4.Bölüm

41 5 0
                                    

Keyifli okumalar :))

Zaman gerçekten aşırı hızlı geçmiyor mu sizce ? Bence geçiyor. Daha iki gün önce evde annem ve abimin sorgusu karşısında korkudan bembeyaz olmamış mıydım ? Olmuştum. Ama neyse ki babamın da devreye girmesiyle durumu halletmiştik.

Şimdi ne mi yapıyorduk ? Deniz'le birlikte alışverişteyiz. Yarın beni istemeye geliyorlar. YARIN. BENİ. "İSTEMEYE". GELIYORLAR. Anladık sakin. Nasıl sakin olabilirdim ? Yarın pazar ve yarın beni istemeye gelecekler. Haftaya cumartesi de nişan kutlaması yapacağız, bu sefer büyük ve herkesin davetli olduğu bir nişan.

Şimdi Deniz'le yarın ki isteme için elbise bakıyorduk. Diğer hazırlıklar tamamdı. Geriye sadece elbise ve yüzükler kalmıştı. Yüzük seçmek için de birazdan Koray yanımıza gelecekti ama biz daha elbise bile bulamamıştık. Çünkü ben her şeyi abartılı buluyordum ve bir türlü beğenemiyordum.

"Aden, pijama ile çık istersen ! Kızım her şeye abartılı diyorsun bu ne ya ?"

"Abartmaya ne gerek var Deniz ? Sanki gerçek bi evlilik yapıyorum."

Diye mırıldandığımda Deniz gözlerini devirmişti.

"Kimse bunu bilmiyor ama. Ayrıca hep yaşamıyorsun bunu, bir kere yaşıyorsun ! En güzel şekilde olmasını istiyorum tabii ki senin için."

"Anlıyorum güzelim, teşekkür ederim. Ama yine de fazla abartmayalım olur mu ?"

"Peki tamam öyle olsun. Ama bunlar aşiret, yani fazla kasma kendini bu çok abartılı diye."

Omuz silkip tekrar askıda ki elbiselere bakmaya başladım. Gerçekten bir tane beğensem alıp çıkacaktım ! Ama gözüme hiç birini kestiremiyordum ne yazık ki.

"Enişte ne zaman geliyor ?"

"Deniz ! Enişte deyip durma."

"Ama eniştem ?"

"Ya Deniz !"

Diye sitem ettiğimde Deniz küçük bir kahkaha attı. O sırada da telefonum çaldığında Koray'ın aradığını görüp aramayı yanıtladım.

"Efendim ?"

"Ortak, ben geldim neredesiniz ?"

Gerçek bir çift olamayız diyerek ortak olmuştuk. Bence iyi ikili olmuştuk, bu ortaklık ikimiz için de iyiydi.

"2.katta XXXXX mağazasındayız."

"Tamam, geliyorum."

Deyip kapattığında telefonu cebime geri koyup elbiselere bakmaya devam ettim. Çok geçmeden mağazadan içeri Koray girdiğinde bizi görüp yanımıza geldi.

"Selam."

"Merhaba... Hocam."

Sanırım ne diyeceğini bilememişti. Koray da Denizin kararsız haline gülerken elini dostça omzuna koydu.

"Dışarıda istediğin şekilde hitap edebilirsin Deniz."

Dediğinde Deniz de gülümseyip,

"O zaman, merhaba enişte !"

Deyince Koray küçük bir kahkaha atarken ben kocaman olmuş gözlerimle Deniz'in koluna hafifçe vurdum.

"Ne var ya ?"

"Deniz !"

"Sorun yok, istediğini desin. Nasıl olsa dışarıdaki insanlara göre gerçekten eniştesiyim."

"Aynen öyle, hem fena mı ağzım alışmış olur."

Dediğinde gözlerimi kısıp ona bakarken 'sonra görüşeceğiz' mesajı veriyordum. Deniz bu mesajı aldığında gülerek omzunu silkerken Koray etrafına kısa bir bakış atıp,

ZORLA AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin