2 gün olmuştu ve Hyunjin'le konuşmuyorduk hala. Konuşmaya çalışsam da kalkıp gidiyordu. Tek başıma kahvaltı yaparken kapı çalmıştı. Gelen Minho hyung olmalıydı diye düşünürken gelen Han'dı.
"Hoşgeldin Han, seni çok özlemişim."
"Han değil, Jisung. Deli sirkindeyken bana Han diyebilirsin, dışarıdaki hayatımda ise Jisung'um."
"Pardon Jisung."
"Çok açım biliyor musun, mutfak nerede?"
"Şu tarafta" elimle işaret ettiğim yere doğru ilerlemiş hemen masaya oturup bir şeyler atıştırmaya başlamıştı.
"Ee hayalet manitin nerede? Tanışmak istiyorum."
"Bilmiyorum kavga ettik, günlerdir konuşmuyoruz."
"Kıskançlık kavgası mı?"
"Neden böyle bir şey için kavga edelim ki?"
"Canım o bir hayalet sende bir insansın ve sonuçta senin de ihtiyaçların olacaktır. Bir hayaletle sevişemezsin sonuçta."
"Hyunjin'e hayalet demeyi kes ve öyle şeylere ihtiyaç duymuyorum."
"Sana bir kere dokunsam anında boşalırsın Seungmin o kadar eminim ki?"
"Ne konuşuyoruz biz ya?"
"Sex konuşuyoruz ama hemen erekte olduğun için konu değiştireyim tatlım. Senin manita nerelerde?" Jisung'un sorusuyla kafamı kaldırıp etrafa bakındığımda kapıda bizi izleyen Hyunjin'i görünce göz göze gelmiştik. Soğuk gözlerle bana bakıyordu o kadar soğuktu ki iliklerime kadar donduğumu hissetmiştim.
"Şuan burada"
"Tanıştığımıza memnun oldum tatlım ben Jisung, Seungmin'in yeni en yakın arkadaşıyım."
"Benimde memnun olduğumu söyle ona."
"O da tanıştığına memnun olmuş."
"Of ben neden görüp duyamıyorum çok kıskandım."
"Bilmem."
"Bunu nasıl yaptığını merak ediyorum Seungmin, bende denemek istiyorum ama hiç ölen bir yakınım olmadı tüh."
"Ona sakın nasıl yaptığını anlatma Seungmin, bunun riskli olduğunu biliyorsun." diye uyarmıştı beni Hyunjin
"Boş ver bu konuyu, yine mi kaçtın sen?"
"Evet canım sıkıldı, seni özledim bende kaçayım dedim."
"İyi yapmışsın."
"Ama biliyorsun ben meşgul biriyim o yüzden çok durmadan gideceğim."
"Ya bilmez miyim."
Jisung yarım saat daha oturup gittikten sonra Hyunjin yanıma gelmişti.
"Arkadaşın çok haklı Seungmin."
"Ne konusunda?"
"Sen insansın ben ise... Bak senin bir şeylere ihtiyacın olacak dediği gibi, ne yapacaksın hala elini kullanacaksın? Ve ya başka herhangi bir konuda? Binlerce örneği var bunun. Lütfen gitmeme izin ver."
"Yine aynı konu, neden bu kadar gitmek istiyorsun anlamıyorum. Biz evliydik Hyunjin, şimdi neden bu kadar gitmek istiyorsun?"
"Çünkü o gece artık seni istemiyorum git evimden diye kovan sendin. O lanet olası arabaya sinirle binmeme sebep olan sendin. Boşanalım diyen sendin Seungmin ama sırf üzülmemen için buraya geri gelende bendim şimdi bencillik yapıp beni göndermiyorsun ve daha çok acı çekmeme sebep oluyorsun."
"Ben... Bunları söylediğim için çok üzgünüm Hyunjin gerçektem keşke geriye gidip her şeyi düzeltebilsem. Özür dilerim ben..."
"Özür dilemen bir şey değiştirmiyor artık. Sadece bırak gideyim."
"Hala gitmek istediğine inanamıyorum."
"Evet çünkü hastalıklı aşkından yoruldum Seungmin, sürekli beni her şeyden kıskanmandan özelikle en yakın arkadaşlarımdan bile. Önceden her şey çok güzeldi ama artık değil."
"SENDE HASTA OLDUĞUMU DÜŞÜNÜYORSUN. HEPİNİZİN CANICEHENNEME TAMAM MI? İSTEDİĞİNİ YAPACAĞIM." hızla odama gidip kitabı alıp aşağı indim. Mutfağa gidip kibriti alıp geri salona döndüğümde Hyunjin hala soğuk bakışlarıyla bakıyordu. İkimizin de sevdiği kitabın sayfalarını yırtıp tutuşturduğumda yavaş yavaş kül oluyordu. Sayfaları tek tek yırtıp atmaya başladığımda konuştum.
"Madem gitmek istiyorsun git o zaman ama şunu bilmelisin ki sen gittikten sonra nefes almak benim için zorlaşacak bu yüzden sensiz yaşamaktansa ölmeyi tercih ederim Hyunjin, bu alevler ikimizin sonu olacak. Evimiz bizim sonumuz olacak böylelikle"
"Seungmin..." daha fazla konuşmasına izin vermeden saç tutamlarını alevlerin içine attığımda Hyunjin yavaş yavaş yok olmuştu. Onu son görüşümdü, belki diğer tarafta görüşürdük kim bilir. Tüm alevler yavaş yavaş odayı sararken ciğerlerime dolan gaz kokusuyla yavaşça gözlerimi kapadım.
"Seni seviyorum Hyunjin"
'Bilgilendirme'
Bir ruh bulunduğu yeri terk edemiyorsa onu oraya bağlayan bir şey vardır demektir. Bu bir tırnak parçası bile olabilir, Seungmin Hyunjin'in saçlarını bilerek sakladı bu yüzden gidemiyor istese bile.
Ruhu gönderebilmek için bedenini yakmanız gerekir beden zaten yakılmışsa geriye kalanların yakılması gerekir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
göçmüş kediler bahçesi - hyunmin ✓
KurzgeschichtenSürekli seni düşündüm, özledim. Hasretinle kavrulurken bitmedi mi öfken, yetmez mi ayrılık? Artık buluşsun dudaklarımız, ruhlarımız.