0.9

865 75 138
                                    


"Alo?..." dedim sesimin titremesine engel olamadan. Ne oluyordu bana ya? Niye titredi benim sesim?

"Alo merhaba. Sen bu numaranın sahibinin sevgilisisin değil mi?" Dedi bir erkek sesi. Bir dakika ne sevgilisi ya? Efe değil mi telefondaki?

"Sen kimsin? Efe nerde? Nerdesiniz?" Dedim sorusunu gözardı ederek. Ne cevap verecektim ki?

"Biz şuan bir bardayız. Sevgilin sarhoş ve çok ısrarcı. Hiç bir lafımızı dinlemiyor. Biraz daha böyle davranırsa dışarı atılacak. Gecenin sonu kötü bite bilir fazlasıyla sarhoş aklı başında değil" dedi.

Kimdi bu? Bar işçilerinden biri mi? Yok ya niye böyle özenle düşünsünler ki?

"Sen kimsin? Efeyi tanıyor musun?" Diye sordum

"İsmi Efe demek....Hayır tanımıyorum. Sadece yardım etmek istiyorum. Senin ismini sayıkl-" lafını kesen şey arkadan birinin cümleleri yayarak konuşması oldu.

"BEN... BİR... HİÇİM! YOKUM...BEN! SEVMEYECEKLER BENİ " diyordu.

Efe... Aptal kafam! Çok ağır konuşmuşum onunla. Hatamı telafi etmeliydim. Oraya gidip yüz-yüze özür dileye bilirim. Ama benimle karşılaşmak ister mi bilmiyorum. Sonuçta karşıma çıkmak istemediğini defalarca yazmıştı. Ama onu öyle orada bırakamazdım ki ...

"NAZ...BİLİYOR MUSUNUZ? O LİLYUM ÇİÇEKLERİNE BAYILIYOR....O BENİM LİLYUM ÇİÇEGİM! AMA BEN ONUN HİÇ BİR ŞEYİYİM!"

Bağırarak ve cümleleri uzatarak konuşuyordu. Barda müzik seslerinden dolayı bağırıyordu. Sanki her kes duysun istiyordu...Bende ona böyle aşkla bağlanmadığım için kendimden nefret ediyordum. Zaten hep etmiyor muyum? Bir sebep daha eklendi ne güzel işte...

"Geliyor musun? Yoksa başka birini mi aramalıyım?" Dedi telefonun diğer tarafındaki ses.

"Geliyorum. Lütfen sakinleştir onu biraz. Birde konum yollar mısın?" Dedim net sesimle

"Peki yolluyorum acele et" dedi.

Ve arama sonlandı....

Karar verdim ister kızsın ayılınca ister uzak dursun ama ben oraya gidip Efeyle konuşucam! Sorunu halledeceğim ve buna bir son vermesini isteyeceğim.

Başından beri telefon konuşmalarının hepsini dinleyen Leya benim eş zamanlı ayağa kalktı. Ona soru dolu bakışlarımı yollayınca

"Hiç bakma öyle. Seni yalnız bırakamamı bekleme benden. Daha nasıl bir yer bilmiyorsun. Beraber gidiyoruz!" Dedi.

Bir tanem benim! Leyaya sarılmayı aklımın bir köşesine not edip odama hazırlanmaya gittim. Acele etmeliydim değil mi?

10 dakika sonra ikimizde hazırlanıp evden Esatların bizi görmediğine emin olarak çıktık. Bu geceden sonra Ülküden nasıl trip atılır serisini canlı olarak çekecektik. Ama olsun risk alamam. Zaten tek trip atan o olucağına dair şüphelerim var ama olsun...

Hemen taksi çevirip oturduk ve konumu gösterdik. Taksici konuma doğru hareket etmeye başlayınca arkama yaslandım ve heyecanımı bastırmaya çalıştım.

Bu heyecan kesinlikle bana aşık olan birini,beni öyle seven birini göreceğim için değildi! Kesinlikle! Off kimi kandırıyorum ben ya?!

Fazla heyecan yaptım sanki... Sakinleşmem lazım. Aklımda o kadar soru işareti vardı ki hangisine cevap aramam gerektiğini bilmiyordum.

Acaba nasıl biri?

Beni görünce sinirlenir mi?

Kaçar mı?

『 Göz yaşına aşık olduğum 』[TEXTİNG]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin