O arayış içerisinde iken, ben baktığı her yerde olma çabası içindeydim. Kaçan ve kovalayan olayı tam da bu durum için söylenebilir. Oysa o bana bir adım atsa, ben ona koşardım. Lakin o gözünün önünde ki beni görmüyor, başkalarına şans veriyor; üstelik dostu olduğum için bunları bana anlatıyordu. İçim kanayarak dinledim onu, çözüm bulma çabası içindeydim. Düşünebiliyor musunuz? Sevdiğim insan mutlu olsun diye, sevdiği kişi ile beraber olsun diye kanayan yarama tuz basıp; derdine derman olmak için uğraşıyordum. Dışarıdan nasıl göründüğümün bir önemi yoktu, onun ile konuştuğum her an mutluydum; nedenini bilmiyorum ama sanki o benim bu dünyada ki cennetimdi ve tanrı ahirette nasıl ki cennete geçirebilmek için önce cehennem de günahımız kadar yakıyorsa canımızı, onunla olan ilişkimde de aynı şeyi umut ediyordum. Canımın yanmasını düşünmeye fırsatım olmuyordu, onu severken. O yüzden önemi yoktu, bu kalp kırıklığının o dönem için.