gürültülüyüm,
bir ananın
bir bebeği
doğuracağı
vakit sancılanan
semâ kadarsemâ ağlıyor
duymuyorsun
hâlbuki-
hâlbuki
yağmur
damlaları
düşmüştü
kirpiklerineneden
duymuyorsun?fırtına kopuyor
az daha iri bir
ağacın iri mi iri
gövdesi, sarsılıp
savrularak düşüyor
idi başınaben engelledim
olağanca varlığımlaama yürüdün,
sadece
yürüdün,
fark etmeyerek
olan bitenihâlbuki-
hâlbuki
pabuçlar
dikmiştim
ayaklarına,
geçirmesin
kardan
hüzünleri
diyeeve vardın mı?
ya ev'ime?
çığlığımdan
nice bebeler
uyanıyorhuzurlu musun?
düşlerine
konabildim
mi yoksa?bir uykudasın
hazin mi hazinbir uykudayım
son-suz ve sen-sizöleyazıyorum
yalnız
/ ama
sen/ gerçek
olamayacak/ kadar
güzel/ gel,
ne olursun
yalnızlığımda
yalvarıyorumyalınlığını
yalanlıyorsunaramızdaki
tek farksenin
yalın mı yalın,
benim
yalnız mı yalnız
oluşumsen, cân
yalnız
olamayacak
kadar güzelbense
yalın
olamayacak
kadar çirkin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mistifikasyon sanrılar
Poetrybu hikâyede noktalara yok yer, hayatım gözlerinin ufuk çizgisinde noktalanmışken