Tekvandocu! (Yarı texting)

-22-

Koşarak odama geçtim, arkamdan sesler geliyordu. "Ne oldu?" Bu sesler Toy-Can-Dem üçlüsündendi.. "Olmadı bir şey!" lafımı bölen zil sesleriydi, Cana kapıyı doğru yürürken Alp olmasın diye dualar ettim. Ve evet yine Alp'ti.

Ona bakmadan hızlı adımlarla odama geçtim, o ise arkamdan koşuyordu. Uğultulara kulak vermedim. Abim Alp'e bağırıyordu, Alp ise ona bir şeyleri anlatıyordu. Odanın içine geçtim, kapıyı kapattım. Sorun bende miydi?

Giysi dolabımın yanındaki boşluk olan yere oturdum. Gözlerim sallanan ayaklarımı izlerken kapının açılıp kapanması hatta kitlenmesi sesini duydum. Başımı kaldırdım...

"Neden geldin?"

"Bir şeyleri yapma vakti gelmiş ha?"

"Ne diyorsun be?" yanıma usulca geldi, sağımdaki boşluğa oturdu. Titreyen elleriyle yanaklarımı tuttu, ardından az önce hayal gibi gördüğüm şeyi yaptı.. Dudakları dudaklarımın üzerindeydi. Ben de boşlukta kalan ellerimi onun boynuna doladım, gülümsedi.. görmesem bile hissetmiştim.

Dudaklarıma ardı ardına öpücükler koyuyordu. Hayır öpüşmüyorduk, beni sadece öpüyordu.

Ellerini yanaklarımdan ayırmadan geri çekildi. "Nesli.. ben seni seviyorum, bana ne yaptığın hakkında hiçbir fikrim yok ama sana aşırı bağlandım.." 

"Ben de seni çok seviyorum Alp." Bu sefer onu öpen bendim...

--------------------

Kapı tekmeleniyordu, Melih ve Çınar abinin sesleri de geliyordu. Bizse yerde uzanmış birbirimize bakıyorduk. Aklım almıyordu. "Çok güzelsin." 

"Biliyorum." Güldü.. Allah'ım sana şükürler olsun bu günü de gördüm. Bismillahirrahmanirrahim. "Kapıyı kıracağım!" abi?! Ne diyor la bu. 

_______________

Kafam zonkluyor. Gözlerimi yavaş yavaş açtım. Abilerim, toygi, çelik, cana ve kocam başımın üzerine toplanmıştı. "İyi misin Nesli'm?" Gözlerimi açıp kapattım, görüşüm netleşince konuşan Alp'e baktım, yüzü kıpkırmızı olmuştu. "Lan ne oldu senin yüzüne!" yerimden hızla doğrulup Alp'in yüzünü tuttum. 

Abim sinirden kuduruyordu. "Piçe bak az önce dövmemişim gibi davranıyor bir de." 

"Ne dedin sen?!"

"Ne dedim ben." dedi abim kaşını kaldırıp. "Alp'i mi dövdün!" Abim benden kaçmaya çalışırken Toygar bizi durdurdu. "Manyak mısın be! Kapı kafana düştü sen hâlâ Alp'in peşindesin."  duraksadım, kapı kafama düştü ne demek.

"Kafama mı düştü?" Alp kafasını salladı ve onunla diğerleri de. "Ya kim düşürdü kafama bunu!" 

------------------

"Tamam Nesli ağlama IQ seviyen düşmez."

"Nesli Allah aşkına ağlama artık." Kimse beni IQ'mun düşmediğine inandıramaz. "Kafamda ya bir sorun olursa ya beyimde bir problem çıkarsa?" Çağrı kafama uzun uzun baktı. "Olmayan şeyden problem çıkmaz." Ağlamam daha da şiddetlendi. Alp, abimi yanımdan ittirip oturdu ve yanaklarımı tutup gözyaşlarımı sildi. "Güzelim, hiçbir şey yok istersen hastaneye de gideriz." Alp'in sesi beni rahatlatırken kafamı göğsünün üzerine koydum. 

"Ya Rabbi! Ben size çok mu yüz verdim? Nasıl sarılabilirsiniz benim yanımda!" 

"Abisin anladık da kız ağlıyor ne yapmamı bekliyordun?" Alp'in cevabı tokat gibi yüzüne çarparken kendimi tutamayıp ona kapak çektim. "Zırla."

"BU İYİ HATTA ÇOK İYİ! AYRILIN LAN!" Alp, bana bakıp gülüyordu ve abimi dinleyip kendini benden ayırdı fakat sonrasında dayanamayıp yanağıma öpücük kondurdu.

"Bir çarpacağım ikinize." diyerek ayıran kişi Toygar oldu. Bense Alp'i öpmeye hızlanmışken ortamıza Toygar girince onu öptüm. "Biliyorum beni çok seviyorsun canım Bacım." Sana güvenmiştim Toygar... Sana güvenmiştim...

-----------------------------------

ALLLAAAAH BABACIMLAR GERİ GELMİŞKEEEEE!

Benim hatırıma bir vote :'(((