Michelangelo, Ateez

giriş

"iyi akşamlar. ana haber bültenine hepiniz hoş geldiniz. ben Huh Yunjin, bugün tekrardan bir son dakika gelişmesiyle karşınızdayız. biliyorsunuz ki haftalardır haberini yaptığımız tek kişi, dışarıda gezen bir seri katil. kendisine Michelangelo dememizi istediğini geçen gün söylemişti ve aradan çok zaman geçmeden tekrar bir cinayet işledi. gerçi bir demek doğru olmaz çünkü bu sefer cinayete kurban giden kişiler iki kız kardeşti..

hepimiz üzgün ve şaşkınız açıkçası. bunların yaşanmasını hiç istemezdik. pis cani gözünü kırpmadan ikiz kardeşleri öldürmüş. bilgi vermem gerekirse, kurbanlar Lee Chayeon ve Lee Chaeryeong adındaki ikiz kardeşler. dün akşam, Chayeon'un voleybol antrenmanı varmış. kardeşi de onu desteklemek için okulun spor salonundaymış. verebileceğim çok fazla bilgi var fakat, muhabirimiz Kang Taehyun olay yerinden bize bağlanmak ve öğrendiklerini söylemek için bekliyor. sözü Kang Taehyun'a bırakıyorum."

"iyi akşamlar sevgili izleyiciler ve saygıdeğer Huh Yunjin, sözü bana verdiğiniz için teşekkür ederim. tam şu anda olay yerindeyim. normalde girmek yasaktı fakat bağlantılarımla halledebildim ve size ilk ben gösteriyorum bu cinayetin işlendiği yeri. evet, arkamda gördüğünüz bir metro çıkışı. Lee kardeşler, okuldan 16.45'te çıkmışlar. okul kameralarınca saatler doğrulandı. okul ve metro durağı arasında 10 dakikalık bir mesafe var. metroya girdikleri çok net bir şekilde gözüküyor sayın seyirciler, kameramanım görüntüleri ekrana veriyor şu an. gördüğünüz üzere kamera kayıtlarında onları takip eden biri veya birileri yok. görüntüler çok normal. 17.20 gibi inecekleri durağa varıyorlar. arkamda gördüğünüz metro çıkışında son görüntüleri kaydediliyor. şimdi kameraman arkadaşım sizlere yolu gösterecek. bakınız, metro çıkışında 2 yol var. şu an durduğum soldaki yol, Lee kardeşlerin evine giden yol. en az 10 dakika yürüme mesafesi var evlerine gitmek için. şimdi sağ tarafı gösteriyoruz, burası da orman ve mesire alanına gidiyor.

asıl ilginç olan şeyi söylüyorum şimdi, Lee Chaeryeong soldaki yolda yani evinin yolunun 5 metre ilerisinde öldürülmüşken, kardeşi Lee Chaeyeon sağ taraftaki ormanlık alanda ölü bulundu. haftalardır yaptığımız pek çok haberde katilin yani Michelangelo'nun tek kişi olduğundan bahsetmiştik. fakat şunu öğrendim, gizli birim katilin tek kişi olmadığını düşünüyormuş. çünkü otopsi raporlarına bakıldığında 2 kardeşin de tam olarak aynı anda aynı şekilde öldürüldüklerini görüyoruz. ikisinin de kalbine delici bir cisim saplanmış ve tam durdukları yerde ölmüşler. gizli birim, eğer arada zaman farkı olsaydı ve önce bir kardeş öldürülseydi tek kişi diyebilirdik ama bu kanıtlar bizi 2 ve hatta daha fazla kişiye götürüyor demişler. haftalardır ülkenin gündeminde olan cinayetler hakkında bulduğumuz her şeyi sizlerle paylaştık ve paylaşmaya da devam ediyoruz. sayın seyirciler, hepinizin kanının donduğunu biliyorum. tek kişi sandığımız seri katilin 2 ve hatta daha fazla kişilik bir çete olduğunu öğrenmek hepinize çok ağır gelmiştir. genç kızlar korkudan dışarı bile çıkamazlarken, tek dileğimiz katillerin bir an önce yakalanması olur. yayını burada bitiriyorum, iyi yayınlar sağlıklı günler dilerim. söz sizde Huh Yunjin."

televizyonun sesini kısarak ayağa kalktı özel birim şefi Kang Yeosang. daha bugün öğrendiği ve gizlemek istediği bilgileri kardeşinin 5 dakika önce tüm ülkeye anlatması onu kızdırmıştı. işi başından aşkınken kardeşini düşünemeyecekti şu an. bu bilgileri ona kimin verdiğini biliyordu çünkü. Choi Beomgyu. emniyet müdürünün oğlu. torpille gizli birime girdikten hemen sonra Yeosang'ın kardeşiyle tanışmış ve onu gözüne kestirmişti. kardeşi de onun kendisine olan ilgisini sonuna kadar kullanıp abisinin ondan sakladığı her bilgiyi öğreniyordu. bu birim için dezavantaj olsa da Beomgyu torpilli olduğu için hiçbir şey onu etkilemiyordu. gençti, güzeldi, torpilliydi ve istediğini alıyordu. neden bunu sonuna kadar kullanmasındı ki?

Kang kardeşler başarılarıyla bilinirdi. azimli ve hırslılardı, işleri onlar için çok önemliydi. Kang Taehyun ülkedeki en iyi gazeteci unvanını elinde bulundururken; Kang Yeosang insanların en güvendiği, asla yakalanamaz denilen suçluları yakalayan ülkedeki en başarılı polisti. Michelangelo ortaya çıkınca emniyet onu gizli birime atamıştı ve var gücüyle katili veya katilleri bulmaya çalışıyordu. önüne kardeşi gibi engeller çıksa da bunları aşıp katili yakalayacağına inanıyordu.

düşüncelerini çalan kapı böldü.
"gel." dediğinde elinde dosyayla Beomgyu içeri girdi ve Yeosang'ın karşısına oturdu. "şefim, diğer kurbanlarla bu kurbanlar arasında bağlantı var mı diye bakmamı istemiştiniz. onları dosyaladım." dedi. Yeosang alayla güldü. "ben de tam benim köstebek nerde diyordum. kardeşim çok güzel şov yaptı televizyonda, mutlu musun yaptığından?" Beomgyu şefinin karşısında kızarıp morardı. "şefim, bu bilgilerin gizli olduğunu biliyordum fakat öyle bir aurası var ki, kapılıp gidiyorsunuz. hangi ara anlattığımı ben bile anlamadım. Kangların bu seksiliği başımıza bela gerçekten." diyerek Yeosang'ı tekrardan güldürdü. egosunun okşanması hoşuna gidiyordu. "tamam boş yapma, neymiş aralarındaki bağlantı söyle bakalım."

"bir bağlantı yok şefim." dediğinde yüzünü astı şef. "nasıl yok?"

"yok işte şefim. tek ortak noktaları kız olmaları ve yaşlarının 16-17 aralığında olması. ben de araştırırken hayal kırıklığına uğradım şefim. çünkü katil gerçekten kurbanlarını bir şekilde seçiyor olmalı."

"diğerlerinin araştırmaları ne durumda?"

"şefim Lee kardeşlerin yakınlarıyla derinlemesine konuşmamızı istemiştiniz, tüm okul onların çok sevildiğini ve hiç kimseyle sorunları olmadığını söyledi. okulda çok iyi tanınırlarmış ve öğretmenleri de kızlardan çok memnunlarmış. ne oldu da cinayete kurban gittiler kimse anlamamış."

"buradan da bir şey çıkmayacak." Yeosang bozulmuştu. haftalardır ilerleme kaydedemiyorlardı ve artık genç kızların ölmesinden bıkmıştı. ülkece herkes çok yorulmuştu bu durumdan.

kapının açılmasıyla ikisi de kapıya döndü. Kang Taehyun tüm haşmetiyle kapıda duruyordu. Yeosang, Beomgyu'nun kardeşine olan bakışlarından iğrendiğini düşündü.

Taehyun, Beomgyu'nun yanağını sıkıp "selam fıstık." dediğinde Beomgyu çoktan çocuğun içine düşmüştü. gerçekten Kang kardeşlerin çok büyük bir etkisi vardı.

"abi biliyorum bana kızgınsın bugünki yayın için ama bu da benim işim, yapmak zorundaydım."

"hayır sana kızmıyorum. emin ol sevmediğim bir gazetecinin sırrımızı açıklamasındansa kendi kardeşimin açıklamasını tercih ederim."

"eh, hadi o zaman seni yemeğe götüreyim. bu havasız odada otura otura beyin fonksiyonlarını kaybedeceksin."

böylece 2 kardeş geceyi tatlıya bağlamış oldu. arkalarında salya akıtan bir Beomgyu bırakarak...

ⵯⵯⵯ
bu yazdigim en ciddi ficlerden biri ve bayadir yazmak icin bekletiyodum bir anda ilham geldi ve basladik sag ayakla

2 yil once fln ruyamda gormustum bu fici umutluyum o yuzden umarim begenirsiniz oy vermeyi ve yorum yapmayi unutmayin yorumlariniz benim icin cok onemli 🫶🏻🥹