27. Kontrol

9.1K 864 949
                                    

Bölüm atacağım akşama doğru, bölüm bekleyenleri öptüm kocaman 😙 panoda paylaşabilirim yeni bölüm geleceği yazısını ama okuyanların çoğu takip etmiyor beni, o yüzden bölüm atmadan önce önceki bölümü güncelliyorum. Öptüm hepinizi 🌼

Merhabalar herkese, nasılsınız iyi misinizzz?

Tamı tamına yedi bin kelimeyle geldim size, şu ana kadar yazdığım en uzun bölüm olabilir. Delta dönüştükten sonra bazı şeyleri ertelemek de aceleye getirmek de istemedim. Bundan sonra bölümleri bu şekilde atarsam sizin için sorun olur muuu? Bilmiyorum bazılarınıza uzun gelebilir bölüm, daha önce bu kadar uzun bölüm yayımlamadım çünkü :(

Lütfen satır aralarında yorum belirtin, bu benim için çoook önemli 🥺✍️ yorumlarınız olmayınca yazma şevki de gelmiyor 😔🌸

Şimdi kitapla baş başa bırakıyorum sizi, oy vermeyi unutmayın 😔⭐

Şimdi kitapla baş başa bırakıyorum sizi, oy vermeyi unutmayın 😔⭐

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌕🌕🌕

"Bu ne kadar tehlikeli haberin var mı, burada olduğun öğrenilirse kelleni alacak düzinelerce insan tanıyorum."

"Ne yapsaydım, Jungkook ile görüşmek için savaşın başlamasını mı bekleseydim!"

Karanlık ve ıssız ormanda, saatin gece yarısını vurduğu vakitlerde iki kurt gizli aşıklar gibi kuytu köşede görüşüyordu. Jimin gövdesi büyükçe olan bir ağaca sırtını vermiş, pelerininin şapkasını başından indirmişti. Namjoon tam karşısına geçerek endişeli bakışlarla izledi hareketlerini. İkisinin de göğüsleri hızlı yürümelerinden dolayı inip kalkıyor, dudakları arasından soğuk geceye sıcak nem bırakıyorlardı.

Namjoon nefesleri düzelene kadar Jimin'i izledi, dolgun yanakları efor sarf etmesinden dolayı kızarmıştı, hızlı nefesler alıp veriyor, boynuna doladığı atkıya sık sık yüzünü bastırıyordu. Deltanın yaveri onun asker olamayacak kadar narin yapıda olduğunu düşünüyordu, kim onu bunca zalimin arasına bırakmıştı ki? O pamuklara sarıp sarmalanması gereken biriydi.

"Saraya gizlice girebileceğini mi düşünüyordun? Hem de savaş hazırlığında olan bir saraya, kafayı yemişsin sen!"

"Ne yapsaydım?! Buraya kadar gelmek kolay mıydı sanıyorsun, kaç tane haydutu alt ettiğimi biliyor musun?!"

"Birkaç tane haydutla eğitimli saray muhafızlarını karşılaştırma Jimin!"

Sesini yükselttiği için pişman oldu bir anlığına ama endişelenmişti işte. Onu yakalayan nöbetçi muhafızların birliği ona bağlıydı, kraliyetin hassa korumaları Namjoon'un emri altındaydı. Jimin'i buldukları gibi ona getirmişlerdi, yoksa ertesi sabah kellesinin meydanda sallandırılması işten bile olmazdı.

"Neden buradasın? Ben değil de bir başkasına bildirilseydin sonun yakın olurdu. Bu kadar düşüncesiz olamazsın! Bir askersin sen, canının hiç mi kıymeti yok?!"

Moon Lover - Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin