Buraya ilk aşkımla yaşadıklarımı anlatıcam. İsimleri değiştirdim iyi günler.
Onu ilk okula girerken görmüştüm, daha 1. Sınıf olduğumuz için kura çekilerek sınıflara gidecektik. Saçı benim gibi iki taraflı örgülüydü. Kıvırcık saçları örgülerden kaçmaya çalışıyordu. Papatyadan bi taç vardı kafasında. Hani 5 liraya aldıklarınızdan. Ama o kadar güzel gözüküyordu ki, aynı sınıfta olmak için dua ettim onunla.
Kura Faslı başladıktan sonra babam ve ben geldik. Fanustan dört isim okuduk ve sarı sınıfa okuduğumuz isim sarı sınıf sırasına girerken onu gördüm tekrar. Adını da öğrendim, Tülay Güneş Tahin. Tülay değil ama Güneş tam ona göreydi.
Sonra Ali diye bir çocuk annesiyle çıktı. 4. İsim okunurken nefesimi tuttuğumu hatırlıyorum. Benim ismim okunduğunda yanlış duydum sanmıştım. Rüya gibi gelmişti, keşke kabus olacağını bilebilseydim.
Koşa koşa ben de sarı sınıf sırasına girdim. Ve hemen önümde duran kızın elini tuttum, Güneş'in.
İlk ders hoca kaynaşmamız için bi oyun anlatmıştı. Müzik açılırdı ve biz dans ederdik sonra müzik durduğunda yanında kim varsa onunla konuşurdun.
İkinci eşleşmede bana Güneş gelmişti. Ona "Hangi adını kullanıyorsun?" Dediğimde Güneş adını sevdiğini ama herkesin Tülay dediğini söyledi. Ardından bana hangi adımı kullandığımı sordu ben de "Ben de Saori'yi kullanıyorum ama herkes zor olduğu için Ayşe demek istiyor" demiştim. Saorinin anlamını ve neden değişik bir ismim olduğunu sordu, ona Arnavutluk'tan üç sene önce geldiğimizi anlattım.
Okul çıkışı ilk gün olduğundan anneannem gelmişti. Yanında bi kadın vardı ve bana tanıştırdı. Kadının adı Yıldızmış bizim sınıfta kızı varmış. Tülay'ı tanıyıp tanımadığımı sordu hayır dedim. Ardından Güneş ona doğru gelirken hatırladım adının Tülay olduğunu.
"Annen Tatlı birine benziyor" demiştim ona. Tatlı birine benzemiyordu, ama konuşmak için sebebe ihtiyacımız vardı.
