-7 yıl sonra-
"ah, ne zaman burada olacak şu kız?" marinette ellerini birbirine sürttü. soğukta kagami'nin, önünde donmak üzere olduğu kafeye gelmesini bekliyordu. o gelmeden kafeye girmek istemiyordu.
aslında bu, onların 7 yıl sonra ilk buluşmaları olacaktı.
o ve adrien, 7 yıl önce, onu reddettikten birkaç ay sonra, japonya'ya gitmişlerdi. ilk başta sadece defile için gitmiş olsalarda sonradan kagami'nin annesi bayan tsurugi'nin ısrarı üzerine orada yaşamaya başlamışlardı.
kagami ile 7 yıl boyunca internet üzerinden iletişim kurmuş olsalarda, bu birbirlerine duyduğu özlemi bitirmeye yetmemişti.
kagami, bunca zamandan sonra kafasını birazda olsun dağıtmak için ve marinette ile tekrardan buluşmayı dört gözle bekliyordu.
adrien ise, onla herhângi bir şekilde iletişim kurmamıştı internet üzerinden. onun son 7 yılda ne hâlde olduğunu bile bilmiyordu.
hoş, neden merak edecekti ki?.
"of!" artık soğuk onun içine işlemişti. "burada daha fazla beklemeye dayanamayacağım." ellerini tekrardan birbirine sürterken nefesini dışarıya üfledi.
kafeye girecekken, kafenin cam kapısından arkasını gördü. hareket edemiyordu, o kagami ile kafeye doğru gülerek geliyordu.
"ha? marinette? evet bu marinette! marinette, arkana dön!" kagami onu fark etmişti. "marinette?" adrien'a döndü. "karıştırdım galiba. ama marinette'e benziyor."
marinette dolmuş gözlerini silip sahte gülümsemeyle arkasına döndü. kagami heyecanlanıp adrien'ın koluna dirseğiyle vurdu. "marinette'miş o! hey, marinette!"
メ
kagami ve adrien karşısında, gergince sıcak çikolatasını içiyordu. sıcak içeceğin tadı, onu birazda olsa rahatlatıyordu.
"ta-da, sürpriz!"
"kagami ben senin tek geleceğini sanmıştım. o neden.. geldi?"
"boş detaylara takılma marinette!"
メ
"marinette, biliyor musun?" kagami ağzını, kahvesinin kamışından çekti. "ben ve adrien çıkıyoruz."
marinette'in gülümsemesi hafifçe silinirken gözleri yavaş yavaş adrien'ı buluyordu. tam olarak ona doğru baktığında, adrien'ın onun suratına dahi bakmadığını fark etti.
tek fark eden o değildi.
"hey, sizin aranızda neler dönüyor?" gözlerini kısıp iki gencede baktı. sonra gülümser bir hâl alıp marinette'e döndü. "neden bir şey demedin? şaşırdın değil mi?"
evet, şaşırmıştı. kagami, ikisinin arasındaki hadiseden bihaberdi. eğer bundan haberi olsaydı, bunun üzerine bahse girerdi ki, o asla böyle bir şey yapmazdı.
marinette zorla gülümsemeye çalıştı. "tabii ki!"
"ama, adrien sana söylemedi mi?" marinette kaşlarını havaya kaldırdı. adrien, kagami'ye ikisinin hâlâ iletişimde olduğuna dair yalan mı söylemişti?
"adrien?" kagami adrien'a döndü. "söylemedin mi? bana söylediğini söylemiştin?"
adrien derin bir nefes aldı. yalan uydurması gerekirken, bunu yapmadı.
"söylemedim."
"neden?" kagami gözlerini büyüterek sordu. marinette ise sadece bu yaşanan şeyi izlemekle yetiniyordu.
adrien'dan cevap alamayınca marinette'e döndü. "marinette, neler oluyor?"
kendisine sorulan soru ile baskıda hissetti. ona açıklama yapmak zorundaydı. bundan kurtuluş olmadığını biliyordu, daha doğrusu kagami'den.
"kagami, şey.."
"her şey bitmişti aramızda."
adrien, sonunda bir şeyler söylemişti.
"ne? neden?" kagami bir çocuk misali ikisini çekiştirmeye başladı. "neden? söylesenize?" cevap alamayacağını anlayınca durdu. "öyle olsun."
"kagami." marinette ağzından söylememesi gereken bir kelime söylemiş gibi küfretti.
"evet? dinliyorum?"
gerçekleri söyleme zamanı gelmiş miydi?
"ben.."
"reddedildim."
"ne?!"
l'mour; adrienette.
kawrosies, 071021.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
l'mour. adrienette
Fanfictionadrien, marinette'i sevdiğini kabullenmişti ama marinette bu şansı ardına bakmadan reddetmişti. adrien&marinette/düz yazı. kawrosies, 051021