hekza.

1.6K 332 74
                                    

TRYNABRAETH
bir saat oldu ve
seni bekliyorum
uyudun mu?

umarım uyuyakalmışsındır

gelene kadar bekleyeceğim
sana birkaç şey göstermeden gidemem çünkü
lütfen iyi ol
ve çabuk gel
bekletme beni [geceye ulaşırken.]

biraz daha zaman geçti
iletildi mesajlarım
neden bakmıyorsun?
iyi olmadığını düşünüyorum

konuşmak istemiyor musun? [gece yarısını jeongguk'un dudakları kadar geçmişken.]

daha önce hiç
bu kadar meraklandırmadın beni
jeonggukum
hadi gel ve bana birazcık küstüğünü
o yüzden yazmak istemediğini söyle

bir neden ver bana
vermesen de olur ki
canın istemeyebilir
beni buna layık görmeyebilirsin
mühim değil canım
sahiden [iki suları.]

seni bulayım diye böyle yapıyorsan
yapma
biliyorum yapmazsın
bu şekilde asla yapmazsın
ama
her şeyi düşünüyorum
gideli çok saat oldu
geleli çok saat oldu diyeceğim vakit çok mu uzak?

jeongguk neredesin? [dörde kalmış beş.]

sabah olacak neredeyse
gitmeme az kaldı
belki de vedaları sevmediğin için benden önce gittin
öyle demiştin bir gün
unutmadım hiç

madem gelmiyorsun
biraz da ben anlatayım

ama sen gelmeden anlatmak istemiyorum
yokluğunla konuşturma beni demiştin
ama şu an bana yaptığın da bu

güzelim neden?
bir gün gideceğimizi biliyordun
ya sen
ya ben
ya da birlikte

seninle olmayı her şeyden çok istedim
ve bu zaman hiç gelip çatmayacakmış gibi davrandım
öylesi daha kolay ve acısızdı çünkü

seni bırakmak zorunda olduğum için kendimi bir paçavra gibi hissediyorum
öyle beş para etmez bir adamım ki
seni bu hale getirdiğim için kendimi sevmekten vazgeçeceğim

daha fazla devam etmek istemiyorum
çünkü yoksun

lütfen gel

son defa
okumak istiyorum seni
son defa hissetmek
son defa benimsemek

tek isteğim [geç kalmışlık hissini bedenin tattığı vakit.]

―――――――

evren bozmasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin