Karamsarlığa düştüğüm bu günlerde, mutlu olmamı sağlayacak tek bir olay bile olmadı. Genellikle böyle olur. Bütün kötü şeyler, üst üste gelir. Siz mutlu olmaya çalıştıkça, mutsuzluk yakanızı bırakmaz. Bir kere girdiniz mi o bataklığa, içinden çıkmak imkansız hale gelir. Sizi güldürmeye çalışan insanlara gülerken bile, aklınız sizi karamsarlığa iten o düşüncelerdedir. Onu düşünmeden yapamıyordum. Unutmaya çalışmak istemiyordum, çünkü unutamayacağımı biliyordum. İşte tam da bu yüzden; unutmak yerine, vazgeçmeyi denedim. Onun tüm bunlardan haberi yoktu. İçimdeki kavgadan, aklımda ki deli dolu düşüncelerden habersiz mutlu bir şekilde yaşıyordu. Kendi mutsuzluğumu kimseye bulaştırmama adına, kimseyle paylaşamıyordum duygularımı. Mutsuzluk bulaşıcıdır çünkü, başkalarını mutsuz etmeye hakkım olmadığını düşünüyordum. Söylemem gerekiyordu ona, bilmesi gerektiğini farkındaydım; birşey değişmeyeceğini de. Yalan söylemeyeyim, bir ihtimal de olsa sever belki umuduyla söylemek istedim ona. Çıktım karşısına ve dedim ki;