Jacob karşısına, gördüğü ölü bedenler dışında, birisi çıkmadığı için şükrediyordu ki bir süre sonra karşısında gördüğü kişiyle söylenerek durdu. Böyle bir şeye izin verdiği için ve zamanında Eric'e yardımcı olduğu için kendinden bininci kez nefret etti.
"Jacobie! Görüşmeyeli uzun zaman oldu değil mi?"
Jacob ofladı ve kollarını açmış ona gülen büyüğüne baktı.
"Evet Sangyeon."
"Ne o? Beni gördüğüne sevinmedin mi?"
Jacob umutsuzlukla baktı.
"Buranın dışında görseydim belki. Hem ne yaptığını biliyorum. Uzak dur benden."
Sangyeon'un gülümsemesi soldu, ardından ani bir kahkaha attı. Elini beline atıp tabancasını çıkardı ve doğrulttu.
"Demek öyle. Belki buradan beraber çıkarız diye düşünmüştüm ama sen bilirsin Jacob."
Birden neye uğradığını anlamayan Jacob'un şansına tetiği çeken Sangyeon ıskalamıştı.
"Bu sefer kaçmayacaksın!"
Kendini hızlıca toparlayan Jacob kenardaki bir sırayı Sangyeon'a itti ve kendini duvarın arkasına attı. Sangyeon üzerine güçlüce itilen sırayla yere düşmüştü. Jacob, Sangyeon'un sarhoş gibi hâlini anlayamamıştı. Hızlıca etrafını taradıktan sonra yerde ne zamandır kurulu olduğunu bilmediği bir bomba gördü. Patlamasına 45 saniye kalmıştı. Derin bir nefes alıp bombayı eline aldı ve hazırlandı. Ne olursa olsun Sangyeon'un kazanmasına engel olmalıydı.
"J-Jacob!"
Jacob kafasını çevirince Sangyeon'un tarafındaki Chanhee ile göz göze geldi. Bombayı şimdi yere fırlatsa Chanhee'ye de zarar gelecekti. Dudağını ısırdı ve ona sinirle gelen Sangyeon'a baktı. Hızlı bir karar verdikten sonra tekrar Chanhee'ye bakıp gülümsedi. Chanhee birazdan Jacob'un yapacağı hamleyi anlayınca çöktüğü yerden kalktı ve son gücüyle bağırdı.
"Hayır yapma! O Sangyeon içi-'
Sangyeon duyduğu yüksek ve tanıdık sesle afallayıp durdu, Jacob ise o anda Sangyeon'u kendine çekip ileri, yere fırlattı. Biraz geri gitti, hâlâ elinde olan bombanın zamanının bittiğini görünce Sangyeon'un yanına fırlattı.
"Elveda Yeon."
Chanhee birkaç saniye sonra patlayan bombayla koşup saklandı ve kulaklarını kapatıp kafasını kollarıyla korudu. Yüksek ses gitmiş, yerine yanan tahtalardan çıkan çıtırtı sesleri geliyordu. Kafasını kaldırıp arkasını döndüğünde ise koridorun ucundan yayılan alevleri gördü. O sıcakta boyunlukları almasının imkanı yoktu.
Sangyeon'un nereden geçeceği ve bombayı nereye kurması gerektiği hakkında yaptığı hesaplamalar doğru çıkmıştı ancak Jacob'u hesaba katmamıştı. Daha fazla düşünmek istemediğinden hızlıca ayağa kalkıp oyun alanının ortasına doğru koştu. Oyunu artık bitirmek istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
maverick, the boyz ✔️
FanfictionJuyeon derin bir nefes verdi, kapıyı itip yere çöktü ve düşünmeye başladı. Neden en başından aralarında bir hain olduğu söylenilmemişti? Neden öbür takımda Sangyeon ve Hyunjae vardı, rastlantı mıydı? Yoksa her şey başından beri kurgulanmış mıydı? t...