Oyun: İkinci Buluşma

Bölüm 4

Açımı ayarlayarak sikimi amının girişine yerleştirdim. Kalçalarını ellerime aldım ve davetkar deliğine hızlı ama yüzeysel bir şekilde girip çıkmaya başladım. İlk başta sadece kafasını sokarak Betül'ü kızdırmaya ve heyecanlandırmaya devam ettim, ta ki hiçbir uyarı yapmaksızın derinlere inip Betül'ü kendime doğru çekene kadar. O dar deliğin sikimin etrafında gerildiğini, işgalime boyun eğdiğini hissedebiliyordum.

Çıkardığı sesi tarif etmem zor... Şehvetperestliği nihayet doyurulmuş gibi, tam duymak istediğim gibi bir sesti. Sıcaklığı içime işlerken sessizlik içinde, hareketsiz bir şekilde bekledim bir süre. Onu arzudan çılgına çevirmek için çok uğraşmıştım ama artık kendi sınırımı aşmıştım ve ihtiyaçlarım gün yüzüne çıkıyordu. Bu noktadan sonra sadece onu değil, kendimi de tatmin edecektim.

Bu zaman kadar olabildiğince yavaş davranmıştım ama artık harekete geçme zamanıydı. Betül'ü kalçalarından sıkıca tuttum ve bir anda çılgınca sikmeye başladım. Kısa süre sonra ellerinin üzerinde doğrulmaya çalışmaktan vazgeçti ve yastıkların üzerine bıraktı vücudunu. Onun vücudunun hareketleri de benim idaremdeydi. Yüzü yorgana gömülü bir şekilde haykırıyor, homurdanıyordu.

Betül'ün vücudunu tekrar hizaya getirmek için çılgın tempoya kısa bir ara vermiştim ki sırtüstü dönerek aletimi içinden çıkardı. Güzel yüzünden hâlâ aç olduğunun ifadesi okunuyordu. Amının ıslaklığıyla kaplanmış sikimi gözleriyle süzerken bacaklarını ayırdı. Pozisyon teklifini kabul ettiğimin göstergesi olarak hızla tekrar içine daldım. Şimdi elleri saçlarımdaydı ve yüzümü dışarı uzattığı diline doğru çekiyordu.

Onu daha sıkı tutmak için bir elimi poposunun altına bastırdım, diğer elimle de kendi vücudumu destekliyordum. Yüzümü sıkıca tutup beni şiddetle öptü. Âdeta dişleri, dudakları ve diliyle bana saldırıyordu. Ben de onu öylesine sert sikiyordum ki kıçına çarpan taşaklarımın sesi net bir şekilde duyuluyordu. Bu açıda onu sikerken klitorisine de sürtünüyordum ve Betül'ün orgazma yaklaştığını anlayabiliyordum.

İçindeki gerginlik büyüdükçe büyüdü, öpücükleri sertleşti ve sonunda dudaklarımdan ayrıldı. Kollarıyla başımı, bacaklarıyla bedenimi sardı ve orgazmın ilk dalgası çarptığında bana sıkıca tutundu. İçine attığım orgazm tohumu büyürken bana cankurtaran salıymışım gibi sarılıyordu. Vücudu bana kenetlenmiş halde onu sikmeye devam ettim. Dudağını ısırarak orgazmını geciktirmeye çalıştı ama nafileydi. Her şeyden vazgeçti ve orgazm tüm kontrolünü ele geçirirken çığlığı bastı.

Betül'ün orgazmı epey uzun sürdü ve artık ben de final oyunlarına başlamalıydım. Belki de pozisyon yüzünden henüz orgazma fazla yaklaşmamıştım ama o yolda ilerliyordum. Sonunda Betül'ün kolları gevşedi, bacakları açıldı ve zevk iniltileri seyrekleşti. Kendi yolculuğumu hızlandırmaya hazırdım ki tek kelimeyle yolculuğumu bitirdi.

Bir eli göğsümde, "dur" dedi nefes nefese.

Orgazm ufuktayken durmanın ne kadar zor olduğunu herkes bilir ama söz verdiğim üzere, "dur" dediği anda durdum. Sikimi içinden çıkarıp arkama yaslandım. Sikim hâlâ seğiriyordu ve taşaklarım patlayacak gibiydi.

"İyi misin?" diye sordum bozuntuya vermemeye çalışarak.

"Off..." diye soluk verdi. "İyiyim, merak etme. Boşaldıktan sonra klitorisim aşırı hassaslaşıyor. Biraz dinlenmek zorunda kalıyorum." Bozulduğumu yüzümden mi okudu bilemiyorum ama hemen ekledi: "Merak etme, yarı yolda bırakmam seni." Yataktan kalkıp elini uzattı. "Gelsene."

Ayağa kalkıp elini tuttum ve beni yatağın köşesine götürmesine izin verdim. Köşeye oturmamı söyledi ve önümde diz çöktü.

"Demin izin vermemiştin ama hâlâ tadına bakmak istiyorum. Şimdi rahatlama sırası sende." Ellerimi yatağa koyarak kendimi destekledim ve önümde diz çökmüş güzel kızı izlemeye başladım.