi kısık ve sevecen bir ses tonu ile "Ben Max, İonalıyım", Diana çok meraklıydı ve insanların güvende olmasını istiyordu sorular sormaya devam etti "Ne iş yaparsın nelerden anlarsın Max" şaşkınlık içerisinde olan Max cevap verdi "Mühemdisim ben, silah yaparım tuzaklar ve el aletleri yaparım" dedi. Diana arkasını dönerek Rai'nin barakasına doğru yol aldı. Barakadan Diananın içeri girdiğini gören Rai, "Anne Diana hoş geldin" diyerek karşıladı.

Diana :"Rai bu yabancı bizi tehlikeye sokacak ne düşünüyorsun, buraya geldiyse Warokların gelmesi uzun sürmez"

Rai :"Biliyorum Anne Diana, Waroklar geldiği zaman İonalıyı teslim edeceğim halkımın güvenliği için"

Diana :"Onlar bize saldırmaktan çekinmeyecekler Rai. Mantıklı düşün insanların zarar gelmesini istemiyorum, sende istemiyorsun"

Rai :"Biliyorum Anne Diana! fakat elimden başka bir şey gelmiyor Waroklar çok güçlü ve bizi alt edebilirler. Daha dün birçok Adamımı kaybettim, güçsüz durumdayız"

Diana :"Son kararı yine sen vereceksin Rai"

Ve barakadan ayrıldı, ardından içeriye Lydia girdi ve "Rai ne yapacağız" diye sordu Meraklı gözlerle fakat Rai de ne yapacağını bilmiyordu. Rai'den bir cevap alamayan Lydia dışarı çıktı ve Barakasına gitti.

"Efendim İonalının izini Uzun vadide kaybettik" dedi Waroklu asker. Deliye dönen lider Markus "Derhal İonalıyı bulun, 50 Kişi veriyorum sana onu bulmadan gelirseniz hepinizi öldürürüm" dedi ve Askeri Çadırından kovdu. Kayla barakaya girdi ve "Efendim İonalı bizim için çok önemli" dedi ve dışarı çıktı.

Uzun vadiye yaklaşan Warokların haberi çoktan Rai'ye gelmişti. "Herkes toplansın, Kadınları ve çocukları sığınaklara götürün geceyi orda geçirecekler, Sabaha kadar nöbet tutacağız. Waroklar Uzun vadiye geldiyse buraya gelmeleri çok uzun sürmez" dedi ve beklemeye koyuldu. Sabaha Karşı Waroklar yaklaşmıştı 50 kişilik ekibiyle Sengok bölgesine. Rai adamlarını kapıya çıkarttı ve Warokların gelmesini bekledi. Warok komutanı seslendi "Kim duruyor karşımda", "Ben bu diyarın sahibi Sengok Lideri Rai! Benim karşımda kim duruyor" dedi sert bir sesle "Warok komutanıyım ben, Buraya Lider Markusun adına geldim ve Bir İonalıyı arıyoruz. Sizde olduğunu düşündük", "Aradığınız her kimse bizde değil. Diyarı terk edin hemen" diye bağırdı "Onu bulmadan hiçbir yere gitmeyeceğim. Bölgenizi aramak zorundayım" dedi ve ilerlemeye başladı. Rai seslendi "Ey Waroklu! geri çekil yoksa bunu canınla ödersin, daha Sengok diyarına böyle giren olmadı girse de çıkamadı" Sayıca Waroklar üstündü fakat bölge avantajı Rai'de idi. Waroklu korktu ve geri çekildi "Ey Rai! şimdi gidiyorum fakat Lider Markus Bundan hiç haz etmeyecek" dedi ve gittiler.

Rai Max'in yanına gidip "Ne duruma geldiğimize bakar mısın? Waroklar birkaç güne buraya bir ordu yığacak ve her yeri yakıp yıkacak" dedi sinirli bir ses tonu ile, Max cevap verdi "Size yardım edebilirim. Savaş aletleri yapabilirim ve onları yenebilirsiniz" dedi Rai Max'in ellerini ve ayaklarını çözerek "İonalı fazla vaktimiz yok, elinden gelenin en iyisini yap yoksa seni Waroklara teslim edeceim!" dedi ve ayrılarak barakasına gitti.

----------

Yazar notu: Merhabalar öncelikle bu taslağı yayınlamadan 1 ay önce yazdım ve içerisinde oluşan hataları kontrol etme vaktim olmadı pek. Bu hataları bana bildirerek çok iyi bir iş çıkarmış olursunuz. Ayrıca hikaye hakkında yorum yapmayı da ihmal etmeyin, çünkü siz yorumladıkça ben var olurum!