Bölüm 6|Karmaşık

848 19 10
                                    

"Ooooo krallar hello biçızlar!" dedi Alperen sınıfa girdiğimiz gibi.O an gözüm sınıfın köşesine doğru döndü.Mutluluğum soldu.

Nefeslerim daraldı.

Boğazım tıkandı,

gözlerim doldu.

Kendimi sıktım.Tırnaklarımı kendime geçirdim.Derince nefes aldım.

Karşımda "Ölmüş" olduğunu bilip 1 sene kendime gelemediğim 1 senelik sevgilim oturuyordu.

Onu gördüğüm an dünya durdu,sesler,zaman dondu.

Onun gözleri de bana döndü.Ve 1 sene görmediğim içinde hayat bulduğum o gözlerle tekrardan karşılaştım.

O ıssız bir orman kadar koyu ama bir çocuğun kalbi kadar temiz yeşil renk gözlerle bana bakıyordu.

Onun da gözleri hafiften doldu.O sırada Mert Efe hafifçe beni dürttü.Ben onu takmadım yavaşça yürüdüm hatta adımladım.Sonra hızlandım o da ayağı kalktı düşünmeden hiçbir şey yapmadan sıkıca sarıldım ve gözyaşlarımı yavaşça bıraktım.Beni sıkıca sardı. "N...Neredeydin sen.!?." dedim çok az sinirle "Şşşş bak geldim,ağlamayı bırak Büke'm..." dedi.O sırada bir kuvvetle sarsıldım ve baktığımda bana şok içinde kayıp sevdiğime de sinirle bakan bir Mert Efe gördüm.Kolumu tutuyordu."Bırak beni." dediğim gibi kolayca kolundan sıyrıldım."Bu....Bu kim Hayal." dedi Mert Efe zar zor yutkunarak.O an göz göze geldik Kayıp sevdiğimle ve o anladı beni ve sustu "CEVAP VERİN LAN BANA!" diye bağırdı Mert Efe.

Ben yanlış mi görüyordum Mert Efe'nin gözleri dolmuştu.Yandan Alperen ve Ege'ye baktım onlarda şok içinde bakarken Ege gelip Mert Efe'nin kolundan tuttu ve dışarı çıkarmaya çalıştı ama Mert Efe çıkmıyordu"Hayal benle gel...Hadi." dedi ilk ve son kez bana elini uzattı,tutmadım sadece Mert Efe'nin bir gözüne bir eline baktım,dona kaldım ve aynı anda Mert Efe,Ege'nin kolundan kurtuldu "Peki tamam." dedi ve kendini düzeltip sınıftan çıktı,dışarıdan adımları güçlü gibi duruyordu ama içi kan ağlıyor gibiydi.Sırtını dimdik tutarak yürüyordu ama aslında kamburdu.

Tek ben görüyordum.Özür dilerim Mert Efe,gerçekten özür dilerim.

Tekrar döndüm kayıp sevdiğime "Ku...Kuzey." dedim zar zor.Kuzey'im."Ben...Özür dilerim.Galiba o erkek arkadaşın." dedi mahçup bir ses tonuyla.Kuzey'im benim özür dileme.

"Değildi." dedim net bir sesle.O an kendime şaşırdım."Peki." deyip sırıttı."Kuzey çok özledim seni.." dedim dar nefeslerle. Hâlâ sınıfta kimse yoktu. Bana o hayat dolu gülümsemesini tekrardan gösterdi.

Belki ona aşık değildim artık ama aramızda çok güçlü bir bağ olduğu ortadaydı.'Aşk' çok karmaşıktır.Zordur.

Ben bunları düşünürken içeri Sevda girdi "Mert Ef-" derken gözleri bizle kesişti ve anında sınıftan çıktı.Adımlarını duyuyordum.Uzaklaşıyordu...

"Neden geldin?Neden gittin?" dedim gözlerim dolu dolu.Bana baktı ve nefes verdi "Her şeyi anlatacağım ama lütfen ilk gel yüzünü gözünü yıkayalım." dedi yumuşakça.

"Ben kendim giderim." dedim net bir sesle.Başını salladı,ayağı kalktığım gibi anılarımız geldi aklıma...Kuzey değil,onunla olan anılar.Başım hafifçe döndü.Dengemi sağladım,ve tuvalete doğru gittim.Buz gibi suyu yüzüme atıcakken, aklıma bu sefer gözleri geldi,kahve gözleri.Hemen açtım gözlerimi.Aynadaki çökmüş yansımama baktım.

Kafamı düşüncelerden savmak için salladığımda,aklıma her yaptığı hareketi gelmeye başlayınca,kafamı ellerimin arasına aldım.Nefeslenmeye çalıştım."Yapma böyle Hayal...Bırakma kendini." dedim kendi kendime.Aynı anda öğrenci sesleri yükselmeye başladı.Hızlıca yüzümü tekrardan silip sınıfa gittim.Girdiğim an 'Mert Efe'nin' yanına otomatik,bir şekilde giderken,yanına hızlıca çantasını koyup,oturmamı engelledi.O an sanki duvara çarpmış gibi durdum.

Evet,haksızdım,Kuzey'i tutmuştum.Ah o anda kalbimi dinleseydim her şey farklı olurdu.Aptaldım ben.Mert Efe'nin gözlerine 'Özür' dilercesine baktım.Ve haklı olduğunu anlayıp Sevda'nın yanına oturdum.Sevda benim dibime gelip,hemen bana sarıldı."Tamam,sakin ol.Ben düzelticem aranızı." "Gerek kalmadı." "Hiç düzelmişe benzemiyordunuz." "O istemiyor,o zaman zorlamam."Kuzey arka çaprazımızda oturuyordu.Ona bakmak istemiyordum.

Nefeslerimi düzelttim,sırtımı dik tuttum.Her şeyi bir kenara bırakıp 'Muhteşem' Tarih dersimize odaklanmaya çalıştım.

-------

Derslerin hepsi kabus gibi geçen bir süre sonra bittiğinde,sınıftan neredeyse ışınlandım.Dışarı çıktım.Okuldan çı-

Hayır...Mert Efe be.Yapma be.Etme ufff.Hayır ya.Yanlış görüyorum deyin,

Körüm deyin,

Kabustayım deyin...Lütfen deyin bir şeyler..

Hemen mi unuttun be,işte bu acıttı agabe.

Mert Efe Işık'la,duvarın kenarında öpüşüyordu.Mert Efe çok tutkulu öpmüyordu.Ama işte değiyordu o günahkâr dudakları başka bir kızın yumuşak dudaklarına...

Başka bir kızı hissediyordu.Kalbimin mecazi değilde ciddi bir şekilde acıması normal mi?...

Gittiğim için mutlu galiba.

O an Mert Efe 2 saniyeliğine bana baktı,gözlerimiz buluştu,zaman durdu.Hayat durdu.Hareketler,sesler durdu.Mert Efe 2 saniyeliğine öpmeyi bıraktı sonra,sanki dolu ve kırmızı olan gözlerini,kapadı...

-----

Mert Efe'de

Onun dudaklarını öpecektim,olmadı...Başkasının dudakları müsaitti.Unutmak için öptüm.Maalesef başkasını öperken onun dudakları geldi aklıma.Onun dudaklarını öper gibi düşündüm...

----

Eve girdiğim an oturduğum yatağa,sessizce dinledim dışarıyı,rüzgarın sesini.Hayatı dinledim.Ben 17 yaşındayım 17 yıldır bunu dinlenmeden yaşadım bu hayatı,dinlensem ya biraz,herkes uzak dursa benden.

Oturdum masama,kulaklığımı taktım,açtım şarkımı.Aldım boş bir kağıt elime.Ne gelirse içimden yazdım.Sonlara yaklaşırken kağıdım 2 damla tarafından ıslatıldı...

Sonuna Bana ve M.E'ye,benim M.E'me.

yazdım...

--------------------------------------------------------------------------------------

Uffff aklımda milyarlarca senaryo var,hangisini yazacağımı şaşırdım.Bölüm yine kısa tabii shdkjsjdo.Neyse,bölüme gelelim.Biliyorum şoka uğradınız,çok beklenmedik oldu bu olay.Ben de aslında beklemiyordum ama bazen bırakıyorum kendimi senaryo düşünmeden yazıyorum o anki hislerime göre...

Umarım kızmadınızzzz

Seviyorum sizleriiii<3333333333<3<3<33<331

Okul Mafyam(**)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin