ikinci bölüm, ikna ve ikilem.

36 10 6
                                    

:')

media: KODALINE, ALL I WANT (P.1)

.

Batucan:
Senin aklındaki şey ne bilmiyorum fakat düşündüğüm gibi oldu. Latife Hoca senden başka biriyle ödevi yapmama izin vermiyor. Kahretsin, başıma bela olacağını biliyordum. (22:48)

Yoshita Sato:
Dalga mı geçiyorsun benimle? Numaramı nereden buldun? (22:51)

Batucan:
Bundan basit şey mi var? Okul içinde her tarafta bütün öğrencilerin telefon numaralarına ulaşmak mümkün. Özellikle kütüphane görevlisiysen, daha da mümkün.

Yoshita Sato:
Pekâlâ. Bu ödevi fazla ciddiye alıyorsun ve bu gülmekten karnıma ağrılar sokuyor.

Batucan:
Ciddiye aldığım falan yok. Sadece bir senemi neden boşu boşuna yakayım? Aptal olduğumu mu düşünüyorsun?

Yoshita Sato:
Evet. Tam olarak bunu düşünüyordum biliyor musun? Ama insanlara hakaret etmek pek bana göre değil. Sen benim yerime ediyorsun zira.

Batucan:
Öz güvenine hayran kaldım doğrusu...

E, ne diyorsun? Bu ödevi benimle yapacak mısın?

Yoshita Sato:
İşim bile olmaz. Kendine başka bir eş bul. Latife Hoca'yla konuşup anlaşırsın eminim sen. Hem beni reddeden ilk sen değil miydin? Niçin gelip de bana yazma cüreti gösteriyorsun? Pekâlâ gösterdin, bir de yalvaracak mısın? Bu beni güldürdü.

Batucan:
Bu ödevi sen ciddiye almıyor olabilirsin ama ben alıyorum ve yapmak zorundayız. Yalvardığım falan da yok. İnsan gibi geldim, rica ediyorum. Sadece bu.

Yoshita Sato:
Cevabım, hayır. Seninle ödev filan yapmam ben.

Batucan:
Korkuttum mu seni yoksa?

O kadar da fena değilimdir. Hem şu ismin de nedir... Çinli misin?

Yoshita Sato:
Peki senin bu gösteriş merakın nereden? Bu komedi hepimiz için fazla. Daha iyisini yapabilirsin kesinlikle.

Batucan:
Kâbus gibisin... Gerçekten merak ettiğimden sormuştum oysa.

Yoshita Sato:
Bir şeylerin altını çok oyuyorsun. Bu da hepimiz için fazla. Benimle uğraşacağına git de o hiçbir halta yaramayacak ödevini yapmaya başla derim. Aksi takdirde iki hafta çok kısa bir süre, bir seneni yakmak istemezsin...

Batucan:
Disleksi misin? Anlama sorunların olduğunu düşünmeye başlayacağım... Sen olmazsan ödevi yapamam diyorum, çarem yok, bana sen lazımsın. Latife Hoca'yı tanımıyorsun anladığım kadarıyla. O kadın ne kadar sevecen gözükse de işleri konusunda oldukça disiplinli ve planlayıcıdır. Yaptığı planlardan sapan biri olursa, bedelini öder. Buna sen de dahilsin. Yani ek dersinmiş, başka bir şeymiş... Geç bunları. Bir yolunu bulur, o koca bir senen var ya... Onu öyle bir yakar ki... Sen bile şaşırsın, inan bana.

Yoshita Sato:
Cevabım hâlâ hayır. Bir gün kararım değişirse ilk sana söyleyeceğim.

Batucan:
Başıma bela olacağını biliyordum.

Yoshita Sato:
Bunu söylemeyi keser misin?

Batucan:
Sen de yardımsever olmayı dener misin, bir kereliğe mahsus da olsa?

dalgalar unutmuş bizi | bxb.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin