𝙏𝙊𝙄𝙇𝙀𝙏 ▸ kim taehyung (ÇEVİRİ)

five

OKUL
                      
                         
                         
                              

hanseol, taehyung'u öğretmenin önünde kulağından tutmuş sınıfın dışına doğru çekerken, taehyung bırakması için yalvarıyordu.

"gitmeme izin ver!" diye ciyakladı. sınıfın dışına geldiklerinde kulaklarını bırakan hanseol, taehyung sanki gelip de onun buzdolabındaki tüm yemeği yemiş gibi, ruhundan içeri doğru baktı. "sakın, tuvaletleri tamir ettiğimi kimseye söylemeye kalkma!"

"ama neden!?"

"eğer böyle bir şey yaparsan, seni öyle pişman ederim ki..." hanseol çocuğa kaşlarını çatıp geri çekilirken taehyung sızlanmaya başladı.

"niye ayağıma bastığını hâlâ söylemedin?!"

"niye olacak, senin o sorumsuz kıçın yüzünden! eğer köpeğini bu kadar umursuyorsan onun tuvalete düşmesine nasıl izin verebilirsin?!"

hanseol, taehyung'u var gücüyle azarladıktan sonra sınıfa geri döndü.

taehyung orada durmaya devam etti. "köpeklerle ilgili feci derecede kötü deneyimler yaşamış olmalı."

                          
                          
                          
                          
                          
• • •
                          
                          
                          
                          

"vay vay vay, taehyung! bana da hiçbir şey söylemiyorsun. bir kız arkadaşın olduğunu bilmiyordum!" seokjin, ona bir öpücük göndererek taehyung ile alay ediyordu.

"hahahahaha! ben mi!?" taehyung'un ağzı açık kalmıştı. "ondan hoşlanmak mı? anca rüyanda görürsün!" alaycı kahkahası sıcak havada yankılandı.

"bunu inkâr edemezsin. seni resmen herkesin önünde sınıftan çıkardı." yoongi kollarını kavuşturup bacak bacak üstüne atarken sırıtıyordu.

"legolarımın üstüne basmama sebep oldu!"

oğlanlar sessizleşti ve onu anladıklarını belli eden bir mırıltı çıkardılar.

"of, bu baya acıtmış olmalı... çok kötü..." jungkook, ayağından yükselen acıyı hayal ederken gözleri kısıldı.

namjoon, taehyung'un kolunu dürttü ve birkaç kez kaşlarını kaldırdı. "intikamını almayacak mısın?" 

"yere legoları döksek nasıl olur?" jimin kaşlarını kaldırıp bir fikir öne sürdü. "o içeri girdiğinde bir tanesine basıverir yani."

"jimin. çok aptalsın. yere legoları dökersen onları bir kilometre öteden bile fark eder." hoseok gülerken jimin somurttu.

aniden hepsi, taehyung'un ani kahkahasıyla irkildi. alışılmadık bir kahkahaydı bu. "NIAHAHAHA! benim bir planım var!" taehyung kendi kendine gülüp şeytani planını anlatırken parmaklarını birbirine kenetledi.

"her gün tuvaletimi tıkayacağım ve gelip tuvaletimi tamir etmesini sağlayacağım!" taehyung, bulduğu bu harika plana hayran kalarak kendi kendine gülmeye devam etti. namjoon ile hoseok ise tuhaf bir şekilde onu izliyordu.

jungkook, seokjin'e fısıldadı. "hyung. taehyung pek iyi değil galiba..." seokjin başını aşağı yukarı sallayarak onu onayladı.

"TAEHYUNG!" jimin aniden çığlık attı ve hepsi arkalarını döndüler. "BU HARİKA BİR PLAN!" jimin gülerek taehyung'a bir beşlik çakması için elini kaldırdı.

"BİLİYORUM!"

yoongi koltuğa oturup başını iki yana salladı. sınıfın dışında duran hona, oğlanların ne hakkında konuştuklarını merak ediyordu.

"ıyy, ne diye tuvaletlerden ve legolardan bahsediyorlar? tuvalette legolarla falan mı oynuyorlar? iğrenç! taehyung'un bunu asla yapmayacağını biliyorum."

ya da en azından, o öyle sanıyordu...

                          
                          
                          
                          
• • •
                          
                          
                          
                          

TAEHYUNG'UN EVİ
                         
                          
                             
                                

taehyung okuldan eve gelir gelmez legolarını alıp tuvalete attı. legoların tıkanacağını bildiği için sifon düğmesine bastıkça gözleri irileşti. ayrıca hanseol'un her gün evini ziyaret edeceğini ve yaptığı pislikten sonra ortalığı temizlemesi gerektiğini biliyordu.

yeontan ise taehyung'un legoları tek tek bırakmasını izledi. başı eğikti.

                       
                           
                        
                       
"bu legolar bana acı çektirdi,
şimdi sen de benimle birlikte acı çekeceksin.
NIHAHAHAHA!"