Bu gün parka gittim Jeongin, ne zaman kafede vakit geçirmek istesek, beni mutlaka durdururdun, parkta en az bir beş dakika geçirirdik. Çok severdin çocukların neşeli kahkahalarını duymayı.
Her seferinde, ufak bir yavru önümüzden geçtiğinde bana döner, koluma sıkıca tutunup, "Ben de bir bebek istiyorum Hyunjin-ah!" diye masum masum sızlanırdın. Eğer yapabilecek olsaydım, sana bir bebek verirdim. Ancak evlenmeden bir çocuk sahiplenmemiz, mümkün değildi.
Evlilik? İşte onun için doğru zaman, hiç gelmedi. Kimi zaman yaştan şikayet ettik, kimi zaman vakitten. Bilseydim eğer bu kadar erken biteceğini bir gün dahi olsa eşin olarak koynunda uyumak isterdim.
En sevdiğin yemeği pişirdim akşam. Ama yiyemedim. Tek lokma sokamıyorum ağzıma, çünkü biliyorum o borudan gitmeyeceğini.
Fark ettin mi Jeonginnie, konuşmayı unuttum. Yazmayı. Eskiden bir cümlenin içerisine tonlarca anlam sığdırabilirken, şimdi yalnızca saçmalıyorum. Hayat seninle beraber sahip olduğum mantığı aldı. İrademi de öyle.
Kendime zarar vermemden nefret ederdin. Çoğu zaman deneme yazdığım kalemin koluma bıraktığı kesiği sarmaya çalışırken, bana öfke saçan sözlerini dinler, sessiz sessiz ağlardım.
Ama bilmiyordun ki, bunu ilgi çekmek için yapmıyordum. İçimde bir şey var Jeongin ve, ben sana asla bahsedemedim bundan. En küçük şeyi bile kritikleştiren bir ses. Kafanın içerisinde sana sürekli başarısız olduğunu, sahip olduğun hiçbir şeyi hak etmediğini söyleyen, sırf seninle dalga geçmek için adını fısıldayan bir ses. Sence onunla yaşanabilir miydi? Eğer yerimde olsaydın, belki beni anlardın. Şimdi bu sözlerim de pek doğru gelmiyordur sana, niye inanasın ki zaten bana?
Sana yazdığım şiirlerden birini yaktım. Evi de yakıyordum beraberinde. Parmağım hâlâ sızlıyor. Bir yanık kremi var, ama sürmüyorum. Acısı kalsın istiyorum.
Neden fiziksel acı çekmek istediğimi biliyor musun?
Çünkü bu ruhsal yönden çekeceğim acıdan katbekat daha iyi. Eğer bedenim üzerinde hissettiğim bir şey olursa, bir nebze de olsa susar içimdeki çığlıklar, diner göğsümde hissettiğim o kara bulutun etkisi.
Çok mu saçmaladım yine? Öyle oldu biraz.. Sanırım gitmeliyim, gözyaşlarım kağıdı sırılsıklam edecek yoksa.
Huzur içinde yat sevgilim.
-Hwang Hyunjin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
letters to lover | hyunin
Fanfictionünlü roman yazarı hwang hyunjin, sevgilisinin ölümü üzerine söyleyemediklerini günü gününe eski tarzda mektuplara dökmeye karar verir. 2023 update: 2022 KURGUSUDUR, YAZIM YANLIŞLARI VE BETİMLEME HATALARINI MAZUR GÖRÜNÜZ